Enver SEZGİN
Soma’da “iş cinayetinin” meydana gelmesinden bir gün sonra Roboski köyündeyim. Roboski-Der Başkanı Veli Encü’nün konuğu olarak buradayım. Köylüler televizyon kanallarında bu elim olayı üzgün gözlerle izliyorlar. Herkes acıyı yüreklerinin derinliklerinde hissediyor. 28 Aralık 2011 yılında bir bombardıman sonucu 35 evladını kaybeden bir köyden söz ediyorum. O gün, köyde tam bir yas vardı. Ağlayan kadınlar gördüm. Yaşlı gözlerle olup biteni anlamaya çalışıyorlardı.
İki gün sonra Diyarbakır’dayım. Burada da herkes Soma için ağlıyor. Binlerce insanını çatışmalar ve faili meçhul cinayetler sonucu yitirmiş bir yöreden başka türlü bir davranış beklenemezdi zaten. İnsanlar, yıllarca devam eden bir savaşın acı sonuçlarını yaşadılar. Artık bir dönem kapansın istiyorlar.
Diyarbakır’da kiminle konuşursanız konuşun, “Barış ve Çözüm Süreci”nin başarıya ulaşmasını istediklerini görürsünüz. Elbette hükümetin, gerekli adımları atmamasının, işi ağırdan almasının yarattığı kızgınlık var. Ancak bu böyle diye “savaş günlerine” dönmeyi arzulayanları bulmanız oldukça güçtür. Elde ettikleri kazanımın farkındadırlar ve bunu korumak istiyorlar. Öte yandan daha fazla oyalanmak da istemiyorlar.
“Sabretmek de bir yere kadar.”
Otuz yıl devam eden savaş, çok şeyi alıp götürdü. İnsanlar ölümü ve yıkımı yaşadılar. İşte bu “zor günleri” yaşayan halk artık savaşın sona ermesini istiyor. Önce silahlar sussun istediler. Barışın pekâlâ mümkün olduğunu gördüler. Burada, Türkiye’yi “çözüm noktasına” getiren temel dinamiğin işte toplumdaki bu barış talebinin olduğunu görmek mümkündür. Bu gerçeği hesaba katmayan kimi çevreler ise “hükümetin, Kürt hareketini rehin aldığı” iddiasını ortaya attılar.
Kadim kent aylardır en çok “Barış ve Çözüm Süreci”ni konuşuyor.
Evde, kahvede, sokakta...
Diyarbakır’a bir yıl içinde dördüncü gelişim.
Gün boyu dolaşıp iyice yorulduktan sonra, akşam dost sofrasında yorgunluğumuzu atmaya çalışıyoruz. Masada, Kürt siyasetinin içende yer alan ve bu bölgenin nabzını tutan isimler var.
Sağ yanımda, Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkanı Mehmet Kayaoturuyor.
Soruyorum: “Gerçekten hükümet, Kürt siyasetini rehin aldı mı?”
“Haksız bir eleştiri olduğunu düşünüyorum”, diyor.
Şöyle söylüyor: “Nihayetinde, Kürt siyasetini yönlendiren, Kürt toplumsal güçleridir. Toplum şu anda barışa sahip çıkıyor. Bu konuda tam bir mutabakat var. Aslında yavaş yavaş Tüm Türkiye’de giderek ortak bir dil oluşuyor. Çatışma dilini kullanarak barışı getiremezsiniz.”
“Sonunda Kürt hareketi, toplumun eğilimlerini iyi okudu ve stratejik bir adım atarak çatışma alanlarından çekildi. Şimdi ise devletin adım atmasını bekliyor. Olup biten budur.”
Mehmet Kaya, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bir süredir, devletin dilinin de değiştiğini ve çatışmacı bir zihniyetten kurtulmaya çalıştığını görüyoruz.”
Örnek olarak ise geçtiğimiz günlerde Lice’de iki askerin kaçırılması sonrası, alınan uzlaşmacı tutumu gösteriyor.
Ekliyor: “Devlet operasyon yapmak yerine, BDP’li milletvekillerinin devreye girmesini tercih etti.”
Bunları ilk izlenimler olarak not edelim.
Devam edeceğim.
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015