Birgül HAKAN

‘Bu devlete verecek bir kuruşum yok!’
31.07.2013
2462

 Devletin  “vicdan”nını kaybetmesi en kötüsü…

Eskişehir Askeri Mahkemesi tarafından "vicdani redci olmadığına" karar verilen vicdani redci Enver Aydemir,  kendisine verilen 6 bin TL para cezasına çevrilen 10 ay hapis cezası karşısında ilkesel olarak bu parayı ödememe kararı almış çokta iyi etmiş, kendisini kutluyoruz.

 Enver Aydemir’in avukatı Davut Erkan ise mahkemenin Aydemir’i retçi olarak görmemesine rağmen vicdani reddi tanıyan kararının bir ilerleme sayılamayacağını söyledi. “Anayasa’nın 90. maddesi uluslararası anlaşmaları Anayasa’dan ve iç hukuktan üstün tuttuğu için vicdani ret zaten var olan bir hak. Bu yüzden mahkemenin vicdani reddi tanımasını bir ilerleme olarak göremeyiz” diyen Erkan, mahkemenin Türkiye’de vicdani redde dair bir yasa ve karar mekanizması olmadığı için kendi tanımını yaptığını söyledi ve bu tanımı eleştirdi: “Sonuçta askeri mahkemeler askeri makamlardır, vicdani ret konusunda taraflardır. Bu yüzden vicdani ret hakkını teslim eden merci olamazlar”. Enver Aydemir’in askerliğinin başından itibaren vicdani retçi olduğunu beyan ederek askerliği reddettiğini ve aylarca cezaevinde kalarak bunun bedelini ödediğini de hatırlatan Davut Erkan “Kimin vicdani retçi olduğuna nasıl karar verilmeli?” sorumuzu ise şöyle yanıtladı: “Bugün Türkiye’de Vicdani Ret Derneği var ama bir derneğe üyelik devlet tarafından tek başına yeterli görülmeyebilir. Eğer görülmezse kimin vicdani retçi olup kimin olmadığına karar verecek kurum sivil ve bağımsız bir kurum olmalı, içinde farklı sivil toplum kuruluşlarından temsilciler de yer almalı. Avrupa ülkelerine baktığımızda bazı ülkelerde bireyin ‘Vicdani retçiyim’ demesi yeterliyken bazı ülkelerde komisyonlar karar veriyor. Türkiye’de bu yasal boşluğun bir an önce doldurulması lazım”.

 

‘İTİRAZ EDECEĞİZ’

Davut Erkan, mahkumiyet kararını Askeri Yargıtay’a götüreceklerini, eğer burada da karar onanırsa Anayasa Mahkemesi ve AİHM’e de gideceklerini belirtti. Dosya Askeri Yargıtay’dayken Enver Aydemir hapis cezası yatmayacak, ancak Yargıtay kararı onarsa dosya Anayasa Mahkemesi ve AİHM’deyken cezayı çekmeye başlayacak.

Bu arada biri kadın (Eymen Demir), üç kişi daha vicdani redlerini açıkladılar.

Eymen Demir de şöyle açıklıyor;

Ne kadar ütopik olduğu iddia edilse de kimliğin, sınırların, devletlerin, orduların, savaşların olmadığı bir dünya istiyorum. 

İktidarların kendi varlığı adına meşrulaştırdığı, kutsallaştırdığı, toplumsallaştırdığı tüm şiddet biçimlerini reddediyorum. Ötekileştirme, asimilasyon, ayrımcılık, şekilcilik olgularıyla besledikleri disiplin ve itaat toplumuna karşı itaatsizliğimi açıklıyorum.
Bir kadın olarak ‘vatana millete hayırlı evlat’ yetiştirme olarak benimsenen kutsallığı kabul etmiyorum. ‘Her türk asker doğar’, ‘Hudut namustur’, ‘Vatan borcu’, ‘Askerliğini yap adam ol’, ‘Ölümlerin en güzeli Cihad ’ gibi zihniyetsiz ve canice bulduğum tüm tabuları reddiyorum.
Milliyetçi, sömürgeci, hiyerarşist, kapitalist , cinsiyetçi, seksist, faşist olup her türlü ayırıcı ve şekillendirici unsurları kullanıp, söylemlerini ortaklaştıran, birey ve toplumları hipnotize eden, insanları tutsak yapan tüm düşünce ve sistemleri reddediyorum.
Tüm bu ve bunun gibi unsurların kalesi olan militarizmi reddediyorum. Savaş araçlarının, nükleer silahlarının üretimi ve ticaretine, ölmenin ve öldürülmenin emredilmesine ve buna karşı itaatsizliğin, reddin suç olarak görülmesine, buna karşılık militarizmin alt sistemleri olan iktidar ve devlete hizmet istemine karşı,
SAVAŞA KARŞI, BARIŞ UMUDUYLA 
VİCDANİ VE TOTAL REDDİMİ AÇIKLIYORUM.


EYMEN DEMİR

Oysa savaşa karşı olanlara,savaşmak istemeyenlere, bu devlet vicdan borçlu değil mi sizce !?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar