Taha Akyol
İktidar Partisi gittikçe daralan bir sokağa girmiş bulunuyor. Geri dönüp sokaktan çıkması, caddeye açılması kolay değil. Mehmet Şimşek’i getirmesi de eski ideolojik kavga dili yerine “yumaşama”dan bahsetmesi de buna yetecek gibi gözükmüyor.
Nedir bu gittikçe daralan sokak?
Şehirlerden kasabalara çekilmektir… İyi eğitimli, profesyonelleşme düzeyi yüksek kesimlerinden kamu kaynaklarına daha çok ihtiyaç duyan, geleneklere daha bağlı kesimlere çekilmektir.
YSK’nın açıkladığı 31 Mayıs 2024 mahalli seçim sonuçları bunu gösteriyor. Bu, geçmişte CHP’nin, ardından DP’nin de başına gelmişti.
İL MECLİSİ: AK PARTİ
YSK’nın dün açıkladığı kesin seçim sonuçlarında bunu görüyoruz. Köy, belde, kasaba, ilçe kırsal karakteri ağır basan il genel meclisi seçimlerinin sonuçları…
Buralarda oy kullanan 10 milyon 800 bin seçmenden 3 milyon 300 bini AK Partiye oy vermiş. Oran yüzde 32.16’dır. AK Parti birinci partidir.
CHP ise 2 milyon 380 bin oyla ikinci parti, oy oranı yüzde 23.21.
MHP’nin oy oranı yüzde 16.64’tür ve üçüncü partidir. Halbuki bir önce yerel seçimlerde MHP ikinci, CHP üçüncü partiydi.
DEM Parti’nin yüzde 7, 78 oranında, Yeniden Refah’ın yüzde 6.50 oranında oy aldığını da belirtelim.
Türkiye’nin nüfus yapısı böyle kalmış olsaydı, büyükşehirler, büyük şehirlerdeki meslekler ve işler oluşmamış bulunsaydı, demek ki son seçimleri de AK Parti kazanacaktı.
BÜYÜKŞEHİRLER: CHP
YSK verilerine göre, büyükşehir belediye seçimlerinde toplam 37 milyon 400 bin seçmen oy kullandı. İl Genel Meclisi seçmenlerinin üç katı… Bu durum CHP’yi Türkiye’de birinci parti yapıyor.
Büyükşehirlerde CHP 15 milyon 24 bin oyla yüzde 42.00 oranıyla açık ara birinci parti.
AK Parti ise 13 milyon 37 bin oyla yüzde 36.44 oranıyla ikinci...
MHP’nin oyları yüzde 1’e düşüyor. AK Parti ile ittifak yaptığı için buralarda seçime girmemesi zaten buralarda ümidi olmadı içindi. Bu iki partinin oylarını toplasak da büyükşehirlerde iktidarın nasıl büyük kayba uğradığı görülür.
Yeniden Refah’ın oranı çok fark etmiyor, yine yüzde 6.
DEM’in oranı yüzde 5.
Tartışmasız şekilde şehirleşmenin uzun vadede AK Parti aleyhine bir sosyal faktör olduğu bellidir. Siyaset sosyolojisi açasından şaşılacak bir taraf da yoktur. Çünkü AK Parti’nin son on yılda, özellikle CB sisteminde ortaya koyduğu ideolojik ve baskıcı politikaların, atamalarda kayırmaların, yargıya müdahalelerin ve iktisadi krizin ençok şehirde tepki yaratması kaçınılmazdı. İşte “gittikçe daralan sokak” dediğim bu, şehirlerden, merkez ilçelerden ilçe, belde, kasaba ve köye giden yol.
NEDEN BÖYLE?
Seçmen davranışlarında şehir yani ‘büyük toplum’ ile kırsal yani ‘küçük toplum’ birimleri arasındaki fark siyaset sosyolojisinin en önemli konusudur. Seymour Martin Lipset “Siyasal İnsan” adlı son derece önemli kitabında bunu rakamlarla ve teorisini yaparak anlatır. Şehirleşme ister istemez okumuşluğun, aydınların rolünü artırır, bireysel özgürlük refleksini güçlendirir, hayat tarzında çeşitlenmeye yol açar. ‘Küçük toplum’ların nesillerden nesillere geçen alışkanlık ve davranış kalıpları, şehirlerde serbestleşmeye, çeşitlenmeye yönelir. İktisadi gelişme ve eğitimin yaygınlaşması bunu güçlendirir.
TÜRKİYE NE İSTİYOR?
Kemalizm başlangıçta aydınların ve şehirlerin hayat tarzına ve dünya görüşüne dayanıyordu. Kemalist yazarlar köye gidememekten yakınıyordu. Halbuki 1930’da liberal Serbest Fırka, 1950’de de Demokrat Parti en büyük desteği aydınlardan ve gelişmiş bölgelerden, şehirlerden aldı. Başta Ege olmak üzere.
Demokrat Parti, 1950’lerin ortasından itibaren otoriterleşmeye başladı, şehirleri ve aydınları kaybetti. Üniversite ve basına baskı yaptıkça kasaba ve köylü partisine dönüşmeye başladı. Düşünün ki Doç. Şerif Mardin DP’yi protesto ederek üniversiteden istifa etmişti.
AK Parti ilk on yılda reformist politikaların rüzgarıyla yüzde 50’ye çıkarken aydınların ve şehirlerin desteğine sahipti. Bu yönden ayrılması hem otoriterleşmesine hem “rasyonel zeminden” uzak politikalara ve iktisadi krize yol açtı. Gittikçe daralan sokağa böyle girdi.
Dili yumuşatmak iyi ama çözüm değil.
Türkiye şehirleşip dünyaya açıldıkça dünya standartları seviyesinde özgürlük, hukuk, rasyonellik talebi artıyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
23.05.2025
22.05.2025
18.05.2025
15.05.2025