Enver SEZGİN
Aylardır devam eden “iç savaş” hepimizi negatif yönde etkiledi/ etkiliyor. Çatışmalar tırmandıkça olumsuz sonuçlarına daha çok katlanmak zorunda kalacağız. Hiç birimiz savaşın yarattığı tahribattan kaçamıyoruz. Her geçen gün hayatımızda bu yıkımın acı sonuçlarını daha çok hissediyoruz. En kötüsü ise çatışmaların ne zaman sona ereceğini bilmiyor olmamızdır. Tam bu nedenle geleceğe dair bir umut besleyemiyoruz. Bu durum karşısında moralimizin iyice bozulması kaçınılmaz oluyor. Bunları düşündükçe uykularımızı kaçıyor, huzursuz oluyoruz. Kendimiz ve yakınlarımız için kaygı duyuyoruz.
Yine de çatışmaların hüküm sürdüğü topraklardan uzak yaşayanlar şanslı bile sayılabilirler. Bir de savaşın tam göbeğinde yaşamak zorunda kalan binlerce insanın içinde bulunduğu zor durumu düşünelim. Onlar tam bir felaket yaşıyorlar. Onbinlerce insan göç etmiş durumdadırlar. Evler, işyerleri, mahalleler yıkılıyor. Kentler yok oluyor. Tarih elden gidiyor. Yüzbinlerin hafızaları siliniyor. Savaş bölgesinden çıkanları evsizlik ve açlık bekliyor. Üstelik öyle uzak yerlere de göç edemiyorlar. Umutla terk etmek zorunda kaldıkları evlerine kavuşmayı bekliyorlar.
Mardin’in İdil ilçesinde sokağa çıkma yasağının kaldırılmasından saatler sonra insanlar yuvalarına, doğup büyüdükleri mahallelerine ulaşmak için uzun konvoylar oluşturdular. Öte yandan bir kez daha memleketlerini terk etmeyeceklerinin hiçbir garantisi yok. Bir başka gün bir kez daha yollara düşebilirler. Kürtler, son yılların en büyük göçünü yaşıyorlar.
Çatışmalar bir ilçeden diğerine sıçrıyor. Bu, her şeyden önce çok sayıda gencin hayatını kaybetmesi anlamına gelmektedir.
Çatışmaların sürdüğü yerleşim birimlerinden biri de Yüksekova ilçesi.
70 bin nüfuslu şehrin tamamı bir “harp alanı” hâline gelmiş durumdadır.
Hakkâri’de yaşayan bir arkadaşım, ilçede bir tek “sivilin” bile kalmadığını söylüyor. İnsanlarının büyük çoğunluğu Van’a göç etmiş. Bir bölümü Hakkâri merkezine, küçük bir kısmı ise Mersin’e yerleşmiş. Aç ve çaresizler.
Hakkârili dostum “Hemen her gün Van’a göç etmek zorunda kalan akrabalarımla görüşüyorum, durumları çok zor” diyor. Umutlarını yitiren insanlar; okula gidemeyen ve gelecekleri karartılan binlerce çocuk.
Hakkârili arkadaşım şöyle devam ediyor; “Yüksekova çevre köylerden çok göç aldı. Bu kente gelenler bin bir zorluk içinde çalışarak bir ev sahibi oldular. Şimdi o evleri yaşanmaz bir durumdadır. Göç ettikleri yerlerde barınacakları bir yerleri, ekmek alacak paraları yok. Hiçbiri bu perişanlığı hak etmiyor.”
Şu birkaç ay içinde olup bitenleri gözden geçirdiğimizde, bu savaşın anlamsızlığı ortaya çıkıyor. Milyonların istemediği bir savaş bu.
HDP milletvekili Altan Tan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: “PKK’nin kayıtsız, şartsız silahlarını susturması, 2013 Newroz’unda Öcalan’ın çağrısı doğrultusunda silahlı güçlerini Türkiye dışına çıkarması ve silahla hak arama şekline son vermesi gerekir. Hükümetin de atması gereken bütün adımları atması, diyalogları, görüşmeleri, demokratikleşmeyi yeni anayasanın içine koyarak sonuçlandırması gerekir.”
Bu yıkımdan çıkmak için başka bir yol gözükmüyor.
Kürtlerin büyük çoğunluğu bu acı tablodan memnun değildir. İnsanlar savaşın bir parçası olmak yerine, göç etmeyi tercih ediyor. İç çatışmalardan, silah seslerinden bıkmış durumdadırlar. Ne yapılacaksa abluka, hendek ve ölümlerin olmadığı bir ortamda yapılmasını istiyorlar.
Eğer bir eylem biçimi, onbinlerce insanın göç etmesine yol açıyor; hayatlarını daha da çekilmez hâle sokuyorsa baştan sona yanlıştır anlamına gelmektedir. Bu yanlıştan dönülmelidir.
Kürt halkı bu savaşı hiç istemedi. Onların bu savaştan hiçbir çıkarı yoktur.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015