Berrin Sönmez
Görevi başında ve görevini layıkıyla yaptığı için tehlikeyi erken fark ederek canı pahasına önlemeye çalışmış bir insana duyduğum saygıyı, ona, anadiliyle veda ederek göstermek niyetim.
Ahmet Davutoğlu’nun, Tiwitter hesabından yayınladığı Türkçe ve Kürtçe zarif mesajında “aziz şehidim mekanın cennet olsun vatan sana minnettar” sözleriyle şehit Fethi Sekin’e vedasına yürekten katılıyorum. Katılıyorum ama Davutoğlu’nun mesajındaki Kürtçe cümleleri –çok sevmeme rağmen- başlığa taşırken hayli tereddüt ettim.
Mazlum gönlü yufka olur derler. Öyledir de kendimden biliyorum. Vaktiyle birisi başörtüsü sorunu diye başlayıp yasak karşıtı ve gönül alıcı bir söz söylemeye çalışsa bile tahammül edemez hemen parlardım. Sorun olan yasak, başörtüsü değil, diyerek öfkemi kusar, iyi niyetli insanların sözlerinden bile yaralanır ve onları da yaralardım. Şimdi Kürtlerin de Fethi Sekin’in şehadeti üzerine Kürtçe mesaj verilmesinden ve Kürtçenin, bir şehadetin ardından Türkler tarafından kullanılır oluşundan yaralanması endişesi taşıyorum. Umarım bu başlık Kürtleri incitmez. Ve dilerim yakın bir gelecekte Kürtlerin bütün hakları tanınmış olarak, yukarıda vaktiyle ‘başörtüsü yasakları’ diyebildiğim serinlikte Kürtleri ve Kürtçeyi konuşabiliriz. Bugünün ve geçmişin zulmünü unutmadan yaraları sarmaya çalışacağımız günleri en kısa zamanda görür ve yaşarız umarım. Görevi başında ve görevini layıkıyla yaptığı için tehlikeyi erken fark ederek canı pahasına önlemeye çalışmış bir insana duyduğum saygıyı, ona, anadiliyle veda ederek göstermek niyetim.
Davutoğlu’nun mesajına gelen ırkçı/devletçi/Kürt ve Kürtçe karşıtı cevapların Türkiye toplumunu yansıttığı görüşüne ise hiç katılmıyorum. Bu cevaplar, hak hukuk tanımaz yaygaracı bir grubun, pervasızlığına gösterge olabilir ancak. Hak tanımazlığı böylesine yüksek sesle dile getirecek denli pervasızlaşmalarının sebeplerinden biri maalesef iktidara yaranma gayreti. İktidar çevreleri bilerek veya bilmeyerek ayrımcı ve nefret söylemi hatta suçu sayılacak bakış açısını besliyor. Özellikle Kürt siyasetini kriminalize etmekle besliyor bu nefreti. Ancak AKP tabanı ve seçmeni dahası MHP tabanı ve seçmeni dahil olmak üzere bu ülkede sessiz ve makul çoğunluk hak hukuk tanımaz yaygaracılarla aynı fikirde değil, hiç şüphem yok.
Zulmü bu kadar pervasız teşvik edenlerin böyle güçlü görünmesinin nedenlerinden bir diğeri ise anayasa sorunumuz. Bilmem kaç beden küçük bir deli gömleğine tıkıştırılmış gibiyiz bu anayasayla. Yıllardır özgürlükçü ve sivil bir anayasa özlemiyle yanıp kavruluşumuz boşuna değil. Özgürlükçü demokratik niteliği yüksek bir anayasa, Kürtlerin kendilerini tümüyle eşit vatandaşlar olarak bu devletin ortak sahiplerinden hissetmelerini sağlarken aynı zamanda etnik ayrımcılığı da engelleyecekti. Bazen anayasaya gereğinden fazla önem verip onu adeta bir sihirli değnek gibi gördüğüm hissine de kapılıyorum. Ne çare ki rahmetli Şerafettin Elçi’nin ünlü sözüyle “Kürtleri ikna Türkleri razı” edecek bir sosyal barışın sadece demokratikleşmeyle mümkün olacağı çok açık. Devlet-toplum-birey ilişkisinin, insanı önceleyerek yeniden kurgulanması ve yönetim erkleriyle kamu kurumlarının görev ve yetki sınırları daha net olarak tanımlanmış biçimiyle insan odaklı yönetişim anlayışına geçilmesi için anayasa şart. Kürtlerle barışımızı tesis etmek için anayasa ne kadar gerekliyse terörle mücadelede başarıya ulaşmak için de Kürtlerle barışmak bir ön koşul olarak ortada duruyor. Sadece PKK/TAK terörü için değil bu sözlerim. Kürtlerle barışalım PKK silah bıraksın sığlığından uzak; iç barışını, iç huzurunu sağlamış bir ülke olarak tüm terör ve siyasal baskı odaklarına karşı güçlü bir direnç geliştirmenin yolu barıştan geçiyor.
İnsan odaklı yönetişim ve insanı önceleyen bir anayasa yapılması ihtiyacından bahsederken şüphesiz mevcut “kişiselleştirilmiş anayasa” değişiklik paketinden söz etmiyorum. Çaresiz dönüp dolaşıp tekrar anayasa değişiklik paketi hakkında yazılacak.
Not: Terörü bir kere daha lanetliyor, HDP nin terörle arasındaki mesafeyi belirginleştirmesini ve yargının da hapisteki Kürt siyasetçileri, özellikle yaşı ve hastalığı nedeniyle Ahmet Türk’ü tahliye etmesini umuyorum.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
27.09.2024
13.09.2024
5.07.2024
18.05.2024
3.05.2024
5.04.2024
3.04.2024
29.03.2024
8.03.2024