Enver SEZGİN
Yerel seçim tarihi yaklaştıkça, siyasi partilerin faaliyetleri de hızlanıyor. Her parti belediye başkan adaylarının tanıtımını yapmak ve daha çok oy almalarını sağlamak için imkânları doğrultusunda çalışmalar yürütüyorlar. Demokratik zeminde yürütülen siyasi çalışmaların olmazsa olmaz koşulu gerekli “güvenli ortamın” sağlanmasıdır. İstenen şey, her partinin tüm Türkiye’de, herhangi bir engelleme ile karşılaşmadan çalışmalarını sürdürmesidir. Geçen günlerde İzmir’in Urla ilçesinde meydana gelen olaylar, “seçim güvenliğine” yönelik bazı kuşkuların gündeme gelmesini sağlamıştır.
Bu sahil kentinde ne oldu?
23 Şubat 2014 tarihinde, Halkların Demokratik Partisi (HDP)’nin seçim bürosunun açılış töreni vardı. Urla’da yaşayan partililer açılışı gerçekleştirmek için biraraya gelmişlerdi. Dışarıdan gelenlerin sayısı on kişiyi geçmiyordu. Türkiye’nin her yerinde, her partinin gerçekleştirebileceği bir açılıştan söz ediyoruz. Önceden hazırlık yaptıkları anlaşılan bir grup, taşlı ve sopalı saldırı için harekete geçer. Kalabalık “Urla’ya Kürtler giremez” gibi ırkçı sloganlar atarak, HDP’nin seçim bürosuna ve otobüsüne saldırır. Bu sırada yedi kişi yaralanır. Saldırganlar polisin müdahalesiyle dağılır.
Geçen perşembe günü bir kez daha Urla, provokatörlerin eylemlerine sahne olur. HDP İzmir İl Örgütü öncülüğündeki bir araç konvoyu, Urla’da yaşayan partililere moral vermek ve çalışmalarına destek olmak için kente doğru harekete geçer. Ancak ilçeye girmek mümkün değildir. Şehrin girişinde polis barikatıyla karşılaşırlar. Kalabalık bu durumu protesto etmek için oturma eylemi yapar. Bu sırada siyah giyimli iki kişi, yakındaki yüksek bir yerden partililere ses bombası atar. Tesadüf sonucu bombalar boş bir alanda patlar.
Uzun pazarlıklardan sonra tek bir aracın ilçeye girmesine izin verilir.
Kışkırtıcılar işbaşındadır. Motosikletlerle dolaşarak “PKK’nin şehri basacağı” yalanını yayarlar. Yetmez, cami hoparlörlerinden bu yönde anonslar yaptırılır. Amaçları halkı galeyana getirmektir.
İlçede adeta olağanüstü hâl ilan edilir; kepenkler kapatılır, okullar tatil edilir.
İki yüz kişilik grup “Burası Urla, buradan çıkış yok” sloganı atarak bir kez daha HDP’nin seçim bürosuna doğru yürür. Büroda bulunanların can güvenliği tehlikededir. Polis, herhangi bir müdahalede bulunmaz. Ancak güvenlik güçleri HDP heyetine aynı titizlikle(!) yaklaşmaz. Konvoyda bulunanlara gaz ve tazyikli su ile müdahale eder. Bir avuç saldırganın istediği olmuştur. HDP konvoyu kente giremeden geri dönmek zorunda kalır.
Şehmus Günaydındeneyimli bir bürokrattır. Çeşitli ilçelerde kaymakamlık yapmış, yanı sıra Bitlis, Urfa ve Aydın illerinde vali yardımcılığı görevlerinde bulunmuştur. Öte yandan yıllar önce, Doğru Yol Partisi’nden Batman belediye başkan adayı olarak seçimlere katılmıştır. Anlayacağınız siyasete de yabancı biri değildir. Dolayısıyla seçim çalışmalarının eşit ve özgür koşullarda yapılmasının ne kadar önemli olduğunun farkındadır. Ne yazık ki, şu anda kaymakamlık yaptığı Urla İlçesi’nde “seçim güvenliğinin” sağlanmadığını görmekteyiz. Kışkırtıcılar saldırıya bir gün önce hazırlandıkları hâlde önlemler alınmamış, bozgunculara rahat davranma imkânı tanınmıştır. Sonunda Türkiye’nin bir partisi, Türkiye’nin bir ilçesinde rahatça siyasi çalışma yürütememiştir. Şiddet ve baskı ile bir partinin “seçim faaliyeti” engellenmiştir.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015