Ahmet TAKAN
TBMM tatili bitirdi, parti grupları yeniden toplanmaya başlandı derken siyaset kulislerine daha da renk geldi… Yani, daha neşelendi de diyebiliriz…
Neşeli konular hakkında merakınızı gidermeye çalışacağım bugünkü yazıda;
(Kafamda bir önem sıralaması yapamadım o yüzden o işi size bırakıyorum)
Malumunuz, bir süredir Cumhur İttifakı ortakları (AKP-MHP) arasında anayasa değişiklikleri ve seçim kanunu değişikliği konusunda çalışmalar yapılıyor. Bazı haberlere kulağınız alışmıştır. Ancak, bugün kaleme alacağım kulis bilgilerinin çok ilginizi çekeceğinden eminim. En baştan söyleyeyim; gerek anayasa gerek seçim kanunu değişiklikleri hakkında AKP ile MHP arasında görüşmeler devam ediyor ama belirgin uzlaşı yok. O yüzden siz, liderlerin kürsü konuşmalarında birbirlerini yağlayıp yıkamalarına pek de kulak asmayın!..
???
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’nin kapatılmasını istemişti. Bu talebini defalarca açıktan dile getirdi. AKP ile MHP arasında yapılan pazarlıklarda bu konuda yeni bir aşamaya gelindiğini duydum. Siyasi kulislerdeki iddiaya göre, MHP, siyasi partilerin kapatılma davalarında yetkinin Anayasa Mahkemesi’nden alınıp Yargıtay’a verilmesini istiyor. MHP’nin gerekçesi; “Madem partiler hakkında kapatılma davalarını Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı açıyor. O zaman kapatma davalarına bakma ve karara bağlama yetkisi de Yargıtay’a verilsin“ diye özetleniyor. AKP, MHP’nin ısrarlı teklifini düşünüyormuş…
???
MHP’nin diğer bir isteği de partili cumhurbaşkanı konusunda anayasa değişikliği. Bu konunun anayasa da net olarak belirtilip, cumhurbaşkanın parti genel başkanı olamayacağı ve sadece üye olarak kalabileceği yönündeki açık hükmün anayasada yer almasını istiyormuş. AKP, MHP’nin teklifini ciddi ciddi düşünüyormuş…
???
Siyasi kulislerde AKP ve MHP’nin üzerinde çalıştığı seçim kanunu değişikliği konusunda pek çok iddia dolaşıyor. Teyitli iddialardan bir yüzde 7 seçim barajında anlaşmanın dışında henüz bir ilerlemenin olmadığı… Kulağıma gelen en yeni ve taraflardan da “üzerinde konuşulduğunu” teyit aldığım iddia ise çok çarpıcı. Hatırlarsınız; Türkiye’de 1991’de tercihli oy sistemi ile milletvekili seçimi yapılmıştı. AKP ve MHP “bunu yeniden getirebilir miyiz”in üzerinde çalışıyormuş. O –bana göre- çok şaibeli olan sistemi bir kez daha hatırlayalım:
-1991 seçim öncesinde gerçekleştirilen bir önemli değişiklikle tercihli oylarla seçilen kontenjan milletvekilliği uygulaması getirildi. Bir partinin tercihli (kontenjan) milletvekilliği çıkarabilmesi için ise, önce seçim çevresi barajını aşması, sonra da diğer barajı aşan partilerden bir tek oy fazlası alması gerekiyordu.
Yasaya göre siyasi partiler, iki milletvekili çıkaracak seçim çevresinde dört, üç milletvekili çıkaracak seçim çevresinde altı aday göstermek zorundaydılar. Ayrıca kontenjan milletvekili bulunan seçim çevrelerinde ise, bu aday düşüldükten sonra kalan milletvekili sayısının iki katı kadar aday gösterebildiler. Seçmenler, önce oy verecekleri partiyi işaretledikten sonra, isterlerse oy verdikleri partinin listesindeki adaylar arasından sadece bir tanesini işaretleyebildi. Eğer seçmen bir tercihte bulunmamışsa ya da birden fazla adayı tercih etmişse partinin yaptığı sıralamayı kabul etmiş sayıldı.
Birden fazla kontenjan milletvekili çıkarılan çevrelerde, seçim çevresini tek parti aşmışsa, tüm kontenjan milletvekillerini o parti kazandı. Birden fazla parti aşmışsa, oyların bölünmesi suretiyle milletvekillikleri paylaşıldı. Tercihli oy sistemine göre, bir seçim çevresinde partiye verilmiş olan geçerli oyların en az yüzde 15’i kadar tercih oyu alan aday veya adaylar, oy miktarına göre parti sıralamasında öne geçtiler. Adaylardan hiçbirinin aldığı tercihli oy miktarının yüzde 15’i bulamaması hâlinde, partinin hazırladığı ve birleşik oy pusulasında yazılı olan listedeki sıra aynen geçerli oldu. Seçimlerde değişik partilerden 52 aday tercihlerle ön sıralara çıkarak milletvekili olma hakkını kazandılar.
???
Tercihli oy sistemine AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın pek de razı geleceğine inanmıyorum. Neden?.. Çünkü 1991 seçimlerinde Tayyip Erdoğan’ın çok acı bir tecrübesi var. O yüzden –detaylarına fazla girmeyeceğim- Erdoğan, Refah Partisi İstanbul Milletvekilliğini Mustafa Baş’a kaptırmış ve sonrada partide büyük kriz yaşanmıştı. Mustafa Baş, ortalığın sakinleşmesi için bir süre yurt dışına gönderilmişti!..
???
İYİ Parti lideri Meral Akşener, “Başbakanlığa talibim” deyince çarşı-pazar karıştı… Saray koridorlarında dolaşan kulislere göre, “AKP’de güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş değil ama Meclis’i güçlendirecek formüller üzerinde çalışmalar yapılıyor.” Anlatılanları özetlemek gerekirse, Bakanların parlamentodan seçilmesi, gensoru vb. gibi çalışmalar. Eğer bu çalışmalar somutlaşırsa teklifin önce İYİ Parti’ye götürülmesi düşünülüyormuş…
???
Son bir kulis notu da AKP koridorlarından verelim:
İktidar mebusları iki büyük korkuyu birlikte yaşıyor… İlkini biliyorsunuz zaten; AKP’nin seçim kaybedeceği… İkincisi ise liste kabusu… AKP mebusları arasında konuşulanlara göre; “Tayyip Erdoğan önümüzdeki seçimde AKP milletvekillerinin yüzde 70’ini tırpanlayacak ve yeniden aday göstermeyecek”…
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021
2.07.2021