Nejat ERDİM

HEYKEL KAVGASI VE BÜYÜK PROVOKASYON!
22.08.2014
1903

 Lice'de PKK mezarlığına dikilen Masum Korkmazın heykelinin etrafındaki kaos ve gerilim giderek tırmanıyor.

Masum Korkmaz, örgütün hem silahlı kanadı, hem de tabanı için oldukça önemli ve sembol bir isim.

1956 Silvan doğumlu olan Korkmaz örgütün ilk komutanıdır,1986 yılında 24 kişilik bir grupla Gabar dağına keşif amacı ile çıkarken orada yaşanan çatışmada hayatını kaybetti.

Korkmaz doğal olarak PKK için çok önemli bir isim olarak kabul edilir.

Gelelim esas mevzuya henüz kimin tarafından tam olarak Lice'deki mezarlığa dikildiği belli olmayan Masum Korkmazın heykelinin üzerindeki sır perdesi de hala aralanmış değil. Çözüm sürecinden sorumlu bakan Beşir Atalay'ın heykel ile ilgili söylemiş olduğu:" zamanlama manidar,aniden ortaya çıktı..." sözleri olaya başka bir ilginçlik katıyor.

Türkiye'nin en hassas ve en üst düzey askeri yığınaklı bölgesine devasa bir heykelin getirilip dikilmesi ve bundan hiç kimsenin haberinin olmaması ayrıca ilginç.

Bölgeye gidenler gayet iyi bilirler ki; yeri geldiğinde oradaki askerler, sadece sivil yurttaşları değil, basın mensuplarını bile kontrol noktalarında af edersiniz "donuna kadar" soyup ancak öyle geçiriyorlar,hal böyle iken o devasa heykelin oraya nasıl getirilip dikildiğini insan ister istemez soruyor kendine, eğer heykel uzaydan ışınlanmadıysa o halde ortada bir istihbarat zafiyetinin olduğu apaçık ortada.

İki gencecik insan o heykel için toprağa düştü,bir diğeri ise hastanede yaşam savaşı veriyor,doğrusu o heykeli getirip oraya dikmek nasıl yanlış ve kabul edilemez ise; o heykelin oradan alınma şekli de o derece yanlış ve kabul edilemez.

Eppey bir zamandan beridir çözüm sürecine yönelik bazı provakatif gelişmelerin yaşandığını hepimiz biliyoruz, malum son bayrak hadisesi de bunun en son örneklerinden biri olarak önümüzde dururken, o heykelin oraya dikilmesi ve sonrasında kaldırılması esnasında yaşanan hadiseler de bence o provakasyonun devamı gibi görünüyor.

Hele bazı askerlerin yerdeki heykelin kafasına basıp poz vererek bu resimleri sosyal medyada paylaşmaları en ucuz tabiri ile sorumsuzluk ve ahmaklıktır; zira o kareler bizi 90' lı yıllarda bir kısım askerlerin çatışmalarda yaşamlarını yitiren PKK militanlarının cenazeleri üzerinde uyguladıkları vahşeti anımsatıyor.

Böylesi kabul edilemez görüntüler gerilimden nemalanan kesimlerin adeta ekmeğine yağ sürecektir, korkarım ki yarın karşı taraftan birileri kalkıp aynı hareketi Atatürk heykelleri üzerinden uygulamaya çalışır, böylesi çirkin bir durumun olması ülkede çok daha tatsız ve istenmeyen hadiseleri tetikler.

Hükümetin toplumun bazı kesimlerinden gelen tüm baskı,tehdit ve dayatmalara rağmen çözüm sürecinde ortaya koyduğu basireti kesinlikle küçümsememek lazım, hem Erdoğan ve hem de Öcalan bu anlamda cidden topluma çok önemli şeyler vermişlerdir diye düşünüyorum.

Türkiye, bölgesel dengelerin hızla değiştiği bir dönemde akılcı politikalarla dengeleri kendi lehine çevirebilir ve kuşkusuz ki bu dengelerin avantaja dönüştürülmesinin kilit noktası Kürtler ile barıştır.

Hem içeride ve hem de dışarıda Kürtlerin giderek bölgesel güç oldukları böylesi bir hassas dönemde Kürtler ile kavga etmek ülkenin yararına değil zararınadır.

Özetle son yaşanan heykel hadisesinin etrafında yükselen gerilimi bir an önce bitirmek için herkesin çok daha dikkatli ve duyarlı olması gerektiği kaçınılmazdır.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar