Kürşat BUMİN
Sen kalk düne kadar yürürlükte olan ve ayıbı çoktan ortaya çıkmış KPSS’nin yerine onu aratacak cinsten yeni bir yöntemi yürürlüğe koy… Yani bundan böyle cevap anahtarını çalanlar değil, kendilerini seçici kurul üyelerinin aklından geçen sorulara hazırlayanlar başarılı olacak.
Gecikmeden yazının başlığının açılımını yazayım da kimseyi merakta bırakmayalım: “Sözleşmeli Öğretmen” statüsünü kazanmak için seçici kurulun karşısına gelen bir adayın karşılaşabileceği bi soru uydurdum….
Malûm, KPSS’yi kurt kaptığı için bu aymazlığın telafisi için yeni bir seçim sistemi uyduruldu. Adaylar kıymeti, yeterliliği, niyeti meçhul bir jüri önünde sınava tâbi tutularak öğretmen kadrosuna kavuşacaklar.
Ortaya atılan “Sözleşmeli öğretmen istihdamına ilişkin yönetmelik” başlığını taşıyan metinden başlayarak söyleyecek olursak, gerçekten görülmemiş bir yöntemle karşı karşıya olduğumuz apaçık.
Bu “Yönetmelik” nereye dayandığını şöyle belirtmiş:
“Dayanak / MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 6/6/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar hükümlerine dayanılarak hazırlanmıştır.”
İyi güzel ama söz konusu “Kararname” ve “Bakanlar Kurulu Kararı”nın tarihleri o kadar eski ki, -kotarılan işin nasıl bir iş olduğunun kendileri de farkında oldukları için olacak- 1978 tarihli bir Bakanlar Kurulu Kararı ve 2011 tarihli bir Kararname’yi “dayanak” yapmışlar… Ne güzel bir “dayanak” bu böyle… Sen kalk düne kadar yürürlükte olan ve ayıbı çoktan ortaya çıkmış KPSS’nin yerine onu aratacak cinsten yeni bir yöntemi yürürlüğe koy… Yani bundan böyle cevap anahtarını çalanlar değil, kendilerini seçici kurul üyelerinin aklından geçen sorulara hazırlayanlar başarılı olacak.
Biliyorsunuz, Danıştay – doğrusu kendinden beklenmeyen bir biçimde- “…dava konusu Yönetmeliğin 9. Maddesinin 1. Fıkrasının yürütmesinin durdurulması isteminin oy çokluğu ile kabulüne” karar verdi.
Hakkında çok konuşuldu ama söz konusu maddenin 1. Fıkrasını bir kere daha hatırlatalım:
“MADDE 9 – (1) Sözlü sınav komisyonu; Bakan veya görevlendireceği birim amiri tarafından belirlenen kamu görevlilerinden oluşacak bir başkan, iki asıl ve ihtiyaç duyulduğunda değerlendirilmek üzere iki yedek üyeden oluşur. Yedek üyeler, sınav merkezlerinde oluşturulan yedek üye havuzundan görevlendirilir.”
Danıştay ilgili kararında “… sözlü sınav komisyonunun hangi kamu görevini yürüten görevlilerden oluşturulacağının açıkça düzenlemesi gerektiği sonucuna varılmış olduğundan, sözlü sınava komisyonunun oluşumuna ilişkin yönetmeliğin 9. Maddesinin 1. Fıkrasında hukuka uyarlık görülmemiştir” diyor.
Nasıl görülebilir ki zaten… Bir başkan iki asil üye baş başa verip karşılarına aldıkları adayın öğretmen olup olamayacağına karar verecek. Ne güzel bir memleket; ne güzel bir öğretmen seçim sistemi. Yazının başlığında söylediğim gibi yani: “Anlat çocuğum (…) kime derler?”
Yeri değil belki ama yine de hatırlatayım: Ülkenin “öğretmen” yetiştirme sistemini neredeyse “formasyon”a bağlayan bir eğitim sistemi karşısında eskinin yatılı öğretmen okulları ve bu okulların başarılı öğrencilerinin “Yüksek Öğretmen Okulu”nda toplayan bir sistem sonunda ne hale geldi….
“Yönetmelik”in adaylarda aradığı nitelikler de tam bir komedi. Yönetmelik bu hususu şöyle dile getiriyor:
Sözlü sınav konuları ve ağırlıkları
“MADDE 11 – (1) Sözlü sınav konuları ve ağırlıkları şunlardır:
a) Bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade yeteneği ve muhakeme gücü: Yüzde 25,
b) İletişim becerileri, özgüveni ve ikna kabiliyeti: Yüzde 25,
c) Bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığı: Yüzde 25,
ç) Topluluk önünde temsil yeteneği ve eğitimcilik nitelikleri: Yüzde 25.”
Şu acıklı hale bakar mısınız? Mesela nereden, ne münasebetle çıktı “Ç” şıkkı!
Sözlü sınavla ilgili olarak Danıştay kararında Gülen Aydınoğlu ve Selbi Koca’nın Yönetmeliğin 12. Maddesine ilişkin “Karşı Oy” kullanırken dile getirdikleri yerinde eleştiriden de bir paragraf aktaralım:
“Açıklanan nedenlerle, Anayasanın 125. Maddesine göre idare bütün işlem ve eylemlerinde yargı denetimine tabi olup, bu denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilebilmesi objektif ve somut bilgi ve belgenin varlığına bağlıdır. Bunun için de, adaya yöneltilen sorunun ve adayın verdiği cevabın kayda (tutanağa) alınması, diğer hususlarda ise objektif değerlendirmeyi sağlayacak yöntemlere (ucu açık soruların sorulup, sınav kurulu üyelerin adayın cevabını değerlendiren kanaatinin tutanak altına alınması vb gibi) yer verilmesi gerekli görülmüş olup, eksik düzenleme içeren dava konusu Yönetmeliğin 12. Maddesinde hukuka uyarlık bulunmadığından yürütmenin durdurulması gerektiği görüşüyle aksi yönde verilen karara katılmıyoruz.”
Son olarak da, “sözleşmeli öğretmen”ler için öngörülen branşlara ilişkin “kontenjanlar” hakkında birkaç satır:
Biyoloji 287 / Coğrafya 50 / Fen Bilgisi ve Fen Teknolojisi 1003 / Felsefe 50 / Fizik 239/ Matematik 343 / Fransızca 1 / Bilim Teknolojileri 408 / İmam Hatip Lisesi Meslek Dersleri 459 / Din ve Ahlak Bilgisi 2013….
Hayırlı olsun diyelim….
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.05.2018
7.02.2018
21.04.2018
11.04.2018
27.03.2018
23.03.2018
10.03.2018
2.02.2018
16.02.2018
8.02.2018