Akın ÖZÇER
Meksika’da geçen pazar yapılan genel seçimler beklendiği gibi Kurumsal Devrimci Parti’nin (PRI/ Partido Revolucionario Institucional) zaferiyle sonuçlandı. Ancak yüzde 38 oyla başkan seçilen Enrique Peña Nieto, Temsiciler Meclisi’nde de, Senato’da da salt çoğunluğa ulaşamadı. Kamuoyu yoklamalarında yüzde 15’in üstünde fark attığı Demokratik Devrim Partisi’nin (PRD/ Partido de la Revolución Democrática) adayı Andrés Manuel López Obrador’la arasındaki fark 6.5 puana kadar düştü. Seçmenleri tarafından dört isminin baş harfleriyle “AMLO” olarak anılan solun lideri López Obrador da Seçim Kurulu’na başvurarak seçimlerde yapılan usulsüzlükler nedeniyle bütün oyların yeniden sayılmasını talep etti. AMLO’nun bu başvurusuna toplam 143 bin sandıktan 118.855’inde usulsüzlük yapıldığına ilişkin bir listeyi eklediği bildiriliyor.
Meksika seçimleriyle ilgili önceki yazımda belirttiğim gibi üniversitelerde gelişen “Kızgınlar” (los enajados) hareketinin desteğini alan AMLO’nun, “değişimin motoru” imajıyla Peña Nieto’nun sandık zaferinin törpülenmesinde başarılı olduğunu söylemek mümkün. Bu başarı PRI adayını alt etmeye yetmediği için sınırlı kaldı. Hatta AMLO bir önceki seçimlerde devrik Başkan Calderón’a karşı elde etmiş olduğu skoru yineleyemedi. O zaman iki aday arasındaki fark sadece yüzde 0.56 idi; AMLO seçimlerde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle oyların yeniden sayılması talebinde bulunmuş ancak sonuç değişmemişti. Bu kez aradaki fark daha büyük, itirazın sonucu değiştirmesi olasılığı daha da düşük görünüyor.
Bununla birlikte kızgınlar içinde yer alan “Yo soy 132” (Ben 132 numarayım) öğrenci hareketi de Peña Nieto’nun zaferini, seçim sürecinin demokratik olmadığı gerekçesiyle tanımadığını açıkladı. Peña Nieto seçim kampanyası vesilesiyle gittiği İberamerikan Üniversitesi’nde kendisini yuhalayan öğrencilerin muhalifleri tarafından manipüle edilen kişiler olduğunu ileri sürmüş, buna tepki veren 131 öğrenci de açık kimlikleriyle birlikte resimlerini içeren bir videoyu yayınlamışlardı. Ardından toplumsal destek sağlamak için “Yo soy 132” adıyla bir internet sitesi kurmuşlardı. Kendini “hiçbir partiye mensup olmayan, özerk, çoğulcu, demokrat ve neo-liberalizm karşıtı olarak tanımlayan “Yo soy 132” hareketi, “ devletin güç kullandığı, oyların satın alındığı, medyanın manipüle edildiği iddiasıyla seçimlerin demokratik olmadığını savunuyor. Ayrıca tüm öğrencileri üç gün üst üste Peña Nieto’ya karşı protesto gösterisine davet ediyor.
Aslında Meksika’nın demokrasi sicilinin parlak olduğunu söylemek mümkün değil. Bu, 1929’dan sadece 15 yıl öncesine kadar iktidarı hep elinde tutan ve Peña Nieto ile geri dönen bu parti için de geçerli. Seçim hileleri ve zorbalıklarının en inanılmazlarını gerçekleştiren PRI bu sayede şimdi iktidardan düşen Hıristiyan demokrat eğilimli Milliyetçi Eylem Partisi’ni (PAN/Partido de Acción Nacionalista) uzun yıllar muhalefete mahkûm etmişti. Hele 1988’deki seçim skandalı affedilecek gibi değildi. Solun adayı Cuauhtémoc Cárdenas’ın diğer adaylara fark attığı o seçimlerde sayım sistemi her nasılsa “bilinmeyen nedenlerle” çökmüş (!) ve PRI adayı Carlos Salinas “başkan” ilan edilmişti.
Enrique Krauze önceki gün El País’te yayınlanan “Meksika: inşa halindeki demokrasi” başlıklı yazısında, ünlü Perulu yazar Vargas Llosa’nın Meksika’ya yakıştırdığı “mükemmel diktatörlüğün” (dictadura perfecta) ancak 2000 yılında sona erdiğine işaret ediyor. Bununla birlikte son 15 yılda ülkenin yaşadığı siyasi ve ekonomik değişimin PRI’nin iktidara dönüşüyle tersine çevrilemeyecek kadar önemli olduğunu vurguluyor. Dolayısıyla bu aşamada yanıtlanması gereken sorunun PRI ile bir geri dönüşün olup olmayacağı değil, demokratikleşme sürecinin sürdürülüp sürdürülmeyeceği olduğunun altını çiziyor.
Peña Nieto, daha 45 yaşında olmanın verdiği inançla kendisinin yeni kuşağa mensup olduğunu ve artık geçmişe bakmayacağını söylüyor. Ancak yeni kuşağın partiyi yeniden yapılandırma uğraşında biri içerden diğeri dışarıdan iki büyük güçlükle baş etmesi gerekiyor Krauze’nin dediği gibi federe devletlerin Jurassic Parkı’na veya petrol sendikalarına sığınmış kimileri uyuşturucu çeteleriyle bağlantılı yolsuzluğa bulaşmış parti dinozorlarını ayıklamak da, onlara rağmen reform yapmak da pek kolay değil. Krauze reformlara karşı ikinci büyük engeli, yeni ve çağdaş bir solun oluşumunu da engelleyen PDI’nin Meksika devriminin milliyetçiliğine dayalı katı devletçi görüşünün oluşturduğu görüşünde. Bu nedenle AMLO’nun yapısal reformların yapılmasına da, temsili demokrasinin daha ileri götürülmesine de karşı çıkacağını söylüyor. Hem de bunu sadece Temsilciler Meclisi’nde değil aynı zamanda hâkim olduğu sokakta da yapabileceğine dikkat çekiyor.
Meksika, solun kendini yenileyemediği ve kavram kargaşası yaşadığı bir ülke. AMLO’nun siyasi yaşamının ilk yirmi yılını PRI saflarında geçirdiğini, demokrasiyi katledegelen bu partinin sol kökenli olduğunu anımsarsak, ayrıca solun Türkiye’de de farklı durumda olmadığını düşünürsek, Krauze’nin kaygılarını anlamak çok güç değil. Meksika’da sandıktan Fransa’dakinin aksine erkler ayrılığı çıkması partiler arasında demokrasiyi ileri götürecek bir işbirliğinin oluşması bakımından belki iyi oldu. Peña Nieto’nun dün partilerden “Meksika’nın iyiliği için” yapısal reformlara destek talebinde bulunması ülkede yeni bir dönemin başladığına işaret ediyor.
[email protected]
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.05.2023
24.05.2018
9.02.2018
24.04.2018
11.04.2018
28.03.2018
22.03.2018
15.03.2018
1.02.2018
7.02.2018