Eyüphan KAYA
Muhterem dostlar devletimiz yarım yüzyıl iç dizaynıyla vakit öldürerek, makbul vatandaş dedikodusuyla zaman kaybetmiş, eğer işine gücüne baksaydı halımız böyle mi olurdu?
Birincisi daha mütedeyyin, ehli edep, saygı ve sevgi kavramlarıyla barışık bir topluluk olurduk,
İkincisi bizim Kürt meselesi diye bir meselemiz olmazdı, insanımız bu konuda gereksiz yere kafa yorup, vaktini boşa harcamazlardı.
Üçüncüsü eğitimiz de, ekonomimiz de, sanayi ve yatırımlarımız da en az bu günkünün iki katı olurdu.
Dördüncüsü vatandaşlarımız daha da mutlu olurlardı, kaygı ve endişeleri daha az oludu.
Beşincisi dışa bağımlılığımız çok az olurdu diye düşünüyorum.
Altıncısı ve bana göre en önemlisi askerliğimiz çoktan profesyonel ordu durumuna geçmişti, iki yılda bir gençlerimiz bedelli askerlik yapmayı devletten talep etmezlerdi. Ayrıca ordu da hükümete parmak sallamazdı.
Şimdi bakıyorum, mesele askerlikten açılınca birileri hemen vatan perverliği ön plana çıkarıyor, ya arkadaş vatan perverlik sadece döne dolaşa askerliğe mi girdi.
Yarın Allah göstermesin düşman üzerimize gelirse hepimiz silaha sarılmayacak mıyız? yani vatan savunmasını sadece Mehmetçiğe mi bırakacağız. Ayrıca memleketine milletine hizmet etmenin bin bir türlü yolu var, değil mi?
Yatırım yapanlar,
Öğretmenlik yapanlar,
Araştırma yapanlar,
İşçi olarak çalışanlar,
Evine babalık yapıp evlat yetiştirenler,
Temizlik görevini yapıp çöpümüzü toplayanlar,
Sivil toplum örgütlerinde gece gündüz sağa sola koşanlar,
Sabah akşam bizi taşıyan hat şoförleri,
Hangi birini anlatayım hepsi de vatana millete hizmettir.
Ben geçende ehli vicdan olan babama dedim ki “şu emekliliğimin maaşı helal mı acaba?” dedi ki evladım en verimli çağında sen 28 yıl devlete çalıştın kendine çalışmadın ki tabi ki helâldir.
Bir ihmal yaşanmış milyonu aşkın gençlerimiz bir şekilde yaşları 30’a dayanmış, iş güç sahibi olmuş, çoluk çocuk sahibi kimseler olmuş, askerlik gelmiş kapıya dayamış, üstelik ordu istese de bunları silah altına alamaz, çünkü fiziki kapasite buna elvermiyor.
Malum herkesin bağlı olduğu bir askerlik şubesi vardır, iki haftalığına bunların kılık kıyafetine de, yeme içmelerine de dokunmadan bir yanaşık düzen eğimi bunlara verilsin, künyesini okumasını bilsinler ve asgari düzeyde piyade silahını taşısınlar ve bedelli askerlik payları neyse verip teskerelerini alsınlar fena mı olur.
Dediğim gibi 100-200 bin insan bu bedelli askerlik imkanından faydalanırsa devlet de iki türlü faydalanır, bir yandan bunlara masraf yapmaz, diğer yandan da buradan gelen parayla yedi kalemden iyileştirmeye gider.
Nasıl mı?
1-Eratın cep harçlığını artırabilir,
2-Şehit ve gazi ailelerine katkı verebilir
3-Karakolların ödeneklerini arttırır,
4-Gerekli silahların tedariğinde kullanır,
5- Askerleri daha iyi yedirir giydirir,
6-81 ilde birer okul inşa edebilir,
7-Şehit gazi çocuklarına burs verir, verdiği bursun miktarını arttırabilir.
ve daha neler neler tabi, şimdilik bu kadarı aklıma geldi.
Bütün bunları düşünce “bedelli askerlik vacip oldu galiba” demek içimden geldi, siz ne dersiniz? Benim üç oğlum var üçü de askerliğini yapmışlar onu da söyleyeyim ki yanlış anlaşılmasın.
Ben bir vatandaş olarak böyle düşünüyorum, gerisi yetkililerin bileceği iştir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
26.08.2019
20.08.2019
17.06.2018
17.04.2018
11.03.2018
25.10.2017
16.10.2017