Ali BAYRAMOĞLU
Yarın önemli bir gün olacak. AK Parti'nin 2. Olağanüstü Kongresi yeni bir dönemi başlatacak.
Bu yeni dönemin diğerleri arasında dikkat kesilmek gereken iki hassas noktası bulunuyor.
İlki demokratik dengeler ve usulle ilgili.
Bu ilk hassas nokta, hem cumhurbaşkanı-başbakan-hükümet arasındaki, hem cumhurbaşkanı-AK Parti teşkilatı arasındaki ilişkilerin yeni modeli çerçevesinde karşımıza çıkacaktır. Erdoğan'ın siyasi iradenin fiilen yegane temsilcisi olacağı, yürütme organına fiilen reislik yapacağı bir sayfanın açılacağı tartışma götürmez. Ancak, özellikle devlet-siyaset, devlet organı siyasi parti organları arasındaki fiili ilişkiler ne kadar derinleşecek, bu yeni model nasıl işlenecek ve nasıl işleyecek gibi kritik sorulara yanıtı zaman ve uygulama verecektir.
Bu sorular ve yanıtlarının Türkiye'nin demokratik kalitesi ve istikametiyle ilgili ipuçları içereceğine ve temel tartışma konularımızdan birisini oluşturduğuna ve oluşturacağına da hiç şüphe yok.
İkinci hassas nokta, daha çok esasa ilişkin olacaktır.
Erdoğan ve Davutoğlu arasında ekonomi politikası, hukuk uygulamaları, anayasal dengeler gibi konularda siyasi farklılaşma sona erdiğine ve denge unsurları ortadan kalktığına göre, yeni hükümet ne tür siyasi tonlar taşıyacak, nasıl start alacaktır? Erdoğan'ın ve yakın siyasi çevresinde merkezinde gitgide artan vurgu haline dönen “yerli ve milli” düsturu, siyasi iradenin her alanı yönetme, denetleme arayışı nasıl bir karşılık bulacaktır? Cemaatin devlet dokusundan temizlenme yöntemlerindeki keyfilik, Kürt meselesinde tutturulan keskin asayiş yolunun yasal çerçevesi derinleşecek midir?
Bu sorular ve yanıtlarının da demokratik düzen ve siyasi istikrar başta olmak üzere bir çok açıdan hayati olduğuna şüphe yok. Yanıtlarla ilgili ilk ipuçları AK Parti'nin yetkili organlarının şekillenmesi ve özellikle hükümet terkibiyle ortaya çıkacak.
Bu iki hassas nokta ve sorular çerçevesinde yeni dönemi üç esasın belirleyeceğini söyleyebiliriz.
Ancak ekonomik politikalar yeni dönemin tarifinde ağırlık taşıyacaktır. AK Parti'nin 13 yıllık başarısının temel unsurlarından birisi olan “büyüme” stratejisinin zorlanması, bunun araç ve yöntemlerinin çeşitlenip değiştirilmesi, siyasi iradenin ekonomi bürokrasisi üzerindeki hakimiyet tesis etmesi mevcut dengelerde kaçınılmaz görünüyor.
Türkiye iktidar olma ve siyaset tarzında liderlik esasına oturan bir yapıyı her zamankinden daha fazla soluyacaktır. Erdoğan'ın söylev siyasetiyle kamuoyuyla doğrudan ilişki kuran, karar mekanizmalarını kamuoyu önüne taşıyan tarzı, plebisiter demokrasinin lider ile kamuoyu arasındaki tüm yapıları sıradanlaştıran, ikna, meşruiyet ve karar unsurları her zamankinden fazla hissedilecektir.
Son esas muhtemelen siyasi iradenin belirleyiciliği üzerinden yeni bir milli iradecilik olacaktır. Yeni dönemde, bir yandan siyasetin katılım, talep, özerk alan oluşumu gibi toplumsal irade beyanı form ve hallerini baskı altında tutacak hükümranlığına, diğer yandan kuvvet yoğunlaşmasıyla pekişecek bir çoğunlukçuluğa kapı açacaktır.
Bunlarla ilgili ilk göstergeler partinin yetkili organları ve hükümet terkibidir.
Bekleyelim.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025