Aydın ENGİN
Bundan 25 yıl önce (bir bellek yanılması varsa 24, bilemediniz 23 yıl önce) o günlerde HADEP’in önde gelenlerinden, aralarında Ahmet Türk ve (inanması zor ama gerçek) Mehmet Metiner’in de bulunduğu bir grup, İstanbul’da bir otel lokantasında bir grup gazeteci ile buluştu. Bir görüş alışverişi, farklı görüşlerin sergileneceği bir buluşmaydı.
Tek konu vardı: HADEP Türkiyelileşmeli mi ve nasıl?
Daha çok gazeteciler konuştu. HADEP’liler dinlemeyi ya da sorular yöneltmeyi yeğlediler.
Aramızdan "Bırakın Türkiyelileşmeyi. Hem saçma, hem imkansız. Kürt partisi olarak kalmalısınız" diyen zıppırlar da çıktı. Ama ağırlık "Türkiyelişmek ne demektir" sorusu çevresinde yoğunlaştı. Yoğunlaştı ama bir görüş birliğine de varılamadı.
* * *
25 yıl sonra, önceki gün toplanan HDP kongresi arifesinde de, kongre sırasında da tartışma sürdü, sürüyor: Türkiyelişmek.
Üstelik kongrede benzer bir sözcük daha eklendi: Türkiyeliyiz…
Çok bilmiş bir edayla "Tabii Türkiyelisiniz. Size Papua-Yenigine’lisiniz diyen mi var" diye üstenci ve alaycı cevapların anlamı da, değeri de yok.
Niyetin has olduğuna ise kuşku yok. HDP ve öncülleri için "Kürt partisi" nitelemesi ve -haklı- algısı aşılmak isteniyor.
Yine de soruya herkesin benimseyeceği bir cevap verildiği söylenemez.
Salt seçmen tanımı üstünden gidilirse bir sonuca varılamayacak gibi. İstanbul için "Dünyanın en büyük Kürt kenti" denir ve yanlış da olmasa gerek. İstanbul’da etnik kökeni Kürt olanların sayısı herhalde Diyarbakır’dan fazladır. HDP’nin bu seçmen tabanı üstünde tartışılmaz bir ağırlığı ve itibarı var. Yine de seçmen tabanı esas alınarak Türkiyelileşmek çabası daha baştan sapa bir yola girmek demek.
Türkiyelileşme hedefinin somutlanmasını "Kürtler kadar Türkleri de HDP’ye üye, sempatizan, seçmen olarak kazanmak" dense kaçınılmaz bir ikinci soru gelecek:
- Hangi siyasal, sosyal ve ideolojik zemin üstünde?
Sanırım HDP’nin yeni yönetiminin ve onların yanısıra "Kürt siyasal hareketi"nin bu soruya somut, ikna edici ve gerçekçi bir cevap vermesi gerekecek.
HDP enerjisinin hemen tümünü salt Kürt sorununda yoğunlaştıracaksa, Kürt siyasal hareketinin talepleriyle sınırlı bir zeminde yürütecekse, "Türkiyelileşme" terimi iyi niyetli ama nafile bir çabanın dile getirilmesi olur.
Tamam, Kürt sorununun barışçıl ve köklü ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması Türkiye’nin en yakıcı sorunudur. Ancak Türkiye’nin sorunları bundan ibaret değildir. Yoksulluk, işsizlik, pahalılık, eğitimde siyasal İslamın ağırlığı, yargının AKP yargısına dönüşmüşlüğü, dış politikada "fetihçi ve savaşçı" bir sapkınlığın tırmandırılması, Türk milliyetçiliğinin devletin resmi politikasının ana ekseni olmaktan bir türlü çıkarılamaması, faturası ileride çok ağır olacak beyin göçü, ekonominin gitgide ve artan bir hızla çöküşe yönelmesi, demokrasinin daha da geliştirilmesi bir yana gitgide bir aldatmacaya dönüştürülmesi gibi sorunlar da Türkiye’nin sorunlarıdır ve Türkiyelileşme hedefini önüne koyan bir parti bütün bu sorunların tümünün sahibi olduğu zamam, ancak o zaman Türkiye’nin partisi olur, Türkiyelileşir….
Ve Türkiye’nim böyle bir partiye ekmek kadar, su kadar ihtiyacı var.
Hem de gecikmeden…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021