Nabi YAĞCI
8 MART’I KUTLARKEN ONDAN ÖĞRENMEK...
9.03.2022
1042
Kadın Hareketi bir yandan anılmayı yani bu uğurda geçmişten günümüze verilen çok zorlu ama o ölçüde de onurlu olan o mücadeleleri hatırlamayı gerektirir, başka deyişle çiçeklerle, güzellemelerle ya da sloganlarla yılda bir defa kutlanacak bir gün değil 8 Mart; Öte yandan elbette yalnızca geçmişi hatırlayıp anmak değil aynı zamanda kutlamak da gerekiyor, zira bugün bizde ve dünyanın hemen her yerinde pek çok kadın şiddet görüyor, eşitsizliklerle, türlü mağduriyetlerle karşılaşıyor ama bu çıplak gerçeklere karşın yine de Kadın Hareketi dünya ölçeğinde kendini varedebilmiş, erkek dünyası karşısında bir Kadın Dünyası yaratabilmiş, etkili bir küresel özgürlük hareketi niteliği kazanmış ve dünyayı değiştirmeye soyunmuş ve böylece kendisinin kutlanmasını fazlasıyla hak etmiştir, o nedenle çiçekli, şenlikli bir bayram olarak kutlanmalıdır elbette. Ne yazık ki, bizde öyle olamıyor, bu 8 Mart’ta da, engellemeler vardı, barikatlar kuruldu, yer yer biber gazı, coplar konuştu yine, ama yine de engellenemediler.
Bütün bunlar bir yana şu soru üstüne düşünmeyi tam da bugün çok önemsiyorum:
Kadınlar bu başarıyı nasıl yakaladılar?
Bu konuda esas olarak kadınlar konuşmalıdır, onların başarılarını onlara öğretmek gibi bir haddini bilmezlik içine düşmekten sakınırım. Bu konuda başkaca referanslar da verilebilir ama ben İstanbul Bilgi Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Birimi tarafından düzenlenen 2007 konferanslar dizisi içinde yer almış olan Prof. Dr. Fatmagül Berktay’ın “ Kadınların İnsan Haklarının Gelişimi ve Türkiye” başlıklı makalesini öneriyorum. Eğer ulaşırsanız bu makalede özellikle “ Yeni bir kavram “Kadınların İnsan Hakları” bölümüne bakmanız yararlı olur. Bu makale hayli uzun o nedenle aktaramıyorum, dilerseniz internet üzerinden ulaşabilirsiniz.
Biliyoruz ki, Kadın Hareketi, Feminist hareket tek parça, monolitik bir hareket değil, içinde ideolojik, siyasi, din, dil, etnik, renk, örgüt farklılıklarına karşın, bütün bu farklılıkları bölünüp parçalanma nedeni değil bir zenginlik nedeni haline getirmeyi başarmış bir hareket. Bunu görüp söylemek için derin analizler gerekmiyor şüphesiz. Ama yukarıda sözünü ettiğim makaleden kalkarak şunun altını çizmek istiyorum: Kadınların, halâ mağdur olsalar bile mazlum olmaktan çıkıp hak talep eder duruma gelmelerinde yani muktedir bir güç olma pozisyonu kazanmalarında, yalnız hukuk alanında değil siyasal, kültürel, sanatsal, özel ve kamusal her alanda kadın sorununu “EVRENSEL İNSAN HAKLARI SORUNU” olarak ortaya koymaları belirleyici olmuştur. Diğer yandan insan hakları ilkesi “ÜST BELİRLEYİCİBİR İLKE” olarak kadın hareketini, içindeki tüm farklılıklara karşın çoğulcu, dayanışmacı bir özgürlük hareketi olarak ortaya çıkmasını, Feminist hareket olarak kendine özgü bir kişilik kazanmasını sağlamıştır. “Kadın, ne erkeğin ne de toplumun güzellik nesnesi değil, kölesi hiç değil eşit haklı bir insandır” gerçeğinin, aslında bu çok doğal, yalın gerçeğin pek çok aşamadan geçen zorlu mücadelelerle ilke düzeyine yükseltilerek kabul ettirilmesi demekti bu.
Kadın Hareketinin, Feminist hareketin başarılarının nedenlerini görmek, yalnızca bu hareketi daha iyi anlamak için değil, son derece güncel ve hayati başka bir nedenle önemlidir. Daha önce Suriye ve başka yerlerde de gördüğümüz ama bugünlerde Putin’li Rusya’nın Ukrayna’yı her tür insan haklarını çiğneyerek işgal etmesiyle artık iyice su yüzüne çıkmış olan; diğer yandan gerisinde “Batı ittifakı” perdesiyle gizlenmiş silah tekellerinin yer aldığı küresel çapta savaşın ve ırkçılığın “yeni” dalgasına karşı durabilmek için; bir başka açıdan ise, ikinci dünya savaşından iyi bildiğimiz “vatan savunması” şovenizmiyle toplumların şaşırtılıp silahlandırılmasına, militarize edilmesine karşı koyabilmek için, tüm bunlar için küresel çapta bileşik bir barış hareketinin yaratılabilmesi hedefiyle kadın hareketinden çıkaracağımız dersler önemlidir kanımca.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.09.2022
10.06.2022
9.03.2022
12.09.2021
6.04.2021
17.03.2021
12.02.2021
8.02.2021
6.02.2021
3.05.2020