Mücahit BİLİCİ
Hayvan dünyanın içindedir. Ama dünyadan haberi yoktur. Sadece kendidir. İnsan ise hem dünyanın içindedir, hem de dışında. İnsan dünyayı hayalinin önüne düşürüp üzerine düşünebiliyor. Hayvan etrafını görüyor ama kendini görmüyor. Bir görmeden ibarettir. İnsan ise hem etrafını görüyor hem de kendi kendisini görüyor (aynaya bakmak üzere yaratılmış ve ahirzamanda selfie hastalığına yakalanmış bir oluş). Hem görmenin hem de görülmenin hakkında mümkün olduğu varlık olarak insan âlemli bir varlıktır. Bir dünyası vardır. Dünyanın mislini önüne ve zihnine düşürebildiği için sembolikliğe giren yegâne hayvandır. Bu her iki anlamıyla temsil (representation) kabiliyeti sebebiyle geniş anlamıyla “dil”e sahiptir. Yani kendi varlığı üzerine düşünebilen bir varlık. Hattâ varlığı bu düşünmek olan bir varlıktır. Konuşur. Sembol tüketir. Elmayı sadece yemez. Kaynağını da sorar. Verene teşekkür eder.Hayvana kitap ve peygamber gönderilmemiştir. İnsana ise gönderilmiştir. Hayvan damardan, içeriden Allah’a bağlıdır, ilhamını alır. İnsan ise vahye muhataptır. Vahiyle, teklifle karşılaşır. Hayvanda kamusal alan yoktur. Hayvanda iman akılsızdır. Hayvan aklı olmadan Allah’a bağlıdır. İnsan ancak aklıyla Allah’a tabi olur. İnsan olunmadan, hürriyet olmadan iman olmaz.
Hayvan bu dünyaya tamamlanmış olarak gelir. İnsan ise tamamlanmamış olan varlıktır. En çıplak hayvan bile giyiniktir. En giyinik insan bile çıplaktır. Bu dünya insanın tamamlanmamışlığının yankılandığı açıklığın adıdır. İnsanın dünyada kabuk bağlama ihtiyacı aynı zamanda varolma biçimidir. Çünkü varlığı kâinatın yüzeyine serpildiği için kendi kendini ararken varolur. Kendine olan bir yolculuğu vardır. İnsanın yolculuğu tarihtir. Tarihin sonu yolculuğun sonu anlamında mesafenin bitmesidir. Hayvan için tarih hiçbir zaman başlamamıştır ki bitsin. Tarih insanın eşyadan geçme, kendini bulma yolculuğudur. İnsan dünyadan geçip kendine gelir. Hayvan kendinden çıkmadan kendindedir. Hayvan doğa, insan iradedir.
İslam, kâinatta fıtratın, toplumda ise adaletin adıdır.
Kâinatta, doğada israf yoktur. İnsana ise adalet lazımdır.
Yerini bulmanın zamana yayılmasından ve iradeye bağlı kılınmasından dolayı adalet diye bir şey var.
Hayvana ilham gelir, aracısız, teklifsiz. Hayvan paketi açar, uygular (Daha doğrusu: paket açılır hayvanda tecelli eder). İnsana ise vahiy gelir, peygamberli ve teklifli. İnsan paketi açar, okur ve kabul eder.
Hayvan zevk hâli üzerinedir. Hayvanın öte’si yoktur. Öteye geçemez. Soru sormaz. Soru, öte’si olanlar için hâsıl olan bir meraktır. Her şeyi beride duranın soracak sorusu, sormaya ihtiyacı olmaz. Hayvanda “mana-i harfi” yoktur. Sadece “mana-i ismi” vardır. İnsanı halife yapan şey, eline mana-i harfi’nin verilmiş olmasıdır.
İnsanın hayvanla örtüşen kısmı doğanın içindedir. Fakat insanın hayvanî zevki sorularla bulanır. İnsan hem doğa’nın içinde hem de dışındadır. Kendi ile arasındaki mesafeyi kapatacak bir yolculuğun endişe ve tedirginliği yüzüne yansır. İnsanoğlu bu kendi olma yolculuğunun zorluğu ve dünya kadar ağır yükü karşısında bazen bunalır ve hayvana gıpta ile aklını iptale çalışır. Ya dünya eritilecek ya da insan kendisini uyuşturacaktır. Doğadaki uyumun insanda da geliştirilmesi için bu gerilimin giderilmesi gerekir.
Bu gerilim insanı yola çıkartır. Ve dile getirir. Kâinat insanla ve insanda dile gelir. Hayvan kendindedir, insan ise kendine gelir. Hayvan kendinden çıkamaz, insan kendini bulmak için çırpınır. Hayvan hep evindedir, insan ise evine gitmek için hep yoldadır.
Hayvan olamayan insan melek, melek olamayan insan bir nevi hayvandır.
İnsan kâinatın dışına söz ile çıkar. İnsanın bu artı değerine karşılık kâinata bir şey eklenmiştir:malzemesi söz olan o konuşma okunan bir hitap olan bir Kitap’tır.
**
Hemd u sena u şukranî
Ji bo Xaliqé rehmanî
Ku fesahet u beyan daye lîsan
lîsan ji daye însan
Hamd u sena ve şükür
Rahman olan Xalık’a ki
Dile fesahet ile beyanı
İnsana ise dili vermiş.
(Ehmedê Xanî)
Twitter: @mucahitbilici
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
22.07.2025
10.07.2025
1.07.2025
28.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
21.05.2025
11.05.2025
4.05.2025