Ali BULAÇ
8 Aralık 2024’te Suriye’de “yönetim”in değişmesi, “rejim”in değiştiği anlamına gelir mi? Çoğu zaman insanlar yönetimin el değiştirmesiyle, rejimin değiştiğini zannederler. Tabii ki siyaset bilimi açısından yönetim ile rejim arasında farklar var; kısaca bana göre yönetim, belirlenmiş bir rejimin yürütülmesini sağlayan prosürdür ki, bunun ilkeleri, kuralları, kurumları ve formları vardır.
Konuyla ilgili görüş ayrılıklarını şimdilik siyaset felsefesine ve siyaset bilimiyle uğraşan bilim insanlarına bırakıp, 19. Yüzyılın ikinci yarısından başlayarak siyasette sadece farklı ses değil, muhalif ses olarak ortaya çıkan İslamcıların –şimdilerde çoğunlukla İslamcılığın bu versiyouna ‘siyasi İslam deniyor- inisiyatif sahibi oldukları pratiklerde ne türden modeller ortaya koyduklarına bakalım.
Tarihte kurucu ideolojisi İslam olan ilk ulus devlet 1947’de kurulan Pakistan’dır, buna sıkça atıfta bulunmamıza rağmen aslında meşruiyetin temellendirilmesinde ve resmi düzeyde Pakistan’dan önce kurucu motivasyonu İslam veya müslümanlık olan ilk devlet Türkiye Cumhuriyeti’dir. Halifenin isteğiyle olsun veya olmasın, Anadolu’ya geçen Mustafa Kemal, gittiği her yerde ve temas kurduğu her topumsal kesime söylediği hilafet ve müslümanlık olmuştur, 1928 yılına kadar da “devletin resmi dini İslam”dır. Hülasa 1923’te Osmanlı’nın devamı olarak Türkiye Cumhuriyeti bir “İslam devleti” olarak kurulmuştur.
Eksiksiz bir Kemalist olan Muhammed Cinnah ve yakın çevresi, 1947’de Hindulardan ayrılmaya karar verdiklerinde ilhamlarını Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk halinden almışlardı. Pakistan hala bir İslam Cumhuriyeti’dir ama bana sorarsanız hiçbir zaman dört başı mamur bir İslam Cumhuriyeti olmadı, bu bir bahs-i diğerdir.
Pakistan’dan önce meşruiyeti dine dayandırılan devlet Suudi Arabistan’dı. 1932 yılında Suudi Arabistan bir monarşi olarak kurldu, sonraları Bahreyn, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ortaya çıktılar; 7 emirlik de Suudiler gibi birer monarşidirler. Söz konusu monarşilerin ana iddialarına göre sivil medeni hukuk gibi kamu hukukuda İslam Şeriatı’na dayanmaktadır.
1979’da görkemli bir halk devrimiyle İran’da monarşi yıkıldı yerine İslam Cumhuriyeti kuruldu. İran’daki değişimin iki özelliğinden biri tarihsel kökleri olan monarşinin yerini cumhuriyete bırakması; diğeri kurtarıcı Mehdi’nin zuhuru beklenirken, Şii kelamında önemli bir içtihatla İmam Humeyni’nin ulemayı ve Şii halkı Mehdi’nin gelişini zulüm ve kötülüğün derinleşmesine değil, adaletle hükmeden bir cumhuriyetin çabuklaştıracağına inandırmasıydı.
İran’daki başlıca etnik gruplar şunlardır: Farslar (%65), Azeriler (%16), Kürtler (%7), Lurlar (%6), Araplar (%2), Beluçlar (%2), Türkmenler (%1), Kaşkai ve diğer Türkler (%1), Ermeniler, Aşuriler ve Gürcüler (%1’den az). Azerbaycan Türkçesi, Beluçça, Kürtçe, Arapça, Türkmence tanına dillerdir.
Daha önce Baasçıların hakim olduğu Irak ve Suriye aslında birer diktatörlüktü, her ikisi de bir “Arap Cumhuriyeti”ydiler, diğer kavimlere Araplığı, Arap milliyetçiliğini empoze ediyorlardı.
Daha geçenlerde Taliban’ın yönetimi ele geçirdiği Afganistan’ın resmi adı “Afganistan İslam Emirliği” olarak tespit edildi. %40 Peştun, %24 Tacik, %15 Hazara, %11 Özbek, %4 Türkmen, %3 Aymak, %2 Beluci, %1 diğer. Afganistan’da Peştuca ve Darica olmak üzere iki resmi dil tanınmıştır. Özbekçe ve Türkmence ile Beluçça, Peşeyice, Nuristanice ve Pamirce, çoğunluğun konuştuğu bölgelerde üçüncü resmi dillerdir.
Belli başlı diğer müslüman ülkeler Cezayir Demokratik Cumhuriyeti, Tunus Cumhuriyeti, Fas Krallığı, Umman Sultanlığı, Sudan Cumhuriyeti, Moritanya İslam Cumhuriyetidirler.
Pakistan, İran ve Moritanya birer İslam Cumhuriyetidirler.
Körfez ülkeleri yanında Afganistan da birer emirliktirler.
Bu tabloda üç küme öne çıkıyor: Monarşiler, cumhuriyetler, emirlikler
Buralarda batı tipi demokrasi olmadığını belirtmeye gerek yok. Şu veya kümede olsunlar, Suudiler, Emirlikler, Irak ve Suriye birer “Arap” ülkeleridir. Cezayir kendini “demokratik cumhuriyet”, Tunus ve Sudan sıfatsız cumhuriyet, Fas krallık, Umman sultanlıktır.
Kabaca fikir versin diye verdiğimiz bu örneklerin dışında bizim asıl meselemiz Suriye’dir. Suriye ne olacak? Monarşi mi, cumhuriyet mi, emirlik mi? Cumhuriyet olacağı açık. Ama nasıl bir cumhuriyet? Eskisi gibi diktötörlük mü, demokratik mi olacak? “Arap cumhuriyeti” diye resmi kimliği (Araplığı) diğer gruplara empoze edecek mi? Etmese bile, neden Arap olmayan Kürtler ve Türkmenler resmi künyesi “Arap Cumhuriyeti” şemsiyesi altında yaşasınlar? İran ve Afanistan, belli bir mavmi, etnisiteyi değil bir coğrafyanın ismi olduklarından bir ölçüde temel hakları –dilleri ve kamusal hakları korunduğu takdirde- farklı etnik gruplar bir arada yaşayabilir; bu çoğunlukta olan etnik grubun –İran’da Farsların, Afganistan’da Peştunların- dirayetlerine ve basiretli siyasetlerine bağlıdır. “Suriye” de bir etnisiteyi çağrıştırmaz, geniş ve derin tarihsel çağrışımı olan bir coğrafyadır, bu bir avantajdır, Suriye’yi Araplığa endeksleyerek bu avantajı heba etmemeli
Suriye’de mevcut dini, mezhebi ve etnik grupların hiçbirinin cumhuriyete itiraz etmedikleri açık. Anlaşıldığı kadarıyla farklı etnik, mezhebi, dini ve laik grupları tedirgin eden şey HTŞ’nin tercih edeceği kubbenin nikeliğidir.
Yönetimi devraldığı günden bu yana HTŞ’nin öne çıkan iç sorunları Kürtlerle yaşanan gerilim, Alevilerin karşılaştıkları durum, Dürzilerin alacağı tavır, Hıristiyanların yeni sistem içindeki konumları ile batılı yaşama tarzını benimsemiş laik kesimlere karşı izlenecek tutumdur.
Suriye’nin Kuzay Doğusunda, neredeyse ülkenin 1/3’ünü elllerinde tutan Kürtler ile yeni yöneticiler arasında tam bir uzlaşma sağlanmış değil; Alevilerin baskı gördükleri iddia ediliyor, yargısız infazlar yapıldığına dair ürkütücü haberler,videolar sosyal medyada yer alıyor. Ahmet Şara ve yakın çevresinin talimatı ve dahli olmasa da, Alevilere karşı eski rejimin elemanları diye baskı altına alınmaları, iddia edildiği üzere –eğer uydurma haberler değilse- bu türden olaylar yaşanıyorsa, buna yöneticilerin öncelikle madahele etmeleri lazım. Şebbiha diye eski yönetimde görev almış herkesi hedef seçmek müslümanların tavrı olamaz. Herkesin gözü önünde kendisini hançerleyen İbn Mülcem’i hemen infaz etmeye kalkışan Hz. Hasan’ı Hz. Ali durdurdu ve “Ona dokunmayın, yaşarsam ben yargılayacağım, ölürsem yargılarsınız, o zaman kadar ona ekmek ve su vermeyi ihmal etmeyin” dedi.
HTŞ, 1979’da İslam Devrim Mahkemesi Sadık Halhali’nin durumuna düşmemeli, durumdan vazife çıkaranlar eski yönetimde görev alanların hem savcısı, hem yargıcı, hem infazcısı olmamalı, özellikle bölgemizin asli bir sosyolojisi olan Aleviler/Nusayrileri kimse inançlarından dolayı hasım görmemelidir. Üst kademede görev alıp da insan öldürmüş, işkence yapmış, Suriye’yi soyup soğana çevirmişse –ki şüphesiz vardır ve bunların sayısı da az değildir- adil bir yargılama sonunda cezaya çarptırılmalıdırlar. Unutmamak lazım: Memurun ve amirin sorumlulukları eşit değildir.
Yeni Suriye yöneticilerini dünyada saygın kılacak olan kravat takıp koyu renk takım elbise giymek değil –yeni dünyanın müstekbir lideri Trump’la görüşen Zelinski’nin üzerinde saha pantolonu ve tişört vardı- Resulüllah (s.a.)’ın ve Selef-i Salihin hilmi ve adaleti olur ancak.
İslam cumhuriyetleri, “dini monarşiler ve emirlikler”de ortaya çıkan sorunlar ortada. Suriye şimdi, siyasi ve kelami ideolojisi İslam olan Selefi bir grubun inisiyatif altındadır. Nasıl bu noktaya gelindiği, Suriye’de durumun değişmesiyle İsrail’in hangi kazançları elde ettiği ayrı bir konu. Mevcut durumda sorun farklı dini, etnik, mezhebi sosyolojileri nasıl bir kubbenin altında tutabileceği; kimseyi dışlamadan yargısal ve sosyal adaleti nasıl tesis edeceği; özgürlükleri, kamusal ahlakı ve herkesin güvenliğini, refahını amaçlaşan sosyo politik bir yönetim nasıl kuracağı konusudur. Bunun iyi adımlarından biri ülkeye Suriye Birleşik Cumhuriyeti ismini vermek olabilir.
Unutmamalı ki Kürtleri Amerika ve İsrail’e savuran, ülke ülkelerinin birtürlü tenketmedikleri ulusalcı, ayrımcı politiklarıdır.
Suriye için inşa edilecek kubbenin referansı mevcut monraşiler, milli/ulus devletler, otokrat yönetimler değil, Medine Sözleşmesi olabilir ancak. Selefiler, diğer İslami grupların hepsinden Selef-i salih’e olan ısrarlı referanslarıyla tanınıyorlar ve bu bence de doğrudur. Şimdi Selefiler iddialarını ve tezlerini hayata geçirme fırsatını ele geçirmiş bulunuyorlar. Ben bunun mümkün yolunu göstermeye çalıştım. (Bkz. Ali Bulaç, Medine Sözleşmesi, 2. Bsm. Çıra y, İstanbul-2020; Ali Bulaç, Suriye için Medine sözleşmesi, Serbestiyet, 28 Aralık 2024.)
Suriye’nin resmi dini, resmi mezhebi, resmi ideolojisi olmamalı; bütün dini, mezhebi ve etnik grupların ortak iyi ve ortak yararı olan ma’ruf kamu hukukunun temeli olmalı; bütün sosyolojiler katma değerleri ve nüfusları oranında siyasi birliğe ortaklar olarak katılmalı. Bu sayede Suriye bir türlü ulus devlet engelini aşmayan müslüman dünyaya model olabilir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2025
21.04.2025
15.03.2025
23.02.2025
3.02.2025
5.01.2025
29.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
28.10.2024