Yıldıray OĞUR
“İşte bütün bunlardan dolayıdır ki, en son olarak muhterem heyetinize, aziz ve kıymetli milletimizin tarihte dönüm noktası olacak olan bu hareketini tes'id için, 14 Mayısı Demokrasi Bayramı olarak Millî bayramlarımız arasına sokmanızı çok isterdim. (Soldan alkışlar) Bunu Demokrat Parti o gün iktidarı ele aldı diye teklif ediyorum sanmayın. Eğer insaniyet ve medeniyet için de böyle mukadderse, böyle bir bayram, partiler içinde ve partiler dışında demokrasi müminlerinin hepsinin bayramı olacaktır. 14 Mayısta aziz milletimizin kafasının içinde demokrasi ışığını salan fikir ve iman güneşi doğmuştur.” (Soldan alkışlar)
İzmir milletvekili Halide Edip Adıvar’ın Meclis kürsüsünden Demokrasi Bayramı ilan edilmesini önerdiği 14 Mayıs 1950, Türkiye’nin ilk demokratik ve adil seçiminin tarihi.
Halide Edip’in istediği gibi bayram ilan edilmedi ama 14 Mayıs Türkiye demokrasisinin doğum günüdür ye yarın da demokrasimiz 69 yaşına basıyor.
Aslında Cumhuriyet tarihinin ilk çok partili seçimi 14 Ekim 1930 yerel seçimiydi, ilk çok partili genel seçimi ise 21 Temmuz 1946 seçimi...
14 Mayıs 1950’yi ilk adil ve demokratik seçim yapan ise üç ay önce çıkarılan seçim kanunu ve seçim işlerini yürütmek üzere kurulan bağımsız Yüksek Seçim Kurulu’yla yapılması oldu.
O kanunun çıkması ve YSK’nın kurulmasını sağlayan 46 seçimlerinde özellikle de İstanbul’da yaşananlar olmuştu. Üç DP’li vekilin vekillikleri seçimlerde yolsuzluk yaptıkları için iptal edilmişti.
Uzun yıllar 1946 seçimleriyle CHP yüzleşemedi. Yıllar sonra 1967 yılında bir CHP toplantısında İsmet İnönü ilk kez 1946 seçimlerinde olan biten hakkında konuştu; “Bir talihsizliktir... Demokratik rejime girmek kararını verdiğimiz zaman bazı zekalar, ehemmiyetli ölçüde bu seçim mekanizmasına ne ölçüde hile karışabilir, bunu keşfetmeye gayret sarfetmişlerdir... Biz 1946 seçimlerinde İstanbul’daki marifet yüzünden zedelendik...Bütün ülke lekelendi” dedi.
İnönü, konuşmasında yaşanan hileler için dönemin Başbakanı Recep Peker ve bakanlarından Cevat Kerim İncedayı’yı suçlamıştı.
46 seçimlerinin yeniden tekrarlanmaması için CHP ve muhalefetteki DP’nin uzlaştığı seçim kanunu ve Yüksek Seçim Kurulu ile gidilen 14 Mayıs 1950 seçimlerinde sandıktan kimsenin beklemediği bir sonuç çıktı ve 27 yıllık tek parti iktidarının devrildi.
Sonuçlarla şok olan CHP’liler kampanya sırasındaki yumuşak üslubu yüzünden Milli Şef İsmet İnönü’yü ve fazla demokratik bir seçim kanunu hazırladığı için Nihat Erim’i suçluyorlardı.
Bir ilde kazananın bütün vekilleri de aldığı seçim kanunu yüzünden DP yüzde 53.5 oyla Meclis’te 408, CHP yüzde 40 oyla 69 sandalye alabilmişti.
Kanunun mağdurlarından biri de Kocaeli’nden seçilemeyen seçim kanunun mimarlarından Nihat Erim’di. Erim’in o gece sonuçları alınca şu dörtlüğü okuduğu söylenir:
Kendi elimle kesip yâre verdiğim kalem
Fetva-ı hun-ı nahakkımı yazdı iptida
(Kendi ellerimle hazırlayıp sevgiliye verdiğim kalem,
önce benim haksız yere öldürülme buyruğumu yazdı)
O gece seçim sonuçlarını Çankaya Köşkü’nde izleyen CHP’li yöneticiler ve bakanlara ülkenin her yerinden kötü haberler gelirken yaşananları İnönü’nün damadı Metin Toker şöyle anlatır:
“Bir ara İçişleri Bakanı Erişirgil İstanbul'un elverişli olmadığı
anlaşılan sonuçları üzerine Vali Fahrettin Kerim Gökay ile görüştü. "Yahu, hani Rumlar bize verecekti?"
Aldığı yanıttan pek memnun kalmışa benzemiyordu.
Daha sonra Niğde Valisi ile görüştü. Vali ne demişti ki
Bakan onu sert bir tarzda uyardı: "Sakın ha! Öyle şeylere kalkışmayı aklından geçirme!.. İsmet Paşa, kafası bir soruna takılınca yaptığı gibi, odayı arşınlıyordu. Bir ara geldi, eşinin yanına oturdu: “Kaç günde taşınabiliriz?" diye sordu.
Mevhibe Hanım elini yavaşça paşasının eli üzerine koyup
sakin sakin, "Merak etmeyin, paşam. Çabuk toparlanırım. Bir iki günde evimize geçeriz" dedi. İsmet Paşa omuzlarından büyük bir yük kalkmış gibi rahatladı, arkadaşlarının yerine döndü.”
O gece İsmet Paşa’ya İstanbul’dan bir telefon gelmişti. Arayan CHP’nin İstanbul Müfettişi Sadi Irmak’tı. Irmak, Ordu Komutanı Orgeneral Kurtcebe Noyan’ın kendisini aradığını “Paşa hazretleri emrederse seçimlere komünistlerin hile karıştırdığı varsayımıyla müdahale edebileceklerini” söylediğini iletmişti. Milli Şef İnönü ise teklifi “Milli irade nasıl tecelli etmişse buna tüm devlet birimleri başta da kendileri saygı göstermeli” diyerek reddetmişti. (Demirkırat Belgeseli’nde gazeteci Orhan Birgit’in anlattığı hatıra)
Dediğini de yaptı. 27 yıllık bir tek parti rejiminin Milli Şef’i demokratik bir seçimle iktidarı devredip muhalefet sıralarına oturdu. Bu dünyada örneği pek görülmemiş bir olaydı.
14 Mayıs seçimleri üzerine New York Times gazetesinde çıkan başyazıda da İnönü’nün bu tavrı takdir edilmişti:
“Türk seçiminin hayret verici sonuçlarından yalnız Türkler değil, garp demokrasileri de hakkıyla gurur duysalar yeridir. Şimdi seçimi kaybetmiş olmakla beraber, Türkiye’ye demokrasi yolunda büyük bir adımı attırmak hususunda en büyük hisse İnönü’ye aittir. Bu cepheden bakınca son seçim onun bir zaferidir.”
Demokrat Parti’ye yakın gazeteler de “Halk Partisi mağlubiyeti efendice kabul etti” başlıkları atılmıştı.
DP’ye yakın Vatan gazetesinin sahibi ve başyazarı Ahmet Emin Yalman “İsmet İnönü’ye Tebrik Mektubu” başlıklı bir yazı yazmıştı:
“İnönü, harpte nasıl düşmanı yenip zafere ulaşmışsa milli iradenin tam tezahürü ile siyasette tam mağlup olduğu zaman da vakiayı olduğu gibi kabul etmekle yine bir şeref kazanmış ve millete karşı vazifesini yapan bir devlet adamının gönül ve kalp ferahlığıyla iş başından ayrılmıştır.”.
14 Mayıs 1950’den geriye sadece Demokrat Parti’nin beyaz İhtilali değil, 27 yıllık bir tek parti iktidarının Milli Şef’inin demokratik olgunluğu da kaldı.
Çünkü demokrasi sadece seçimlerde kazananların iktidarları devraldığı bir rejim değil, kaybedenlerin de olgunlukla iktidarları devrettiği bir rejim.
Maalesef Türkiye, demokrasinin 69. yaş gününe bu olgunluğun gösterilemediği 31 Mart İstanbul seçimlerinin gölgesinde giriyor.
Muhtemelen bugün ortaya ikna edici bir delil bile koymaya gerek duymadan “Çünkü çaldılar” deyip gülüp eğlenenler de yıllar sonra İnönü’nün 46 seçimleri için yaptığına benzer özeleştiriler yapacaklar.
Bugünlerin aktörlerinin hatıralarında bu işlerin arkasındaki Recep Pekerlerin, Cevat Kerimlerin adları yer alacak, herkes faturayı birbirine kesmeye çalışacak ama yine iş işten geçmiş olacak.
Yine de bu mirasın değerini bilenlerin ve korumaya çalışanların 14 Mayıs Demokrasi Bayramı kutlu olsun...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025