İbrahim Kahveci
Yine tutmadı...
Enflasyonu ne ekonomi bakanları tutturabiliyor, ne de ekonomistler. Ekonomi bakanlarımızın söyledikleri gerçek olsaydı daha geçen yılın son çeyreğinde tek haneli enflasyonu görecektik.
Ama olmadı.
Enflasyon hala çift hane.
Oysa enflasyona neden olarak günah keçisi ilan ettiğimiz gıda ürünlerini ithal etmeye bile başlamıştık.
Biz dana eti ithal ediyoruz, bu sefer kuzu eti yükseliyor.
Biz kuru fasulye ithal ediyoruz, bu sefer taze fasulye çıkıyor.
Bakın Şubat ayına;
Dana eti yüzde -0,37 düşmüş. Ama yerine kuzu eti yüzde 5,05 zamlanmış. Yıllık bazda ise dana eti %0,834 artarken, kuzu eti %18,974 yükseliyor. Ya şu kuru işinde durum ne olmuş? Son bir ayda taze fasulye yüzde 55,10 artıyor. Adeta tek başına 0,73’lük enflasyonun 0,08’ini sırtlıyor. Bu ayın günah keçisi hiç şüphesiz taze fasulye oldu...
Ama bakmayın taze fasulyenin bu ay yaptığı sürprize. Aslında yıllık fiyat artışı bile yaşamadı. Geçen yıl fiyatı 11,55 TL ederken, bu yıl 11,44 liraya düşüyor. Yıllık fiyatı düşmesine rağmen şubat patlaması yaşamış resmen. Geçen yıl şubat ayında da yüzde 34,4 yükseliş yaşamış zaten.
Taze fasulye şubat patlaması yaparak adeta enflasyon hesabını şaşırtıyor da kuru fasulye de durum ne?
Şubat ayında kuru fasulyenin fiyatı %-1,621 düşüyor. Diğer kurulardan nohut ise %-2,394 ucuzluyor. Veee mercimek: Onun fiyatı da yüzde -3,449 geriliyor.
Çünkü, Türkiye artık kuru bakliyatlarda ciddi bir ithalatçı oldu. Fiyatı artan gıda ürünlerinde ithalat çözümüne gidiyoruz. Ama enflasyon hala çift hane...
DÖVİZ TUTKUSU
Enflasyon oranının bir türlü tek haneye düşmemesi, dolaylı olarak yatırım kararlarını etkiliyor. Faiz oranlarının reel olarak hesaplanması sonucu enflasyonun altında bir faizin tasarruf sahibine kazandırmadığı bilinmektedir.
Aynı zamanda yatırım açığı nedeniyle tasarruf kaynaklarına ihtiyacı artan Türkiye’de maalesef denge çift hanelerde kuruluyor. Bugün yüzde 10 seviyesinin üzerinde gezinen enflasyon oranı ve yüzde 13-16 aralığında gezinen bir mevduat faiz oranı ile yüzde 20’lere yaklaşan kredi faiz oranı dengesi oluşmuştur. Ama asıl ilginç denge döviz piyasasında gözleniyor.
Nasıl mı?
2013 başında 140 milyar dolarlık yabancı para mevduatı 2016 sonunda 173 milyar dolara yükseliyor. 4 yılda 33 milyar dolar artış yaşanan yabancı para tasarrufu, 2017 yılında 209 milyar dolara ulaşıyor.
Kısaca, 4 yılda 33 milyar doları yabancı paraya yatırırken, sadece 2017 yılından bu yana 36 milyar dolar yabancı para tasarruflarımız artıyor.
Bu nokta bence çok önemli.
Bu ülkede yabancı paraya olan ilgideki artış, dün belirttiğim gibi bizi dövize karşı özel kılıyor. Sorunun sadece ekonomik nedenlere dayandığını söylemek oldukça zor olsa gerek. Ekonominin yanında siyasi gelişmelerin de vatandaşın dövize olan talebini artırdığını söyleyebiliriz.
Bence orta-uzun vadede temel sorunlardan biri bu olsa gerek. Hatta siyasetin şimdiden bu dövize yönelişe bakarak sorunları çözmesi gerekmektedir. Aksi halde ilerleyen dönemlerde suçlamak için dışarıda düşman göstermek yetmeyecektir. Tekrar edelim: Ülkemizde tasarruf sahipleri ısrarla dövize yönelmektedir ve her düşüşü alım fırsatı olarak değerlendirmektedir. Bu noktaya şimdiden çözüm aranmalı ve sorunlar bir an önce çözülmelidir. Aksi halde ilerleyen dönemlerde daha ciddi sorunlarla karşılaşabiliriz.
ÜRETİM SORUNU
Sıkça bir oran kullanıyorum: Krediler/GSYH... Yani ekonomide ne kadar kredi kullanıyoruz? Bu oran 2003’lerde yüzde 12 seviyelerindeydi. Şimdilerde yüzde 70’lere çıktı. Nerede ise herkes kredisiz iş yapamıyor. Her işimiz dış kaynağa bağlı hale geldi. Burada bir sorun olsa gerek..
Önceki gün Mehmet Şimşek açıkladı: “Şirketlerimiz kar marjı yüksek olan ürünler üretirse daha çok para kazanacak, o parayı da yatırıma dönüştürecek dolayısıyla dışarıdan kaynak arayışımız azalacak”.
Değerli mal üretemediğimizde açığı kredi ile kapatıyoruz. Acaba bu temel soruna ne zaman eğileceğiz? Daha ne kadar kredi-dış borç döngüsü ile bu işi götüreceğiz.
Ben de merak ediyorum...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025