Nuray MERT
Bu ülke her yanıyla dökülüyor; artık “demokrasilerde o olur, bu olmaz” demeye hacet kalmadı, iktidar çevresi, lafta bile kalsa, demokrasinin adını anmaz oldu. İyi de oldu, daha fazla ikiyüzlülüğe gerek kalmadı. Onun yerini, “kendi değerlerimize dayalıanayasa”, “Türk tipi başkanlık” gibi evrensel değerlerden bağını tümüyle koparma kılıfları aldı. “Evrensel değerlere” dayalı siyaset ne kadar mümkündür, başlı başına bir tartışma konusu ama tüm zorba rejim heveslileri mutlaka “kendine özgüdeğerler”den, “özgün tarihsel miras”tan söz ederek en temel insan hakları ve özgürlükleri taleplerinden kaçma yolu arar, bulur.
Batı karşıtlığı
Bizim kendine özgü modelimiz, derme çatma bir Osmanlıcılık ile, iyice eskimiş İslamcı iddiaların kırık dökük sentezinden oluşuyor. Doğrusu, hâlâ Osmanlıcı olmak için Osmanlı tarihinden haberi olmamak şart, zira Osmanlıcılar, Osmanlı İmparatorluğu Birinci Dünya Savaşı ile çöktü sanıyor, klasik dönem bilgileri ise pehlivan tefrikaları düzeyinde. Zamanında, Batılı otoriter ideolojilerin ürettiği komplo teorilerini analiz, “tepkisellik”ten ibaret Batı karşıtlığını kendi buluşları sanıyorlar. İslamcılığa gelince, Seyyid Kutup ile Necip Fazıl’ın garip bir karışımı üstüne Dubai modeli, faizsiz bankacılık ile, AVM’lere Ahi modeli, başkanlık sistemini Hilafetçiliğe bağlama gayreti ile, İslami anayasa tasavvuru, Türklerin başını çektiği bir ümmet hayali, sonu TOKİ ve beton camiye varan bir hazin medeniyet kurma iddiası, vs.
Garip bir buluşma
Bu zihniyetin emperyal hayalleri ayakta tutma çabası da aynı sığ sularda seyretmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın son Batı Afrika gezisi, küçük müteahhitlik işleri ile, Batı emperyalizmine meydan okuma gibi bir büyük iddianın garip bir buluşması kıvamındaydı. Geziye giden gazetecilerin izlenimlerini okusanız, sanırsınız ki, Afrika’nın sömürge tarihini ilk bunlar keşfetmiş ve şimdi Osmanlı dönmüş de hesabını soruyor. Zihniyet ve siyaset fukaralığı bir yana, bari gezilere katılanlar, gittikleri yerler ile ilgili iki satır okusalar diyorum. Gezinin ilk durağı Fildişi Sahilleri, pek emperyalizmin lanetleneceği bir yer değil, çünkü mevcut devlet başkanı Quattara, Libya müdahalesinin hemen ertesinde, ancak Fransa’nın askeri müdahalesi ile koltuğuna oturabildi. Gidilen ülkelerin hepsinde iktidarda olanlar,“Batılı dostları”, hatta askeri varlığı sayesinde yerlerinde oturabiliyorlar. Gana Devlet Başkanı Mahama, son olarak, ABD ile, bakanlarından bile gizli tuttuğu bir anlaşma yaparak, Guantanamo’dan salıverilecek olan iki eski cihatçının ülkesinde ikametine izin verdi. “Obama madem bu iki şahsı salıveriyor neden kendi ülkesinde ikamet etmelerine izin vermiyor” diye soran muhalifler, tüm bunların Mahama’nın Kasım 2016 seçimleri için ABD’den destek almak adına gösterdiği çabanın bir parçası olduğunu söylüyor. “Başkanlık Külliyeleri” yeterince ihtişamlı değil diye, bu ülkeleri küçük görmeyelim, her birinin kendine mahsus dinamikleri, karmaşık toplumsal ve siyasal dengeleri, sorunları var.
Biraz malumat
Kısacası, bırakın Afrika ülkelerini emperyalizmin kıskacından kurtarmak, İslamcılık yapıp Müslümanlık üzerinden bağ tesis etmek, sıradan iş bağlamak için bile biraz daha fazla malumat gerekiyor. Bakın Batılı emperyalistler bile, oraları sömürmek için kabile dillerine varana kadar öğrenmişlerdi. Dış politika adına, ihtiras ve sığlıkta sınır tanımadığımız için Ortadoğu maceramız hazin bitti. Ama bırakın Afrika’yı, Asya’yı ve dünyayı, bizim iktidar çevresi Türkiye’yi bile doğru dürüst bilmiyor, bilmeyi reddettiği için yönetemiyor, yönetemediği için, daha fazla otoriterleşiyor.
Not: Zaman gazetesinin susturulması, basın özgürlüğüne indirilen son darbedir. Bu icraatı da, konuyu Cemaat tartışması çerçevesinde önemsizleştirmeye çalışanları da kınıyorum.
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
23.02.2025
16.02.2025
11.11.2024
14.06.2024
5.05.2024
6.11.2023
14.10.2023
2.10.2023
24.09.2023