Mesut YEĞEN
Kürd siyasetinde geçen haftanın büyük olayı malum Abdullah Öcalan’la yapılan görüşmeydi. Tümüyle bir tesadüf olmasa gerek, Kürd siyaseti bu hafta da yine bir görüşme vesilesiyle büyük bir olaya sahne oldu. Selahattin Demirtaş başkanlığındaki genişçe bir HDP heyeti KBY Başkanı Mesud Barzani’yle görüştü. HDP heyeti başkan Barzani’nin ardından Güney Kürdistan’daki diğer siyasi aktörlerle buluştu, istişarelerde bulundu. Kürdistan siyasetinin başat aktörlerinin buluşması bir başına önemli olmakla beraber, içinde bulunulan bağlam bu buluşmayı bizzat önemli kılıyor. Malum, geride kalan epey kısa bir zaman dilimi içerisinde Mesud Barzani Türkiye’yi ziyaret etti, Türkiye Cerablus Operasyonu’nu gerçekleştirdi, Öcalan konuştu ve Musul ve Rakka operasyonlarının da artık zaman meselesi olduğu belli oldu. Hülasa, belli ki, Öcalan’ın konuşmasının artık devletçe uygun bulunduğu ve Rakka ve Musul operasyonları vasıtasıyla Irak ve Suriye’nin geleceğinin yeniden şekilleneceği bir bağlama girmiş bulunuyoruz.
Bu bağlamda gerçekleşen Barzani-Demirtaş buluşmasından şimdiye kadar kamuoyuna aktarılanlar görüşmenin iki önemli gündemi olduğunu gösteriyor: 1. Türkiye’deki çatışma halinin durdurulması, 2. Kuzey ve Güney (ve tabii ki Rojava) siyasetleri arasında ortaklaşma.
Bu iki mevzu etrafında ne konuşulmuş, neler istişare edilmiş olabilir, açıklanmadıkça bilmeye imkan yok elbette. Ama, yukarıda tarif ettiğim bağlam, görüşmelerde muhtemelen neler konuşulduğu, konuşulanların niye bugün konuşulduğu hakkında spekülatif bir iki tahminde bulunmayı mümkün kılıyor.
İlk meselede durumu az çok biliyoruz. Hem KCK hem de HDP (son olarak Öcalan da), devlet ve PKK arasındaki müzakerelerin yeniden başlamasını teklif ettiler ve fakat herhalde herkes muhtemel bir müzakerenin eski biçimde yapılamayacağını teslim ediyor. Bu durumda, devletin ve PKK’nin hazmedebileceği, tamamı olmasa da, büyük kısmı kapalı kapılar ardında olması mukadder görünen yeni bir müzakere safhasının başlatılmasında Mesud Barzani kilit bir rol oynayabilir ve mezkur görüşme de bunu sağlamanın adımlarından biri olmuş olabilir. Gerek PKK’yle gerek Türkiye devletiyle olan mesafe ve yakınlığı ve gerekse de bilinen karizması Barzani’nin bu türden bir rolü oynayabilmesine olanak verebilir gerçekten. Kaldı ki, PKK ve Türkiye devleti arasındaki ihtilafın durdurulması hem Güney hem de Rojava Kürd siyasetine istikrar kazandırıp, her ikisini daha korunaklı kılabileceğinden Barzani’nin gelecek projeksiyonuna da uygun düşebilir.
Güney ve Kuzey siyasetleri arasındaki ortaklaşma meselesine gelince... Yakın zamanda İran’ın yaptığı açıklama bölgede Kürdleri bekleyen ihtimallerden birinin ne olduğunu gösterdi. İran, “Kürdlerin bulundukları ülkelerden ayrılmasına karşıyız” tehdidiyle aslında bir yandan Irak ve Suriye Kürdlerine ve destekleyicilerine mevcut statükoyu bozmama uyarısı yaparken, diğer yandan da Türkiye’ye “Kürdleri birlikte tepelediğimiz, eski güzel günlere dönelim” çağrısı yapmış oldu. ABD’nin hem Güney’e hem de Rojava’ya olan bugünkü ilgisi İran’ın teklifini bugün için gerçekçi olmaktan alıkoysa da, bu teklif Kürdistan’daki bütün aktörlere Kürdleri bekleyen ihtimallerden birinin ne olduğunu, aktörlerin kendi dar çıkarlarını gerçekleştirmeye odaklanmasının maliyetinin ne olabileceğini göstermiş oldu. Bu maliyetten kaçınmanın garantili bir yolu olmamakla birlikte, Kürdlerin akıbetine parti perspektifinden bakmayı ertelemek kısmen de olsa işe yarayabilir. Barzani-Demirtaş görüşmesinde Kürdlerin akıbetine parti perspektifinden bakmaya devam etmenin muhtemel maliyetleri de konuşulmuş olabilir.
Böyleyse gerçekten, Barzani-Demirtaş görüşmesi söz ettiğim çerçevede gerçekleşmiş ve tarafları biraz da olsa yakınlaştırmışsa eğer, hem Türkiye hem de Güney ve Rojava’nın akıbeti için eskisinden biraz daha ümitli olabiliriz.
- See more at: http://bas-haber.com/tr/article/3051/barzaniyle-gorusme#sthash.E266sjIW.dpufYazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.08.2025
9.08.2025
19.07.2025
13.07.2025
29.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
18.05.2025
4.05.2025
8.04.2025