Ahmet TAŞGETİREN
Binali Yıldırım bu sayımlardan sonra kazanır mı bilinmez ama ‘birkaç yüz ya da bin oyla kazansa bile bunun AK Parti için başarı kabul edilmeyeceği’ni yazanlar haksız değiller.
Niye?
Çünkü banko favori isim diye Meclis başkanlığından istifa ettirip getirmişsiniz, ondan başka CV’sinde başbakanlık var, ulaştırma bakanlığı var, Tayyip Erdoğan ile birlikte İstanbul’a hizmeti var… Buna bir de Cumhurbaşkanı’nın adeta varını yoğunu eklediği seçim kampanyasını katın, buna bir de görsel medya katılımını ekleyin, buna bir de rakibinin “kenar ilçe”den başka yerel hizmet geçmişi olmamasını ekleyin… İktidar adına yüzlerce proje vs… Sonra bu sonuç.
İstanbul’a göre gene de Anadolu başarılı sayılır. Bir de İstanbul’un ilçelerinde var olan oyların Büyük Şehir’de olmaması…
İstanbul’un durumu Ak Parti için önemli bir sorun hiç şüphesiz, genelde alınan sonuç bir mağlubiyeti göstermiyor olsa da İstanbul’un durumu haklı olarak moralleri sarsar, ama ondan öte olan bitenler Ak Parti için İstanbul’dan daha büyük bir sorunu işaret ediyor.
***
Eğri oturup, doğru değerlendirmek gerekiyor. Ben size şu “Pelikan meselesi”neyin nesi diye sorsam ne cevap verirsiniz?
Bu yapı Ak Parti’nin Başbakanı’nın başını yedi. Sorgulandı mı? Kim finanse ediyor, kim yönetiyor, hem parti bünyesinde yer alıp hem de görevdeki Başbakan’ı hırpalamayı hangi cür’etle göze alıyor? Pelikan operasyonundan sonra Ak Parti MKYK’sında 48 kişi üstelik başbakan yurt dışında ülke sorunları için çaba gösterirken içerde yetki buduyor? Başbakan’ın yetkilerini biçen bir MKYK Ak Parti bünyesinde bir iç insicamı mı ifade ediyor, operasyonel araç haline gelişi mi? Belli ki o gün Pelikan operasyonu da işe yaradı (!), MKYK’nın yetki budaması da… Çünkü peşinden Başbakanlık bitti, Ak Parti Genel Başkanlığı bitti. Ama bu Ak Parti için, hele vefa için, yol arkadaşlığı için, misyon birlikteliği için bir yara olmadı mı?
Trenden inenler binenler deniyor ya…
Hadi rayları ve vagonları birlikte oluşturup, süreç içinde trenden inenleri yargılayalım, savunmalarına bakmadan mahkum da edelim, ama ya binenler hangi tarihte bindiler ve nereden geldiler ve nereye gidiyorlar? Gelinen noktada trene binenlerin Ak Parti’ye bir şey katmadığını aksine bir şeyleri götürmekte olduklarını düşünmek yanlış mı olur?
Bir ara sayın Erdoğan, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı olarak “Kimse benim adıma racon kesmesin, racon kesilecekse ben keserim” gibi bir ifade kullandı.
Aslında çok önemli bir ifade idi bu. O zaman da yazdım. Ne demek racon kesmek? Ne demek Cumhurbaşkanı adına racon kesmek? Kim cür’et edebilir buna? Demek ki birileri cür’et etmiş? Ve bu sayın Cumhurbaşkanına ulaşmış. Sayın Cumhurbaşkanı bu adamları bilmiyor olamaz. Ne yapılmıştır onlara?
Daha yeni, seçimlerden sonra yıllarca sayın Erdoğan’ın konuşma metinlerini yazan, eski milletvekili Aydın Ünal, “Pelikan belası”ndan “parti içinde paralel yapılaşma”dan bahsetti. Acaba racon onların işi mi? Her kim ise, hakim parti ve iktidar adına racon kesilebildiği bir Türkiye’ye gelmek gerçekten şaşırtıcı.
Kaç kere yazdım, büyük harfle “DEVLET” adına konuşan köşeler var Türkiye’de… Kimi zaman MİT adına, kimi zaman büyük illerin Başsavcılıkları adına, hatta kimi zaman İçişleri Bakanı adına, kimi zaman da isim verilmemiş olsa bile siyasi iktidarın en tepe noktaları adına tehditler savruldu. Dedim ya Pelikan operasyonu işe yaradı, eğer iş bir Başbakan’ın tasfiyesi ise, ya da genel başkanlıktan düşürülmesi… işe yaradı ve kimse Pelikan’a “Kimsin sen?” diye sormadı. Bu medya raconcularına da , muhtemelen işe yarıyor diye, kimse sual sormuyor. Onlar da habire adam yiyor. Bakıyorsunuz bir gün içinde, yıllarca birlikte at koşturmuş insanlar “hain” damgası yiyivermişler. Sebep, “Şu iş yanlış gidiyor”demiş olmaları. Bakıyorum, birçok insan en küçük sorunu dile getirmek gerektiğinde kuş dili ile yazıyor, konuşuyor. Niye? Kraldan fazla kralcıların hışmına uğramamak için…
İstanbul sonuçları, çok daha büyük bir sorunun uzantısı, dedim. Bunu ciddiye alsın herkes. İstanbul kampanyasında herkes var, istisnasız. Ve sonuç bu. Sayın Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle “Millete suç bulunmayacağına göre…” Ve 14-15 bin değil, Bahçeli’nin ifadesiyle “Bir oyla bile kazanan-kaybeden belirleneceğine göre…”
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025