Markar ESAYAN
Merkel'in ziyareti, ülke içindeki dördüncü kol faaliyeti yürüten grupların moralini bozmakla kalmadı adeta onları çökertti. Zaten bir haftadır, yok Türksat uydusu, yok yerli otomobil, yok KKTC'ye cansuyu derken arka arkaya gelen aparkatlarla sendelemiş ve yasa bürünmüşken, Merkel'in ziyareti, bu zavallı güruhun güvendikleri Kara Orman'lara kar yağmasına yol açtı.
Bir şansölyenin Türkiye'yi göçmen sorunu için ziyaret etmesi Alman siyaset ve politik düşün dünyasında kahir ekseriyet tarafından olumlu bulunmuşken, ülkemizdeki bir kısım mürekkep yalamış kişinin buna şiddetle karşı çıkmaları ve trollük düzeyinde bir metin ortaya koymaları gerçekten eleştirmeye dahi layık değil.
AP eski parlamenteri Ozan Ceyhun'un dediği gibi, Merkel'in Almanya'da siyasi rakibi yok gibi. Ancak buna rağmen Merkel'in partisi kan kaybediyor, Pegida gibi ırkçı hareketler güç kazanıyor. Birkaç yüz bin mültecinin Akdeniz ve karayolu üzerinden Avrupa sınırlarına yığılması AB'yi ciddi bir krize soktu. DAEŞ'e en ciddi katılımın beyaz ırkçılığa uğrayan göçmen/vatandaşlardan geldiği ortadayken, kıta Avrupası'nın lokomotifi olan Almanya'nın harekete geçmemesi beklenemezdi.
Aslında, bu durum Avrupa ve Batı için bir utanç vesilesi olmalı. Türkiye başlangıcından itibaren bu yakıcı sorunun yerinde, yani Suriye, Irak ve Ortadoğu'nun huzursuz bölgelerinde çözülmesi gerektiği, askeri önlemlerin yeterli olmadığı, Batı'nın Sykes-Picot kolonyal mantığını terk ederek, telafi ve kazan-kazan rejimine geçmesi gerektiğini ifade ediyordu.
Ancak, ABD, AB ve dünyanın geri kalan “demokratik” ülkeleri Türkiye başta olmak üzere Ürdün ve Lübnan'ı bu konuda yalnız bıraktılar. Böyle yapmakla kalmayıp, bu ağır yükün Türkiye içinde başta PKK sorunu olmak üzere siyasi sonuçlar vermesini umdular.
İşte, bizim bu dördüncü kol mürekkep yalamış güruhun ortaklaştıkları proje buydu. Onlar içeriden, diğerleri dışarıdan, AK Parti, Erdoğan ve Davutoğlu'nun meşruiyetinin artık tükendiğine dair bir algı oluşturacaklar, böylelikle siyasi iktidar hem içeride, hem de dışarıda aynı anda yapılan vakumlama ile oksijensiz kalacaktı.
Gezi'den beri planlanan buydu. The Economist'in Sayın Erdoğan'ı III. Selim'e benzettiği o kapağı hatırlayalım. http://www.economist.com/news/leaders/21579004-recep-tayyip-erdogan-should-heed-turkeys-street-protesters-not-dismiss-them-democrat-or-sultan
“Demokrat mı, yoksa sultan mı” başlığı taşıyan kapak, tabii ki Batı'nın kahir ekseriyetini temsil etmiyordu ama içerideki beşinci kola denk gelen dış unsurların bakış ve niyetlerini sarih biçimde izah ediyordu. “Sultan” göndermesi, hani diktatör bile olamayacak denli antimodern bir figürü kolonyal mantıkla yansıtıyor, ama Erdoğan'a da “Sonun 3. Selim gibi boğdurulmak olacak” tehdidini de içeriyordu. Mücadele sertleştikçe, model olarak Kaddafi, Saddam örneklerine geçtiler.
İşte Merkel'in gelişi, Mısır, olmazsa Suriye türünden bir darbe için siyasi operasyon yapanlara “size verilen mühlet doldu” kampanasını çalmış oldu. PKK ve DAEŞ'in ülke içinde hem kantonlaşma hem de Kürt ve Alevi fay hattı yaratma çabası da çok şükür sonuç vermemiş durumda. Ankara saldırısını sadece 1 Kasım'a yönelik görmek analizde kısa düşmek anlamına gelir. Türkiye üzerine oynanan oyun, seçimlerden öte, ülkede fay hatları yaratarak ameliyat yapma amaçlıdır.
Dış politikada Erdoğan, Davutoğlu ve AK Parti'yi düşürmek için oluşan ara konjonktür, Batı'nın Türkiye konusunda gerçeklere dönüşü ile kapanıyor gözükmekte. Bu zavallı aydınların çıldırması da bu fırsatı da ellerine yüzlerine bulaştırmış olduklarını görmelerinden.
Daha önce yazmıştım. İki milyon üç yüz bin talihsize ensar olmak, bizim sonuçlarından bağımsız olarak yaptığımız bir iyilik hareketiydi. Ancak bu ahlaki tepkinin sonuçları olmayacak anlamına gelmiyordu. Suriye konusu Türkiye'nin canını çok acıttı. Ancak insani ve ahlaki duruşumuz, on yıllar beklemeye gerek kalmadan karşılığını görüyor. Biz bunu hesaplamadık; ama bugün Avrupa sınırlarına dayanan mülteciler, Türkiye'nin önemini bir kez daha dünyaya hatırlatırken, AB üyeliği dahil pek çok konuda tıkanmaları aşacak anahtar rolüne sahip oldu.
Hayat böyle. İyilik yapan iyilik, kötülük yapan kötülük bulur. Vicdanını temiz tutan, kendisi için istediğini başkaları için de isteyen bir ahlaki duruş, iddiaların aksine, bu dünyada güvenebileceğimiz en sağlam ahlaki kriterdir.
Halkımızı ve liderlerimizi gönülden kutluyorum.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Operasyon çökünce...
9.05.2019 - Kızgın demiri soğutma yöntemleri...
2.05.2019 - Müzik ve terör örgütü listelerinin benzerlikleri...
24.04.2019 - Taşın altına elini yine Erdoğan koydu...
21.04.2019 - Millet İttifakı neye kuluçka oldu?
18.04.2019 - Organize kötülüğün peşini bırakmayacağız...
16.04.2019 - CHP'nin 2019 resmi
13.04.2019 - Mazbata fetişizmi neye delalet?
10.04.2019 - 31 Mart’ta Türkiye neyi başardı?
3.02.2019 - Bu seçimin adaletsizliği…
28.03.2019
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları








































































































kamil küçüközdemir
yıl olmuş 2018 şuan bile dil sayılmayan bir şeyi dünyanın il ve ana dili yapmışlarya gülmemek zor demekki ordaki kiliseleride yapanlar ve tapanlar dogrumu ne cahil yazar ve gazeteciler varki bu kadar çok şaçmalıyorlar koça googlede arat bir tane daha böyle yazı bulamassın nerdeyse tögbe haşa Allah cc da peygamberimizle bu dilde konuştu diyecekler yarı arabca yarı türkçe yarı ibranice toplama bir dilden bahsediyorsunuz o bölgede doguda o dönemde kimler yaşamış onu bilin ona göre konuşun türkler orta asyadan gelmiş ya kürtler hep dogu anadoludamı imişlerdi biryerdenmi gelmişler daglar taşlar sabittir olay cudi degil diyebirmiyizki istanbul şuan türklerin bizim istanbulu biz kurduk ayasoyyayı biz yaptık biz sonra geldik aldık oraları lütfen insanları yanıltmayalım.
fırat özçelik
kuranda hz nuh gemisi cudidedir heytika kyü 80 ler demek gemiden 80 iman etmiş insan iner nuh peygamber kabri cizrede cidi kelimesi yer kara bulduk kürtçede ağzında zeytin dalı ile gelen güvercin mardin derikte sadece yetişen zeytin dir şu an sadece derikte yetişen zeytin hala binlerce ağaç var mardin bölgesinde safan vede ve haman aşiretleri vardır vede bunlar nuhun soyundan olduğunu söylerler çoğu bilim adamı bu gün tufan olsa dünyanın konumu nedeniyle cudi dağı ve etrafının sular altında kalmayacağını söylemektedirler kaldıki bunu kuran-ı kerim yazıyor incilde yazıyor tevrata yazıyor hata bu dinlerden önce zerduşi ve ezidiliktede tek tanrı hükmü ve bahsi geçmektedir şu anki müslüman kalabalık kuranı okumadan tarafsız gerçek bilgi sahibi olmadan camiye gidip namaz kılması müslüman olduğu yargısı çıkmaz vede mesele kürt olunca ne hikmetse ırkçılığı tutar zavalı bihaber müslüman kürdün devlet sahibi olmamasının tek sebebi kavmiyetçi bir toplum değilde evrensen bir toplum değerine sahip olmalarından kaynaklıdır unutmayalım kuranı kerim sadece arap yada türke vs gönderilmemiştir kutsal kitap evrensel bir bildirgedir tüm insanlara gönderilmiştir eğer kürtler hiç birşeyse ozaman allah kürdü niye yaratırki bu ırkçı söylem sahipleri camiye gideceklerine önce akılarını bir gözden geçirmeleri lazım bu kafa sizi bir yere götürmez kürdü ermeni yaparlar yahudi yaparlar malesef ermeniler ve yahudiler her alanda müslümanlardan daha ileri vededinleri ne kadar tahrif edilmişsede dinlerine çok bağlı insanlar .