Nabi YAĞCI
I2 Eylül faşist darbesinin zulmü somut örnekleriyle darbenin her yıl dönümünde anlatılıyor, bugün de öyle. Anlatılmalı elbette, genç kuşaklar bu zulmün nasıl zalimce olduğunu bilmeli, unutulmamalı ve unutturulmamalı.
Ne var ki, unutmayanlar, bu insanlık dışı mezalimi bizzat yaşamış olanlar yalnızca 12 Eylül faşist darbesinin cehennemi fotoğrafını göstermekle yetinemezler, yetinmemeliler. Onlara, bizlere düşen tarihi bir sorumluluk var:
Sormalıyız kendimize, bu darbeyi neden önleyemedik? Önlemeye o günkü koşullarda gücümüz yetmese bile buna rağmen darbeyi önleyebilmek için ne yaptık?
Yalnız sol değil ama özellikle sol olarak bu soruyu sormak ahlaki bir vecibedir. Bu soru ahlaki bir vecibe olarak bizi üzerinde derinlemesine düşünmeye davet ediyor ama bundan daha fazlası var.
12 Eylül geçip gitmedi, ardından onun devamı olarak 28 Şubat postmodern darbesi geldi, yukarıdaki soru yine geçerliliğini koruyordu ama ilkine yanıt vermediğiniz durumda ikinci darbe karşısında aynı hataları işlemek kaçınılmaz olacaktı ve öyle de oldu. Bu dediğim 12 Mart askeri müdahalesi için de geçerli.
Bana göre sorunun yanıtı o denli karışık ve zor değil. Derin analizler de gerekmiyor. 12 Eylülcü generaller ve CİA darbe planını inceden inceye hazırlarken sol büyük bir aymazlıkla DEMOKRASİYLE değil devrim ile uğraşıyordu, sanki kapının ardında bizi bekliyormuş gibi, devrim/sosyalizm adına, “yüce ilkeler” adına birbiriyle kavga ediyor, bin parçaya bölünüyordu. Oysa kapı ardında bile değil artık açıkça geliyorum diyen bir askeri darbe bekliyordu bizi. Ve bu darbe demir yumruğunu öncelikle ve en ağır biçimde sola indirecekti.
Bugün de durum dünden çok farklı değil, bugün DEMOKRASİ için birleşmesi gereken sol yine bin parça ve yine birbirini yemekle meşgul. Kader gibi ama değil, geçmişiyle, dogmatizmiyle yüzleşemeyen, dünyaya at gözlüğüyle baktığı için değişimi göremeyen, kendini yenileyemeyen sol için tarih hep bir tekerrürden ibarettir. Çok yazık ki bu hep böyle oldu.
Oysa nesnel olarak sola ihtiyaç en fazla böylesi derin kriz dönemlerinde ortaya çıkar.
Bugün olduğu gibi.
Yazarlar
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.09.2022
10.06.2022
9.03.2022
12.09.2021
6.04.2021
17.03.2021
12.02.2021
8.02.2021
6.02.2021
3.05.2020