Mehmet BARANSU
AK Parti’nin oylarını arttırarak üçüncü kez iktidar olmasının yankıları sürerken, geçen hafta önemli bir gelişme daha yaşandı. Emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, seçimlerden dört gün sonra 16 Haziran 2011 günü Genelkurmay Başkanlığı’nda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir numarası Orgeneral Işık Koşaner’le görüştü.
Ziyaret Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinden kısa bir açıklamayla duyuruldu. Açıklama kısa olunca da akıllara bir dizi soru geldi. Görüşmenin amacı neydi? Talep kimden gelmişti ve de en önemlisi içeride neler konuşuldu?
Görüşme kamuoyuna rutin bir gelişme olarak yansımasına rağmen, Karargâh’ın kodlarını yakından takip etmeye çalışan biri olarak, ziyareti anlamlı bir o kadar da sürpriz buldum. Ziyaret sürprizdi çünkü; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Koşaner, göreve geldikten sonra Fenerbahçe Cumhuriyeti’nde ikamet eden emekliler tarafından yakın markaja alınmış, bir yıllık görev süresince de bu markajdan kurtulamamıştı. Askeri çevrelerde, “emeklilerin her isteğini yerine getiren komutan” olarak anılmaya başlanmıştı.
Bir tarafta Fenerbahçe Cumhuriyeti sakinleri, diğer tarafta onların “düşman” olarak gördükleri eski “komutanlarının” Karargâh’ta yaptığı görüşme, haliyle benim açımdan olağandışı bir gelişmeydi.
İşte bu olağandışı gelişmenin perde arkasında yaşananları öğrenmek için Karargâh’a yakın bazı isimlerle görüştüm. Haber kaynaklarımdan görüşmenin içeriğiyle ilgili “şimdilik” bilgi alamasam da en az içerik kadar önemli başka bir bilgi öğrendim.
Görüşme isteği emekli Orgeneral Özkök’ten değil, bizzat Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner’den gelmiş.
Balyoz soruşturması kapsamında muvazzaf orgenerallerin tutuklanmasının hemen ardından Karargâh tarafından davetin yapılması da en az görüşme kadar önemli. Hem davetin hem görüşmenin neden önemli olduğunu anlamak için de birkaç ay öncesinde yaşanan gelişmelere bakmak gerekiyor.
Hatırlanacağı gibi Genelkurmay Başkanlığı 6 Nisan 2011 tarihinde kamuoyunda çok tartışılan bir açıklamaya imza atmıştı. Tutuklu Balyoz sanıklarının mahkemeye yaptıkları itirazın reddedilmesi üzerine, Genelkurmay sitesinden zehir zemberek bir açıklama yapılmıştı. Yapılan açıklama şöyleydi:
“5-7 Mart 2003 tarihinde 1’inci Ordu Komutanlığı’nda yapılan bir plan semineri ve bu seminerle ilişkilendirilmeye çalışılan ve bir darbe planı olduğu iddia edilen planla ilgili olarak başlatılan kovuşturma işlemi devam etmektedir. Halen tutuklu bulunan 163 askeri personelin, tutuksuz yargılanmak üzere yaptıkları müracaat 5 Nisan 2011 tarihinde itiraz mahkemesi tarafından ikinci kez reddedilerek, tutukluluk hallerinin devamına karar verilmiştir.
Devam eden yargı sürecine müdahale anlamına gelebilecek davranışlardan özellikle kaçınan Türk Silahlı Kuvvetleri, yargılamayı etkilemeyecek şekilde, çeşitli defalar açıklamalar yaparak, ilgili makamları bilgilendirerek, yapılan seminerin ne olduğunu, nasıl yapıldığını, neleri kapsadığını ve kimlerin hangi emirlerle katıldığını tereddüde yer bırakmayacak şekilde izah etmiştir. Benzer hususlar, savcılık makamlarınca görevlendirilen bilirkişi raporlarında da açık bir şekilde yer almaktadır. Hal böyle iken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin görevli ve emekli 163 personelinin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir.”
Kamuoyunda tepkilere neden olan bu açıklama tam unutuldu derken, bu kez de tatbikat krizi gündeme bomba gibi düşmüştü. Genelkurmay Başkanlığı 16 Mayıs’ta yaptığı basın açıklamasında Efes ve Denizkurdu 2011 tatbikatları için basın mensuplarının akreditelerini yapmaları istemiş ancak aradan sekiz gün geçtikten sonra ikinci bir açıklamayla tatbikatların iptal edildiğini kamuoyuna duyurmuştu. Açıklamada iptalin gerekçesi ise belirtilmemişti.
Genelkurmay iptalin gerekçesini belirtmese de kamuoyu Harp Akademileri Komutanı Bilgin Balanlı ve bazı muvazzaf askerlerin Balyoz soruşturması kapsamında ifadeye çağrılmalarına tepki olarak böyle bir kararın alındığını tahmin ediyordu. Tıpkı tutuklu sanıklara yönelik yapılan açıklamada olduğu gibi bu kararda da Fenerbahçe Cumhuriyeti’nin izlerini görmek mümkündü.
Cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak, görevdeki muvazzaf orgeneralin tutuklanması ise Karargâh’ın tüm kimyasını bozdu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Koşaner her ne kadar Bilgin Balanlı’ya tutuklanmayacağı yönünde teminat verse de Balanlı, savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanıp cezaevine kondu.
Son bir aydır bu gelişmelerle sarsılan Karargah’ın bir numaralı isminin, Balyoz, Sarıkız, Ayışı, Eldiven darbe planlarının hedefi olan dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ü Karargâh’a davet etmesi işte bu gelişmeler göz önüne alındığında önemli. Sanırım Koşaner, yaşanan süreci bir de Hilmi Özkök’ün gözüyle anlamaya çalışıyor. Umarım cuntacı ve darbecilerin hedefi olan emekli Orgeneral Özkök, TSK’nın bir numarasına gerekli tüm bilgileri, yaşadıklarını ve kendisine yaşatılanları aktarmıştır. Ve yine umuyorum Genelkurmay Başkanı, öğrendiği doğrularla Fenerbahçe Cumhuriyeti’nin etkisinden kurtulur.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015