Aydın ENGİN
Hatırladığınızı umuyorum. Başlıktaki cümle bu ülkenin cumhurbaşkanının ağzından çıktı. Bir yüksek bürokrat emekli olmuş, Cumhurbaşkanı’na bir veda ziyareti yapmış. Erdoğan orada geleceğe ilişkin planlarını, tasarladıklarını anlatmış. Deneyimli yüksek bürokrat da “Bu dediklerinizin yarısını yaparsanız ülkede iç savaş çıkar” demiş. Cumhurbaşkanı’nın cevabı çok yalın:
- Çıksın. Ezer geçeriz…
Bir haber olarak medyaya yansıyan bu cümle sıradan bir cümle değil, “iç savaş”tan söz ediliyor. Söyleyen de bencileyin sıradan bir yurttaş değil, bu ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan zat.
Bu kadar önemli, bu kadar yakıcı ve bu kadar yıkıcı bir cümle yalan olaydı anında yalanlanırdı.
Hayır, herhangi bir yalanlama yok.
Demek ki….
Demek ki AKP’nin en tepesindeki zat planlarının, geleceğe ilişkin hesaplarının bir iç savaşa yol açabileceğini biliyor, bu olasılığa karşı omuz silkiyor ve “Çıksın, ezer geçeriz” diyor.
Bu gözü dönmüşlüğün, bu on binlerce, (yoksa yüz binlerce, milyonlarca mı demeliydim) yurttaşı yok edebilecek bir vicdan kararmasının bir açıklaması olmalı?
Bu soruyu, son dönemde daha sık kurulmakta olan “Bütün bunların sebebi Tayyip Erdoğan. O gitse her şey değilse bile epey şey düzelir” cümleleri bağlamında tartışmak gerek.
Acaba sahiden AKP iktidarının gitgide daha koyu faşizan tınılar taşıyan yönelimi sadece Erdoğan faktöründen mi ibaret? Erdoğan olmasa, başka biri olsa “başka türlü” mü olurdu?
Tarihte kişinin rolünü ve önemini yadsıyacak değilim. Ama her şeyi de kişiye bağlamanın sağlıklı bir analiz yöntem olduğu kanısında değilim.
Ne yani, Adolf Hitler, Viyanalı başarısız bir ressam olarak kalsaydı İkinci Dünya Savışı çıkmaz; Almanya’da nazizm, İtalya’da faşizm, İspanya’da falanjizm egemen olmaz mıydı?
Haydi daha kestirme sorayım: İktidarını korumak amacıyla bir iç savaşı bile göze alan, hatta kışkırtan sadece Erdoğan mı? Yoksa bir siyasal güç olarak AKP de bu zihniyetin ayrılmaz parçası mı?
Osmanlı’nın son dönemlerinden itibaren İslami ideolojinin iktidar egemenliği gitgide zayıfladı. 1839 Gülhane Hattı Hümayunu bir ilk adımdı ve onu yeni adımlar izledi. Osmanlı saraylarında “Batılı yaşam tarzı” gitgide ağır basmaya başladı. Nü tablo boyayan padişahlar tanıdık; masada ve çatal, kaşık, bıçak kullanarak yemek kural oldu. Şehzadelere yabancı dil olarak Arapça değil Fransızca, Almanca öğrenimi verilmeye başlandı…
Cumhuriyetin ilanıyla bugün “siyasal İslam” dediğimiz örgütlenmeler, ideolojik yapılar iktidardan iyiden iyiye uzağa itildiler. İktidardan uzaklaştırılmak, etkisizleştirilmek, eğitimde, hukukta, devlet yapılanmasında, dış politikanın ana çizgisinde İslami referansların yer almaması demek. Cumhuriyet tarihi boyunca bu yapı sürdü gitti.
Erbakan’ın 1970 başında kurduğu Milli Nizam Partisi ile siyasal İslamcı hareketin iktidar yürüyüşü başladı. 2002’de tek başına iktidar olabileceği bir seçmen desteği ile devletin dizginlerini ele geçirdi. 2002’den bugüne siyasal, ekonomik, kültürel (özellikle eğitim) alanlarında yaşanan gelişmeleri göz önüne alırsak şu soru yanlış mı olur:
- Acaba iktidarı bırakmamak uğruna iç savaşı bile göze alabilecek olan Erdoğan mı, yoksa AKP adlı partide örgütlenmiş siyasal İslamcı hareket mi?
Tırmık bugün sadece soruyu ortaya atmakla yetinecek.
Sonrası? Sonrası sonra…
Yazarlar
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021