Malum 70’i aşkın siyasi partimiz olmasına rağmen TBMM dört parti gurubuna ev sahipliği yapıyor. AK Parti iktidar, diğerleri ise kendince muhalefet konumundadırlar. Ancak şu var ki muhalefetin yetersizliğinden ve nitelikli bir muhalefet yapamayışından olacak ki iktidar her seferinde oylarını arttırdı/arttırıyor ve 12 yıldır iktidardadır. Bir kelamı kibar var “Cumhur Yanılmaz” diye cumhur da Başbakanın arkasındadır. Nasıl mı?  Bir bakalım, yaklaşık, yuvarlak rakamlarla Ocak 2013 tarihi itibariyle Mecliste yer alan partilerin üye dağılımı;

BDP:50 bin,

MHP:370 bin,

CHP:960 bin,

AK Parti: 8 Milyon olduğunu görüyoruz,

Dile kolay arkadaş, bu muhalefet bu iktidara karşı ancak konuşur, yaptırım gücü olamaz, ona hiçbir şey yaptıramaz.

Efendim bunlar bilinen sayılar, bu sayılara baktığımız zaman muhalefete gülesim geliyor.Üye azlığını bir kenara bırak üstelik boynunu aşan bir tarzda muhalefet sözlü muhalefet ettikleri için. Öz eleştiri denen bir kavram var, ben olsam iki de bir Başbakanın yakasına yapışacağıma kendimi sorgulardım. Neden kendimi ifade edemiyorum ki, yıllardır muhalefette olmama rağmen Anadolu insanı bana destek vermiyor diye…

Ey CHP!...

Adın halkçı parti arkanda halk yok, sakın “neden halk arkamda gelmiyor” diye halkı akılsızlıkla suçlama, “ben neden halka yabancı kaldım” diye kendini yokla; altı okla kendini ifade ederek halka anlatamazsınız, ok bir silah, hem de ilkel bir silah bence siz o okların ucunu birer gülü Muhammedi takın, önce bu halkın manevi değerleriyle barışık olduğuna halk size  inansın, mana her an lazım madde ise bazen, mana eksiklik kabul etmez, madde eksik de olsa idare eder. Senin yine altı ilken olsun ilkesizlikten iyidir ama esnet, yorumla, tefsir et ve günün ihtiyacına cevap verebilecek duruma getir, öyle ki, bu altı ilke seni halka yaklaştırsın olmaz mı? Tercih senin.

Ey MHP!..

Sabah akşam Türk Türk diyerek kendini avutuyorsunuz!... Peki diğer partilerin arkasında olan 9 milyonu aşkın üyeye ne dersiniz?  Bunlar kim? Türk değil mi? Kürt değil mi? Vatandaş değil mi? Bu soruya “değildir” diyebilir misiniz? Bu insanlara saygısızlık olmaz mı sizce? İnsanların duygularına hitap etmek kolay, fakat ekonomisine, sağlığına ve eğitimine hizmet etmek, gelişmesine dönük politikalar üretmek ciddi bir iştir; akıl ister, zaman ister, emek ister değil mi?

Biz medeni  vatandaş olarak sabah akşam siyasilerimizi izliyoruz. Arkadaş bu muhaliflerin yaptığı muhalefet çok ucuz bir muhalefet, iktidarı hiç sarsmıyor, hatta dikkatini bile çekmiyor, yani AK parti bu açıdan çok şanslı arkadaş, ama ona yol ve yöntem gösterecek bir kalitede bir muhalefeti olmadığı için de şanssız. Hatırlar mısınız? Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu 10 vekil arkadaşlarıyla nasıl da “doğruya doğru, yanlışa yanlış” diyerek nitelikli bir muhalefet yapıyordu.

Ey BDP!...

Arkadaş bu kadar sivri siyaset yaptın da ne oldu? Aha üye sayın 50 bin, aldığınız oy sayısı 3 milyon 500 bin peki Kürt oyları bu kadar mı? nerede bunun 6-7 milyonu? üstelik geriye doğru gittiğimizde devletin yanlış uygulamaları yüzünden mütedeyyin Kürtler bile BDP’ye karşı ciddi bir muhalefet yapmadı. Ama bundan sonra artık seslerini yükseltmek durumunda kalacaklar. Ya bu barış sürecine sahip çıkıp hep beraber mutlu olacağız ya da sivri siyasete devam. Ama gerçek şu ki Kürtlerin %60-70’i BDP’nin arkasında durmuyor.  O zaman bunun sebebini sorgulayın derim, neden Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunduğum halde Kürtler arkamda durmuyor diye…

Topyekun muhalefete sesleniyorum, ya siyaseti doğru yapın ya da bırakın, bu dünyada yapılacak bir çok iş var, açlıktan ölmezsiniz, Razık Allahtır. Muhalefetin yetersizliğinde dolayı iktidar rehavete dalıyor. Bu da bu memleket, bu millet için telafisi zor tahribatlara neden oluyor.

Ey AK Parti!..

Hakkınızı yememek lazım, iktidarınız süresince devrim niteliğine iyileştirmeler yaptınız. Ancak Bürokrasiyi aktif hale getiremediniz, Sivil Toplum Kuruluşlarının verimli hale gelmeleri için kayda değer bir katkınız olmadı, Sendikalara verdiğiniz katkıyı aslında derneklere vermeliydiniz. Ayrıca bazı Ankara menşeli  kurumları da sorgulayın, mesela hak ihlallerinin çokça yapıldığı bu memlekette yıllardır Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, illerdeki komisyonlarıyla birlikte ne iş yaptı?. Bu ve benzeri kurumları da sorgulamanızı bekliyoruz.

 Yaptıklarınızı yazmakla bitiremem ancak önemli olan eksikleri dile getirmek olsa gerek. Sağlık alanında fevkalade başarılı olduğunuz, Ulaştırma Bakanlığınız hakeza, fakat eğitim politikanız bir işe yaramadı maalesef. Geçende Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği gibi eğitim öğretim konusunda bir paket açmak lazım. Üstelik eğitime yapılan her yatırım herkese ulaşıyor.

Bence AK parti olarak bir “iç muhalefet komisyonu” kurun, zaman zaman partinizin performansını ölçsün, başka türlü muhalefetten size gelebilecek bir motivasyon yok. Çünkü her üç muhalif parti de soyut kavramlar üzerinde, daha çok ideolojik bir tarzda politikalar üzerinde çalışmalar yapıyorlar. Böyle bir siyasetin de modası geçti.

Allah kolaylık versin