Aydın ENGİN
İki cümlecikten oluşan bu başlığın hangi tarafındasınız?
Ben aradaki “üç nokta yanyana”da duruyorum…
Yüzde 20’nin üstünde oy alan bir siyasi partinin yok sayılamayacağında sanırım hepimiz mutabıkız. Sorun bu partiye nasıl bakılacağı, siyasi yelpazede nereye oturtulacağı ve ona karşı nasıl bir tavır takınılması gerektiğinde…
Sadece parti yönetimine ya da partide sesi çokça ve yüksek çıkanlara bakıp “CHP faşist bir partidir” demenin şehvetine kapılıp kendi kendini tatminden öte bir anlam taşımayacak bir tavır savunulabilir mi ?
Eğer CHP faşist bir parti ise ona oy veren yüzde 20’lik kitleye bugünlerde kepenk indirme eşiğinde olmanın paniği ile yağıp gürleyen ve sadece yağıp gürleyen Devlet Bahçeli’nin seçmenini de katarsak faşizme oy veren seçmen kitlesi ürkütücü boyutlardadır demektir.
Türkiye’de faşist hareketin bu ölçüde bir kitle tabanı var mı?
* * *
Faşist nitelemesinin savruk kullanımından oldum bittim hoşlanmadım ve uzak durmaya çalıştım. Bir siyasi hareketi faşist olarak nitelerken öfkelerle hareket etmeye, küfretme isteğine kapılmaya, o siyasi hareketin ideolojik hattını tiksindirici bulmakla yetinmeye değil daha titiz ölçütlere başvurulması gerektiğini düşünüyorum.
Bu sadece CHP’yi soldan değerlendiren kimi kesimler ve kalem erbabı için değil, AKP’ye de kestirmeden “Sivil faşizm” demekten şehvetli bir haz duyanlar için de geçerli. Faşizmin iktidarda olduğu bir ülkede iktidara açık açık “faşist” denilemese gerek. Denilebiliyorsa faşizm henüz o ülkede iktidara gelememiş demektir.12 Eylül’ü izleyen günler ve hatta ilk yıllarda “Bu faşist cunta…” diye bir cümle kuranın başına gelen ya da gelecek olan bugün “Bu sivil faşizmdir” diyenlerin başına gelmiyorsa bunun bir açıklaması olmalı. Ya “İyi faşizm-kötü faşizm” gibi saçma sapan bir ayrım yapacağız ya da faşizm nitelemesini savruk kullandığımızı kabul edeceğiz…
Böyle bakınca bugünkü CHP’ye egemen olan çizgiye ve onun seçmen kitlesinin çoğunluğunu oluşturan çizgiye ne demeli?
İlk aklıma gelen “Muhafazakâr Kemalist” oluyor. Ancak o zaman da “Muhafazakâr olmayan Kemalistler” olması gerek. Peki onların “muhafazakâr” olanlardan farkları ne ve bu fark nerede kendini gösteriyor?
Bugün, belki de siz bu yazıyı okurken “Silivri kuşatması” adını verdikleri ve sonuç olarak “Hepimiz Ergenekoncuyuz” gibi sefil bir sloganı benimseyerek Silivri seferine çıkacaklar arasında CHP’liler sayıca önemli bir yer tutuyorlar. Kimileri parti içinde yüksek rütbeler de taşımaktalar. Örneğin Umut Oran milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı…
Ama düşüncesini, demokrasiyi kavrayışını ve bağlılığını, insan hakları ve hukuk devleti konusunda titizliğini yakından bildiğim Gülseren Onanç da bir başka Genel Başkan Yardımcısı. Keza yıllardır tanıdığım ve demokrasiye bağlılığından kuşkum olmayan, ırkçı-milliyetçi düşüncelere karşı tavrının pek açık olduğunu bildiğim Sezgin Tanrıkulu da bir başka Genel Başkan Yardımcısı…
Örnekleri çoğaltmak zor değil. Ama bu siyasetçilerin hepsinin aynı parti çatısı altında nasıl olabildiklerini, neden olabildiklerini açıklamak zor.
Üstelik yukarıda adlarını saydığım ve benzeri onlarcasını sayabileceğim CHP’lilerin hemen hepsi kendilerini “solcu” olarak tanımlıyorlar. “Marksist sol” ya da “Sosyalist sol” diye adlandırdığımız çizgide değiller. Ama kendilerini solda konumlandırıyorlar; sosyal demokrasiye bağlı olduklarını savunuyorlar.
Kimileri milliyetçilik (Onlar sanki bir fark varmış gibi “ulusalcılık” terimini tercih ediyor) ile sosyal demokrasinin bağdaşabileceği gibi tuhaf bir iddia ile karşımıza çıkıyorlar. “Sıcak buz, kuru su ne kadar anlamlıysa sizin de bu sosyal demokratlık ile milliyetçiliği buluşturma çabanız o kadar anlamlı” dediğimizde “Milliyetçilik, ulusalcılık, antiemperyalizm, yurtseverlik, bağımsızlık” gibi kavramları gelişigüzel ve birbirlerinin yerine kullanarak bazı cevaplar üretmeye çabalıyorlar.Elbette benim gibileri ikna edemiyorlar ama şu kesin: Söylediklerine samimiyetle inanıyorlar.
Buna karşılık ulusalcı kanatta kesinlikle yer almayan, sosyal demokrasiyi kökenine ve ilkelerine sadık kalarak benimseyen CHP’liler de var ve onlar partiyi bu sesi yüksek ve sık çıkan ulusalcıların temsil etmediğini, seslerinin yüksek çıkmasının aldatıcı olduğunu inatla ve ısrarla yineliyorlar ve bunlara bakılarak “CHP’ye kıyılmaması” gerektiğini savunuyorlar.
* * *
Kabaca bir CHP tablosu çizmeye çabaladım.
Soru şu: Yüzde 20’nin üstünde bir seçmen kitlesinin oylarını alan, içinde yukarıda tanımlamaya çabaladığım unsurları bir arada ve aynı anda barındıran CHP’yi kestirmeden gidip defterden silmek, en azından artık demokrasi güçleri arasında saymamak mı gerekir?
Yoksa en küçük demokratik güç ve grubu bile ihmal etme, yok sayma lüksümüz olmadığını savunup ciddiye almak mı doğru tutumdur?
Kişisel bir yargı belirtmeden bir soruyu ortaya koymaya çalıştım.
Sizce soruya nasıl cevap vermeli?
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021