İbrahim Kahveci
Kim ne verirse 5 lira fazlası benden dedikten sonra ülkeye 10 yıl kaybettiren kimdi? Ya da herkese 2 anahtar dedikten sonra fakirliği herkese yaygınlaştıran...
Herkesi erken emekli eden ile emeklilik sistemini düzeltmek yerine ikinci kez EYT’yi çıkartarak sistemi çökertenler...
Her ile üniversite mantığı ile bu ülkede ara elemanı yok eden, vasıfsız ama üniversite mezunu gençlerle işsizliği körükleyen...
***
Sağlıkta temel kuraldır: Teşhis tedavinin yarısıdır.
Teşhisi doğru koyamazsan tedavi de tümden yanlış olur.
Örnek mi? Bakın 2021 yılındaki faiz indirme politikasına... Ortada Nass var dediler, faiz sebep enflasyon sonuç dediler... Ülkenin kalkınmasının önünde en büyük engel faizdir dediler.
Ve ekonomide geldiğimiz yer ortada...
***
Bir ülkede deneme-yanılma bu kadar uygulanır mı? Bir ülkenin kaderi bu kadar cehalet fikirlerle yönetilme gibi kadere maruz bırakılabilir mi?
Bakın son günlerde sıkça yazıyorum ama tekrar edeceğim: Türkiye’de siyasi partiler maalesef birer fikir kurumları yerine çıkar örgütleri haline geliyor.
Bunun önüne kesinlikle geçmek zorundayız. Çünkü siyasiler kendi kaderleri için ülkenin kaderini çok rahatlıkla yakabiliyorlar.
Şu anki demokrasimiz çıkarlar yarışması haline gelmiştir. Kimse ülkenin ve milletin çıkarını ana merkeze oturtmuyor. Aynı şekilde milletin de kısa vadeli anlık çıkarlar daha fazla hoşuna gidiyor.
Ülkenin uzun vadeli çıkarlarına nerede ise tek bir yatırım yapılmıyor.
***
Bunları neden yazdığımı şimdi söyleyeyim: Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya paylaşımında, cari açığı azaltacak ve ülkenin kalınmasına yardımcı olacak diye yüksek teknoloji ürünlerin üretimine 300 milyar lira destek sağlanacağını açıkladı.
Bakınız net söyleyeyim: Keşke bu işler kredi ile dönebilecek kadar basit olsa...
Bu yaklaşım bana 2021 yılında “faizleri düşüreceğiz ve yatırım artacak, kurlar yükselince ithalat azalacak ve herkes o malları düşük faizle Türkiye’de üretecek” zihniyetinin bir başka yansıması olarak geldi.
Hatırlar mısınız 2018 yılını... 23 adet yatırım projesi için teşvik belgesi düzenlenmişti. Hatta bu teşvikler o kadar güçlüydü ki, adına da “Proje Bazlı (Süper) Teşvik Sistemi” denilmişti.
Bu yatırımlara, 1-vergi teşviki, 2-istihdam teşviki, 3-finansal destekler, 4-yatırım yeri desteği ve 5-diğer destekler adı altında adeta deste üstüne destek verilmişti.
Sahi, çok büyük törenle lanse edilen o yatırımlar ne oldu? Hani sadece bu yatırımlar sayesinde cari açığımız 19 milyar dolar iyileşecekti?
***
Mesele şudur: Türkiye 80-90 arası kalkınma programı haricinde hiç bir kalkınma programı uygulamadı.
Kalkınma programı öyle finansçıların sandığı gibi plansız-programsız olmuyor. Hele hele kredi veririm ve kalkınma sağlanır düşüncesi sadece bir rüyadan ibarettir.
Kalkınma için eğitimden başlayarak çok geniş bir plan-program gerektiriyor. Bu konuda İYİ Parti’den Ümit Özlale’nin 3 adet sunumunu önerebilirim.
AK Parti’nin adında “adalet” ve “kalkınma” yazıyor ama bu ülkede hiçbir şekilde uygulamadığı tam da bu iki şeydir.
Yıllardır bu konuda yazıp dururum. Ak Parti 2007 yılında yabancı sermaye bolluğunda kalkınma programına geçmesi gerekirken o paraları adeta heba etti ve fırsat trenini kaçırdı. Şimdi bırakın geleceğe yatırım yapmayı, gelecek nesillerin varlığını satarak günü kurtarıyoruz. (KÖİ projeleri vs )
Maalesef ki, muhalefetin de geçen seçimdeki seçim vaatleri bir kalkınma ve geleceği kurtarma hamlesinden ziyade günü kurtarma vaatlerinden oluştu. Gerçi “ortak politikalar metni” çok güçlü olmasına rağmen liderler nezdinde nedense pek kullanılmadı. Muhtara sekreter mesela çok daha fazla yer aldı. Ya da herkesin emekli edilmesi gibi...
***
Türkiye’de siyaset ve siyasal partilerin bir an önce fikir kulüplerine dönüşerek çıkar örgütü niteliğinden kurtarılması gerekiyor.
Bir dönem medya üzerinden zenginleşmenin bağımsız medya olarak sunulması gibi, bugün de siyasetin yeniden dizaynı gerekmektedir.
Ulufe dağıtan siyasetten, fikirlerin çalıştığı ve ülkenin ilk plana alındığı siyasete geçilmesi gerekiyor. Aksi halde Türkiye olarak emsallerimize göre geri geri gitmeye devam ederiz.
Dünya’nın düz olduğunun yeniden tartışılmaya başlandığı bir ülkede, adaletin ve anayasanın bile ciddiye alınmadığı bir ülkede kredi vererek teknolojik kalkınmanın olmasını beklemek rüya gibi bir şey olsa gerek.
Lütfen biraz ciddiyet.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025