Cemile Bayraktar
30 Yıl Savaşları ve 80 Yıl Savaşları sona erip 1648 tarihli Vestfalya Anlaşması’nın imzalanması ile dünyada modern devlet yapısının ilk adımı atılmıştır. İmparatorlukların tarihe karışmaya başladığı bu düzen 20. yüzyıla gelindiğinde artık belli sınırları olan, hiyerarşik biçimde yönetim kurumları olan, yasaları ve hukuk sistemi olan modern devleti oluşturmuştur.
Devletlerin en önemli haklarından birisi “egemenlik” hakkıdır. Hatta kendi vatandaşlarına şiddet uygulayan ülkelerin normal şartlarda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi “Koruma Sorumluluğu” yasalarınca engellenmesi kararı alınmasına rağmen çoğu kez “egemenlik” ilkesi gereği bu kararlar uygulanamaz. Her ne kadar Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin, BMGK gibi kurumların, devletlerin içindeki sorunlara müdahalesi, egemenlik ilkesine karşı paradoksmuş gibi görünse de bazı durumlarda bu tür müdahaleler hayata geçirilebilir.
Devletler, uluslararası ilişkilerde de temel aktör olarak kabul edilmektedir. Uluslararası hukuka göre de egemenlik ilkesi yok sayılamaz. Örneğin; bir devlet, bir başka devlete keyfe bağlı olarak savaş açamaz, sınırlarını aşamaz, işgal edemez. Bu BM’ye göre de uluslararası hukuka göre de suçtur. Aynı şekilde ilhak meselesi de böyledir. Ancak bu hukuksal zemine rağmen, mesele İsrail olunca daha açık ifade edecek olursam; İsrail’in Filistin topraklarını gayrı meşru biçimde parça parça işgal etmesi olunca uluslararası kurumlar da, bu kurumlarda yetkisi olan devletler de sadece “sözlü kınamalar” ile durumu geçiştirir ve herhangi bir yaptırım uygulamaz.
İsrail, çok uzun yıllardır Filistin’in egemenlik haklarını çekinmeden çiğniyor. İnsan haklarını ihlal ediyor. Yerleşim birimlerinden, zeytin ağaçlarına kadar Filistin’e ait olan ne varsa hepsini işgal ediyor, ele geçiriyor, ilhak ediyor. Bu yaptıklarının hepsi hukuksal açıdan suç.
Son dönemde yeniden İsrail’in, Filistin’de bir toprağı daha işgali/ilhakı gündeme geldi. Filistin hakkında Filistin’in değil de İsrail ve ABD’nin karar vereceğine dair yapılan “Yüzyılın Anlaşması”nın bir devamı olarak, İsrail, Batı Şeria’yı ilhak adı altında işgal etmeye hazırlanıyor.
Bilindiği üzere İsrail bir süredir çekişmeli bir seçim sürecinden geçiyordu ancak bu belirsizlik süreci aşıldı ve İsrail’de Netanyahu-Gantz anlaşması sağlandı. Tabi aynı zamanda tüm dünya sağlık sorunları, virüsle mücadele ile ilgileniyorken, İsrail bu çalkantılı süreci fırsata çevirmek istiyor ve virüs krizini kullanarak Batı Şeria’nın işgalini ilhak adı altında gerçekleştirmeye çalışıyor.
2019’da İsrail’in Batı Şeria’yı ilhakı gündeme geldiğinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan Ürdün Vadisi'ni "İsrail'e ilhak etme" ifaedeleriyle ilgili olarak, ''Bu tür adımlar ciddi bir uluslararası hukuk ihlali teşkil ettiği gibi, müzakereleri ve bölgesel barışı yeniden canlandırma potansiyeline de zarar veriyor ve iki devletli çözümün uygulanabilirliğini ciddi şekilde baltalıyor.'' değerlendirmesinde bulunmuştu.
İlhak meselesi bugünlerde yine gündeme gelince 11 Avrupa ülkesinin İsrail büyükelçileri, Tel Aviv hükümetinin işgal altındaki Filistin topraklarını ilhak planını uygulama niyetine tepki gösterdi. Aynı zamanda Arap Birliği de bu duruma tepki gösterdi. Arap Birliği, İsrail’in ilhak planının bir savaş suçu olduğu söyledi.Devletlerin egemenlik hakkı vardır. Buna göre Filistin’in egemenlik hakkı gereği İsrail, Batı Şeria’yı ilhak edemez. Daha önce işgal etmiş olduğu toprakları işgali de aynı şekilde suçtu ancak tüm dünyanın gözü önünde bu işgalleri gerçekleştirdi. Şimdi yeniden aynısını yapmaya hazırlanıyor bunu yaparken de geçmişte yaptığı hak ihlallerine karşı kimseden itiraz gelmediği için, geçmişteki sessizlikten yüz buluyor. Ancak bu ilhakın diğer ihlaller gibi izlenmemesi gerekiyor. Zira izlendiği müddetçe İsrail işgallerine devam edecek ve yarın işgaller sadece Filistin’i değil Ortadoğu’daki başka sınırları da aşmaya varacak. Tüm dünya virüs krizi ile uğraşırken, aklına ilhak planı gelebilen bir İsrail modelini izlediğimiz müddetçe o modelin yarın “bizim kapımızı” çalmayacağından kimse emin olamaz. Çünkü İsrail, “güvenliğim tehlikede” diyerek bu işgalleri meşrulaştırmaya çalışıyor. Ancak İsrail için tehdidin bir sabitesi yok, tehdidi bugün Batı Şeria, Filistin olarak tanımlıyor ama yarın Irak, Türkiye, Körfez ülkeleri üzerinden tanımlamayacağının bir garantisi yok, bilmem anlatabiliyor muyum?
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.08.2025
16.01.2025
7.01.2025
7.11.2024
31.10.2024
9.10.2024
26.08.2024
20.08.2024
15.08.2024
28.07.2024