Gürbüz ÖZALTINLI
Hendekler, barikatlar sadece Kürt kasabalarında kurulmuyor. Bir de düşüncelerimize, sesimize kendi koyduğumuz barikatlar var. Gerçeğin soğuk yüzünden “korunmak” için; yaşananlara öfkelenip ne diyeceğimizi bilemediğimiz, aklımızla duygumuzun çatışmasından yorgun düştüğümüz için; belki de en çok aidiyetlerimizle hesaplaşma cesaretimiz olmadığı için arkasına saklandığımız barikatlar…
Bomboş cümlelere sığınıyoruz: “Devletin hiç mi suçu yok?”… “gereği ne ise yapın, madem o kadar kudretlisiniz, bu işin ölmek/öldürmek dışında bir çıkış yolunu bulun!”… Ne anlatıyor bu sözler bize? Olanı anlaşılmaz kılmak; sorunu öznesizleştirmek; muhatapsız eleştiriler savurmak… Aslında daha da fazlası; satırın arasından vurguyu dönüp dolaşıp iktidara yapmak, sorumluluğu ve suçu hükümete yüklemek… Yapılan bu değil mi?
PKK’nın istemediği bir barışı iktidarın tek taraflı kurabilmesi mümkün müdür? Özyönetim ilanının aslında bir savaş ilanı olduğunu bilmiyor mu PKK? Peki, neden savaş ilan etti? Demokratik bütünleşme hedefine yürümek için mi?
Bu soruya sağır kalmak niye? Kürtlerin demokratik haklarının tanınmaması mı yarattı hendekleri? Anadilde eğitim mi silahla“özyönetim ilanının” sebebi? Kürtlerin bu ülkenin eşit yurttaşları olduğu Anayasa’da ilan edilsin diye mi başladı bu savaş? Ve yeryüzünün herhangi bir köşesinde herhangi bir iktidar, eline silahı alıp “bu kasabada artık kamu otoritesi benim” diyen bir güce teslim olduğunda meşruiyetini koruyabilir mi? O iktidarın yönetme imkânı kalır mı? Böyle bir ülkede demokrasinin varlığından; seçimlerin öneminden; normların anlamından söz edilebilir mi?
Bu soruları hiç sevmeyenler var. Üzerimize “devlet destekçiliği” sopasını sallıyorlar. Bu ne ahlaksızca bir şantajdır. Bu stratejiyi PKK’nın tepesinde silaha hükmeden bir avuç adam saptadı. Bölgesel ittifaklara, angajmanlara girdiler ve kan dökme kararı verdiler. Bu hesapları teşhir etmek, savaş siyasetine karşı çıkmak neden Kürt halkının yanında olmak değil de, devletin arkasında durmak olsun?
Bugünkü stratejilere itirazı olan PKK kökenli Kürt siyasetçiler de olduğunu biliyoruz. Öyle ahlaksız, öyle ölçüsüz bir yol tutturuldu ki o insanlar bile “Erdoğancılık” la itibarsızlaştırılmak, “devletçi” ilan edilip etkisizleştirilmek isteniyor.
Kimse kimseyi kandırmasın. PKK Ortadoğu’da yeni ittifaklar oluşturdu ve kendi devletini kurmak istiyor. Bugün dökülen kanın nedeni budur. Bunu açık açık söyleme cesareti gösteremeyenler ya da bile isteye gizlemeye çalışanlar kan üzerinden yapılan siyasetin sorumluluğuna ortak olduklarını fark etmiyorlar mı?
“AKP yıkılacaksa Türkiye’nin Suriyeleşmesinde sakınca yok” diye düşünenleri herkes görüyor. Sözüm onlara değil. Sözüm, hakikaten Kürt haklarını önemseyenlere; Kürt halkının bu savaş siyasetine mecbur olmadığını, zarar gördüğünü düşünenlere; PKK stratejisine aklı içtenlikle yatmayanlara. AKP’den asla haz etmeyen, iktidardan gitmesini isteyen; kendilerini solda gören, özgürlükçülük adına konuşan böyle insanlar olduğuna inanıyorum… Eleştirilerinizi öznesizleştirmeyin. “Kurdun dişine kan değdi”, “Türksen gurur dur, değilsen itaat et” gibi pespayelikler için ne desek azdır; hep beraber bağıralım iktidara “bunları önle, yapanları cezalandır” diye. Kitap toplatanlara, gazeteci tutuklatanlara dur diyelim, ses verelim. Ama bu tür rezaletlerin ardına sığınıp PKK’nın kabul edilemez siyasetini perdelemeye dönüşmesin tutumumuz.
PKK’nın savaş siyasetine karşı ses yükseltmek iktidarın yanında olmak anlamına gelmez.
Siyaseti, barışı, Kürt halkının özlemlerini ve yitip gitmekte olan umudu savunmak anlamına gelir…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.04.2024
14.04.2024
8.04.2024
5.04.2024
25.11.2023
16.11.2023
12.11.2023
9.05.2023
7.05.2023
2.05.2023