Hasan CEMAL
Twitter yasağı konusunda ikisi de Başbakan'la ters düştüler. Önce Cumhurbaşkanı... Sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı... Erdoğan’la hukuk… Güldürmeyin insanı. Erdoğan’ın hukuka saygısı yok. Hukuksuzluk ve yolsuzluk dosyalarının hesabının sorulamayacağı bir devlet düzenine doğru yol alma çabasında...
Bunları es mi geçeceğiz? Seçim oldu, Erdoğan kazandı diye bütün bu demokratik değerlerin üstüne sünger mi çekeceğiz? Kimilerine göre öyle... Neymiş?.. Muhterem sandıktan çıkmış… Haydi oradan! Hayır, susmayacağız. Türkiye'nin yüzü Batı'ya dönük kalacak. Türkiye, Enver Hoca’nın Türkiye’si olmayacak!
Önce Cumhurbaşkanı...
Sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı...
İkisi de, Başbakan’la ters düştüler.
Bir taraf ak derken, diğer taraf kara dedi.
Konu malum, Twitter yasağı.
Anayasa Mahkemesi, ifade özgürlüğünün çiğnendiğine karar verdi.
Gül, kararı alkışladı.
Hatta gurur duyduğunu açıkladı.
Erdoğan, hem karara saygı duymadığını söyledi, hem de kararı gayrimilli ilan etti.
Haşim Kılıç da, yüksek mahkemenin başkanı olarak, dün medyanın karşısına çıktı ve Başbakan’ı hedef alarak şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi’nin kararı oybirliğiyle verildi.
AYM’nin kararının gayrimilli olduğu iddiasına gelince…
Şunu söyleyeyim:
Temel hak ve özgürlüklerle ilgili 2004 yılında Anayasa’da değişiklik yapıldı. 90. madde temel hak ve özgürlüklerle ilgili konularda, eğer ulusal yasalarımızla uluslararası anlaşma ve sözleşmelerdeki hükümler arasında çatışma olursa uluslararası anlaşmaların esas alınması gerektiğini söyler.
Eğer böyle bir çatışma varsa, biz evrensel hukukun ilkelerini uygulayan bir kurumuz.
Alınan kararların milliyetinin, dininin ve mezhebinin olmadığını düşünüyorum.
Bu kararlar evrenseldir.
Temel hak ve özgürlükler evrenseldir.”
Erdoğan'la hukuk, güldürmeyin insanı
Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın bu sözleri, Başbakan’ın hukuk dersinden bir defa daha nasıl sınıfta kaldığını apaçık sergiliyor.
Alınan kararların dini, milliyeti, mezhebi olmadığını söylüyor Sayın Kılıç.
Evrensel hukuka işaret ediyor.
2004’te, AB’ye uyum çerçevesinde AK Parti hükümeti tarafından yapılan temel hak ve özgürlüklerle ilgili anayasa değişikliğine atıfta bulunuyor.
Bu konuda, ulusal yasalarla uluslararası sözleşme ve anlaşmalar çatışırsa, uluslararası hükümlerin, yani evrensel hukukun geçerli olacağını 2004’te Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin taahhüt ettiğini, bunun altında kendi imzasının da bulunduğunu hatırlatıyor Başbakan’a…
Ve bir noktayı daha vurguluyor:
“Temel hak ve özgürlükler evrenseldir.”
Erdoğan’la hukuk…
Güldürmeyin insanı.
Yan yana gelmiyor.
Erdoğan’ın hukuka saygısı yok.
Erdoğan değil miydi, daha dün Aydın Doğan’ın beraat kararını bozdurmak için Adalet Bakanı’nı Yargıtay süreci için devreye sokan?..
Erdoğan değil miydi, Koç Grubu’nun kazandığı ihaleyi bir başka gruba verdiren?..
Erdoğan değil miydi, Danıştay Başkanlığı’na kendi istediği adayı seçtiren?..
Erdoğan değil miydi, Sayıştay raporlarını TBMM denetiminden uzak tutan?..
Erdoğan değil miydi, yeni Başbakanlık binasının inşaatıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararını tanımayan?..
Liste kolayca uzatılabilir ama gerekmiyor.
Zaten hepsi ezberlenmiş durumda.
Erdoğan’ın hukuka saygısı yok.
Bağımsız yargı istemiyor.
Yeni HSYK düzenini bunun için getirdi.
Yeni internet düzenini bunun için getirdi.
Şimdi de yeni MİT düzeni getirmeye hazırlanıyor.
Türkiye’de hukuk devleti değil, muhaberat devleti, bir başka deyişle polis devleti kurmak istiyor.
Hukuksuzluk ve yolsuzluk dosyalarının hesabının sorulamayacağı bir devlet düzenine doğru yol alma çabasında...
Sadece kendi sesini dinleyecek, farklı sesleri bastıracak bir tek adamlık rejiminin peşinde Tayyip Erdoğan…
Hayır, susmayacağız
Şimdi biz bunları es mi geçeceğiz?
Söyler misiniz?
Seçim oldu, Erdoğan kazandı diye bütün bu demokratik değerlerin üstüne sünger mi çekeceğiz?
Kimilerine göre öyle.
Diyorlar ki:
- Yolsuzluktu, hukuksuzluktu iyi güzel ama bunlar oy getirmiyor. Sabah akşam demokrasi diye tutturmak da öyle, bu da ekmek getirmiyor.
O zaman…
Ekliyorlar:
- O zaman, eğer seçim kazanmak istiyorsan, öncelikle aş ve iş konusunda söyleyecek bir şeyler lazım.
İyi güzel, ama durun bir dakika.
Her şeyden önce şunu iyi bilin:
Ekmekle demokrasi birbirinden ayrılmaz!
Şu soruları kendimize sormak zorundayız:
Hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ayaklar altına alınmış, demokratik hak ve özgürlükleri çiğnenmiş bir ülkede mi yaşamak istiyorsunuz?
Hukukun, demokrasinin esamesinin okunmadığı bir ülkede istikrar olur mu sanıyorsunuz?
İstikrardan yoksun, hukuk devletinden yoksun bir ülkede aş ve iş ne kadar çözülür?
Demek, bir Başbakan seçim sandığından çıktı diye onun ağzına bakacağız, ne derse sineye çekeceğiz.
Öyle mi?
Anayasa Mahkemesi’nin kararına saygı duymadığını söyleyecek, susacağız.
Kararı gayrimilli ilan edecek, susacağız.
Neymiş?..
Muhterem sandıktan çıkmış…
Haydi oradan!
Hayır, susmayacağız.
Evrensel nitelik taşıyan hak ve özgürlükler için demokrasi ve hukuk mücadelesi devam edecek bu memlekette.
Ve Türkiye’nün yüzü Batı’ya dönük kalacak, Avrupa Birliği’ne dönük kalacak.
Türkiye, Enver Hoca’nın Türkiye’si olmayacak!
'İktidar gide gide 60 yıl önceki Arnavutluk'a vardı'
Mehmet Altan haklı, dünkü yazısında şöyle diyordu:
“Kırk yıl demir yumrukla Arnavutluk’u yöneten Enver Hoca, tüm ülkelerle ilişkilerini keserek kendine yetme politikası izledi. Yani milli olmanın şahını uyguladı ama traktörü bile zor imal etti.
Ama Ankara için belki de daha cazip yanı ise Enver Hoca’nın iktidara geldiği ilk günden ölümüne kadar geçen sürede muhaliflerini tesirsiz hale getirmek, onların yaşam haklarını ellerinden almak için uyguladığı yöntem olabilir…
Enver Hoca, muhalifleri düşman hesabına çalışan ajan, yani hain olarak niteledi ve bu insanları en ağır şekilde cezalandırdı.
Bugün Türkiye’de, geçmişteki bütün sözlerini unutarak ifade özgürlüğünü savunmayı bilegayrı milli bulan, kendi hukuksuzluklarına karşı çıkan herkesi hain ilan etmeye çalışan siyasi bir iktidar var.
2011’de Avrupa Birliği diyen iktidar, gide gide 2014’te Arnavutluk’a vardı...
Ama altmış yıl önceki Arnavutluk’a.
Bu gidişle de başka yere varamazdı zaten….”
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024