Aydın ENGİN
Ne haftaydı ama…
Haftaya AKP kanadının cumhurbaşkanı adayı için papatya falı açıp “Erdoğan mı, Gül mü”tartışmasıyla başladık.
23 Nisan günü Başbakanlık internet sitesinde 9 dilde “1915 taziyesi” patladı. “Amanın bu da ne, Başbakanın kafasına tuğla mı düştü, yoksa diplomtik bir dümen mi çevriliyor” derken Haşim Kılıç kürsüye çıktı, kimilerine göre AKP tepelerini tepeledi, tokatladı, azarladı; kimilerine göre hukuk devleti dersi verdi. Anayasa mahkemesi ile AKP tepelerinin karşılıklı kılıç-kalkankavgasını izlerken BDP’lilerin haftalardır ertelenen İmralı ziyareti gerçekleşiverdi ve Öcalan’ın “Dönem karakter değiştiriyor; her an derinlikli çözüm de, çatışma ihtimali de devrede” mesajı ulaştı.
Yattım kalktım yedi gün izin aldığıma şükrettim. Yoksa bu denli kaypak, oynak, fırıldak gündeme yetişmek zorunda kalacak ve helâk olacaktım.
Sonuç: Sayılı gün de, benim sadece yedi günlük iznim de bitti ve kürkçü dükkanına döndüm. Kendime umutsuzca da olsa “Nice nice yedi günler” dileyerek yeni haftaya başlıyorum.
Tabii “Sakin, hareketsiz, gündemi değişmeyen bir hafta umuduyla” da diyebilirdim ama, ne mümkün!..
Üç gün sonra 1 Mayıs…
* * *
1 Mayıs.
Yani işçilerin, emekçilerin bayramı.
Kitap “İşçi sınıfının birlik ve mücadele günü” diye yazıyor.
Yazsın. Birlik ve mücadele gününde bayram yapılmaz demiyor ya…
Bayram dediğin bayram yerinde yapılır. Gözlerden uzak, betonla sıvanmış gelip geçenin pek kıt olduğu yapay meydanlarda değil.
1 Mayıs bayramının bayram yeri de bellidir: Taksim meydanı.
Hani dört yıl önce, 2010’da AKP’nin “Artık 1 Mayıs hem Bayram hem Taksim’de kutlu olsun” afişinde dillendirdiği meydan…
Halkına (sadece seçmenine değil, bu ülkenin halkının tümüne) saygısı olan siyasetçi bayramın bayram gibi kutlanması için kolları sıvar; bir gün önceden bayram yerini sulatır, süpürtür, gelin gibi süslenmesine destek olur; belediyesinin olanaklarını seferber eder; trafik polislerine bayram yerinin trafikten arındırılması talimatı verir; çevik kuvvetine “Bugün sizin de bayramınız. Sivillerinizi, hatta bayramlıklarınızı giyinin, gidip siz de bayram edin” deyip o gün izinli sayar…
Gözünüzden kaçmamıştır “Halkına saygılı olan siyasetçi” dedim.
Gel gör ki Taksim meydanını babasının tapulu mülkü sanan ve sayan zat günler öncesinden gürledi:
- Taksim’den ümidinizi kesin!..
Yine insaflıymış, “Hayattan ümidinizi kesin” de diyebilirdi.
Ama bayramı zehir etme kararlılığı ile yetinmedi, ekledi:
- Sendika başkanı burası bizim kutsalımızdır diyor. Lafa bak ya. Nasıl kutsalsa…
Bu soru cevapsız kalamaz. Vereyim:
- Bak… Kutsal sadece dinle imanlı ilgili değildir. Şili’de Santiago Stadyumu 11 Eylül 1973’den beri kutsaldır. Futbol fanatikleri için değil. O uğursuz günde Pinochet ve emrindeki üniformalı katiller binlerce sosyalisti, komünisti, demokratı o stadyumda topladılar, işkence ettiler, kimilerini öldürdüler…O gün bugün Şili’li emekçiler, işçiler, demokratlar her 11 Eylül’de o stadyumda toplanırlar ve yitirdikleri yiğit kadın ve erkekleri anarlar. O stadyumda, bir daha şarkı söyleyemesin, gitarının tellerine dokunamasın diye önce parmaklarını, sonra boynunu kırdıkları Viktor Jara’nın, kaçarak canlarını kurtarabilen Sergio Ortega’nın, Inti-Illimani'nin türkülerini bir ağızdan çığırırlar. “El pueblo unido jamás será vencido” derler. Yani: Örgütlü halk yenilmez!..
Arjantin’de faşist cuntanın kaybettiği oğullarını ve kızlarını arayan “Mayıs anneleri”nin buluştuğu “Plaza del Mayo” kutsaldır.
Beyrut’ta İttihatçı elebaşılardan Cemal Paşa’nın Osmanlıya başkaldıran Arap aydınlarını idam ettirdiği meydanın adı Şehitler Meydanı’dır ve Lübnanlı Araplar için kutsaldır.
“Nasıl kutsalsa” diye sormuştun ya. İşte böyle kutsaldır ve işte bu nedenle Taksim meydanı da kutsaldır…
* * *
Üç gün sonra 1 Mayıs.
Bayram. Benim de bayramım.
O bayram günü 9 yaşındaki oğlan torunumun elinden tutup, 9 günlük kız torunumunun içinde uyuduğu bebek arabasını itip Taksim’de olmak isterdim.
Ama torunlarımı senin TOMA’larından, biber gazından ve ölümcül aygıtlara dönüşmüş biber gazı fişeklerinden korumak istiyorum.
O yüzden yalnız başıma olacağım.
Ama orada olacağım…
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları






















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021