Nabi YAĞCI
Bir kitap okuyucusu ile buluştuğunda özenli okuyucuları tarafından bir bakıma yeniden yazılır, yeniden üretilir, eğer ortaya çıkan eser yeniden üretime müsaitse, yani organik bir bütünlüğe sahipse. Zira bir bütün, parçaların aritmetik toplamından daha büyüktür.
“Karanlıktan Aydınlığa” kitabını da böylesi organik bütünlükte görüyorum ve içerdiği tekil unsurları bir yana koyarak, bu tekilliklerin toplamının bende uyandırdığı yeni ilgiler, yeni duygular üstünde duruyorum. Kısaca “Bu kitap bana ne diyor ?” sorusunu soruyorum. Bunları kısa kısa, spot notlar olarak burada veriyorum, bir süre bunu sürdürmek istiyorum.
Kardam yazarken bunu amaçlamış olduğunu söylemiyorum ama yazılanların toplamı bana şunu söylüyor: Kardam, Mustafa Suphi’yi bir dipnot olmaktan çıkartıp, tarihin bir öznesi olarak bize sunmuş bulunuyor. Suphi’ye, onda olmayan bir vasıf eklemiş değil, ama aydınlığa çıkardığı Suphi’de ben bu gerçeği görüyorum. Yani geçmişte Suphi'ye hep bir dipnot muamelesi yapılmış olduğu gerçeğini.
Ne demek istiyorum?
Dipnot demek konunun merkezinde olmayıp geçerken değinilen veya merkezdeki konunun açıklayıcı bir ayrıntısı olarak işaret edilen bir konu demektir, eski deyişle mütemmim cüz. Örneğin “Karadeniz katliamı ve Mustafa Suphi “dediğimizde cümlenin mantıksal kuruluşu merkeze bu katliamı almış olduğumuzu gösterir. Buradan bir “kurban” figürü belirir kafalarda, elbette acı ve öfke yaratır ama bu cümlede Suphi bir dipnot olarak kalır. Bugüne dek, bu cinayeti kim işledi, Kemal’in parmağı var mıydı sorusu hep öne çıkan soru oldu, bugün de yine buraya takılanlar az değil. Elbette bu soru yanlış değildir ve meşru bir sorudur, fakat artık bu sorunun cevabı verilmiştir. Ne var ki, bu soruyu merkeze aldığınızda ve buradan başlayarak hikâyeyi geriye sardığınızda yolunuz Bolşevik Rusya ve Mustafa Kemal Türkiyesi ilişkisine varır ama orada kalırsınız. Başka deyişle bir kurbanın dramatik hikâyesinin peşine takılmış olursunuz. Varolan, Kardam’ın da kullandığı belgeleri peşpeşe sıralasanız dahi ortaya çıkan portre yine de bir kurban figürü portresi ya da onu aşamayan silik bir siyasi portre olur. Bize de bir kurbana ağıt yakmak, onu “kahramanlaştırmak” kalır yalnızca. Ya da kandırılmış bir saf der geçersiniz.
Oysa çok uzakta, bir ayrıntı, bir dipnot gibi duran bir başka soruyu merkeze alarak bu hikâyeyi yeniden örerseniz, belgelerin sırrına varıp onları yeniden kararsanız karşınıza yeni bir şey, tarihi değerde bir Anadolu kilimi çıkar. Neden tarihin öznesi nitelemesi yaptığım da aşağıdaki sorunun yanıtına bağlıdır.
Soru şudur:
Bakü’de toplanan, Mustafa Suphi’nin aktif biçimde örgütlediği, programını bizzat kaleme aldığı, TKP’nin 10 Eylül 1920 Kuruluş Kongresi’ni, Komintern/Bolşevikler neden geçerli saymadılar, I. Kongre olarak kabul etmediler, başka deyişle mahkûm ettiler? Suphi sonrası TKP yönetimleri, örneğin Şefik Hüsnü neden bu soruyu Komintern’e yöneltmedi (sormuşsa, benim böyle bir belgeden haberim yok), bizler bu soruyu neden sormadık? Soru açık ki çok önemlidir, Mustafa Suphi ve yoldaşlarının katlinden hemen sonra toplanan Komintern’in bu kararı, görmezden gelinebilecek, üstünden atlanacak hafiflikte bir karar değildir. Bu can sıkıcı sorunun peşinden gidersek canımızı yakan Karadeniz katliamının derindeki nedenine de ulaşabiliriz sanıyorum.
Bu soru üstüne hep birlikte düşünelim derim, notumu uzatıp bir makaleye dönüştürmek istemediğim için kendi yorumumu sonraki notuma bırakıyorum.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları


























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.09.2022
10.06.2022
9.03.2022
12.09.2021
6.04.2021
17.03.2021
12.02.2021
8.02.2021
6.02.2021
3.05.2020