Aydın ENGİN
Cumhuriyet tarihinde ilk kez cumhurbaşkanı halkın oylarıyla seçilecek.
İyi mi, kötü mü?
Demokrasi temsili olmaktan, doğrudan katılıma ne kadar evrilirse o kadar iyidir.
Hele bugüne kadar olduğu gibi cumhurbaşkanlarını parti liderlerinin saptayıp, halka “Bizim partinin milletvekilleri bunlar, Meclis’te senin temsilcilerin diye adlandırılacaklar ve senin adına karar verecekler. Verin oylarınızı” dedikleri temsili demokrasi karikatürlerinde cumhurbaşkanını temsilciler yerine doğrudan halkın seçmesi iyiden de iyidir.
İyi seçer, kötü seçer, ama sonunda halk seçer. Demokrasi de zaten budur. Daha iyisi icat edilene kadar da demokrasi, rejimlerin en az kötü olanıdır.
Umarım mutabıkızdır…
Değilsek daha iyisini söyleyin de öğrenelim…
* * *
Cumhurbaşkanı adayı için en az yirmi milletvekilinin birini önermesi gerekiyor. Bunun pratik anlamı parlamentoda grubu bulunan partilerin gösterecekleri adaylar arasında bir seçim yapılacağıdır.
Bu demokrasiyi topal kılacak bir kural. Seçeceklerimizi niye en az yirmi milletvekili belirleyecek ve pratikte niye Meclis’teki dört partinin adayları arasından birini seçmek zorunda kalıyoruz ?
Demokrasi mücadelesinin hedeflerinden birinin de bu kusurun aşılması, bu demokrasiyle uyumsuz kuralın kalkması olduğunu not edelim ve geçelim.
* * *
Evet, Meclis’ten önümüzdeki 40 gün içinde dört cumhurbaşkanı adayı çıkacak. Ağustosta bu dört aday için oy kullanacağız. İlk turda adaylardan hiçbiri seçmenlerin yüzde 51’nin oyunu alamazsa yine Ağustos ayında ikinci kez sandık başına gidilecek ve ilk turda en çok oy alan iki adaydan biri için oy kullanmamız istenecek.
Halkı temsil ettikleri varsayılan milletvekillerinin belirlediği iki adaydan biri…
Hangisini seçeceğiz ve niye?
Oy verirken ölçümüz ne olacak?
Meselâ yazı tura mı atacağız?
Meselâ AKP’nin adayı olmasın da kim olursa olsun mu diyeceğiz?
Meselâ CHP’nin adayına oy vermem diyenlerle aynı safta mı buluşacağız?
Veba ile kolera arasında bir tercih yapmaya zorlanmamız olasılığı çok mu düşük?
Karpuz sergisinde karpuz seçmiyoruz, en az bir dönem, bu ülkede devletin en tepesine oturacak cumhurbaşkanı seçiyoruz. Unutmayalım ki bugüne kadar olduğu gibi sembolik, yetkileri pek sınırlı, daha çok protokol görevleri olan biri değil, halkoyuyla seçildiği için ister istemez siyasal gücü ve etkisi artmış bir cumhurbaşkanı olacak.
AKP’nin adayı tartışılıyor. Recep Tayyip Erdoğan mı, Abdullah Gül mü, yoksa sihirbazın şapkadan çıkardığı tavşan gibi hiç beklemediğimiz biri mi aday olacak belli değil.
CHP, MHP ve HDP’nin ise aday adayları bile belli değil.
Üstelik yaygın bir kanı, bir önkabul var. İlk turda her parti adayını çıkaracak, seçmenler de siyasal olarak yakın buldukları partinin adaylarına oy verecekler. Sonra aday sayısı ikiye inecek. Eh, son seçimde aldığı oyları hesaba katarsak AKP’nin adayı ikinci turda seçilecek.
Üstelik bu önkabulü sadece AKP borazanları söylemiyor; muhalefet partilerinin saflarında bile bu teslim olmayı baştan kabullenmiş bir “ ruh hali” açıkça gözleniyor.
* * *
Yani uğraşmaya, çabalamaya gerek yok.
Yok mu gerçekten?
Başka seçenek yok mu?
Şu an için başka bir seçenek yoksa gönül rahatlığıyla oy vereceğimiz bir seçenek yaratılamaz mı ?
Kendi adıma, yurttaş Aydın Engin olarak bize dayatılan “Ya bunu, ya öbürünü seçeceksin” seçeneğine teslim olmayı reddediyorum. Çünkü önümüze konan bir seçenek değil seçeneksizliktir.
Kaderci bir pısırıklıkla boynumu bükmeye ve seçenek gibi görünen seçeneksizliğe itirazım var.
Seçenek yoksa seçenek yaratılabileceğini savunuyorum.
Yalnız olmadığımı ve az olmadığımı düşünüyorum.
Yanılıyor muyum?
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları


























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021