Roni MARGULIES
Ben mi yeni fark ettim, yoksa yeni mi yapılmış, bilemiyorum, ama İzmir’de çok duygusal ve çok millî bir heykelle karşılaştım. Ne heykeli olduğunu anlayamayanlar için güzel bir hizmet de sunulmuş ve heykelin kaidesine “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in annesi Zübeyde Hanım” yazılmış.
Herhangi bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Mustafa Kemal için “Nerenin kurucusuydu yahu?” veya “Bir türlü hatırlayamıyorum, annesinin adı neydi?” diye düşünür mü? Düşünmez, düşünmeyi teklif bile edemez, ama yine de güzel bir hizmet.
İzmir dönüşü Yeşilköy’den otobüse binmiş Sahil Yolu’nda gidiyordum ki, Samatya’da Zübeyde Hanım’ın bir heykelini daha gördüm. Bunun kaidesinde de “En büyük Türk anası” yazıyordu.
Düşünmeden edemedim, Mustafa Kemal’in tek akrabası anası değildi ki. Ülkemizin başka yerlerinde “En büyük Türk babası”, “En büyük Türk teyzesi”, “En büyük Türk dayısı”, “En büyük Türk baldızı” gibi heykel ve büstler var mı acaba?
Yoksa, niye yok? Baldızdan emin değilim, ama en azından Ali Rıza Bey’e ayıp olmuyor mu?
Dersimiz matematik hocamız otomatik
Sonradan öğrendim ki, ben Sahil Yolu’nda bunları düşünürken, memlekette herkes başka bir şeye kafa patlatıyormuş. Millet birbirine girmiş, ortalık kan revan içinde. Eski dostlar düşman olmuş, aralarına nifak girmiş, “kafa patlatmak” mecazî olmaktan çıkmış.
Önce sandım ki kavganın temeli, Mustafa Kemal’in annesinden öğrenip bize öğrettiği “En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır. Millî eğitimde süratle yüksek bir seviyeye çıkacak olan bir milletin, hayat mücadelesinde maddî ve manevî bütün kudretlerinin artacağı muhakkaktır. Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Eğitim Bakanlığı’nı almak isterdim” sözleriyle ilgili.
Değilmiş. Eğitimle alakası bile yokmuş tartışmaların. Mesele çok daha basitmiş: Cemaat’ten yana mısın, hükümetten yana mı?
Eğitim gibi temel bir konunun bu şekilde tartışıldığı, böylesi bir tartışma sonucunda tüm anne ve babaların “Siz bu kadar manyaksanız, biz de çocuklarımıza okula göndermiyoruz” diyerek okul boykotu uygulamadığı bir başka memleket düşünmekte çok zorlanıyorum.
Bize ne yahu hükümetle Cemaat’in kavgasından? Kavga edeceklerse, çekilsinler kuytu bir yere, tekme tokat girişsinler birbirlerine. Çocukların eğitimi ve geleceği bu kavganın çerezi olamaz.
Üstelik, sözde tartışır gibi yaptıkları konunun özü o kadar basit ki:
1) Eğitim haktır. Eğitim sunmak devletin görevidir. Bu görevin nasıl yerine getirileceğine seçilmiş hükümet karar verir. Kimseye hesap vermek zorunda olmayan bir “cemaat” karar veremez.
2) Geçmiş hükümetlerin ve ilk 11 yılı boyunca bu hükümetin uyguladığı politikalar sonucunda, saçma sapan bir eğitim sistemi oluşmuştur. Lise ile üniversite arasında, sistemin saçmalığından ve yetersizliğinden kaynaklanan, velileri sömüren, öğrencilere hayatı zehir eden garip bir tampon bölge oluşmuştur. Bu bölge, yani dershane sektörü, bir hilkat garibesidir. Dershane diye bir şey olmamalıdır. Dolayısıyla, Cemaat’in dershane savunusu anlamsızdır. Dershaneleri kapatmak doğrudur.
3) Dershanelerin liseler arasındaki eşitsizliği telafi ettiği, fakirlere hizmet ettiği iddiası gülünçtür. Aynı eşitsizlik dershaneler için geçerli değil mi? Dershanelerin de en iyilerine zengin çocukları gitmiyor mu? Kaldı ki, eşitsizliği düzeltmenin yolu dershane sektöründen değil, eğitim sisteminin adam edilmesinden geçer.
4) Demek ki, dershaneleri kapatan hükümet, sistemin tümünü nasıl değiştireceğini, lise eğitimini ve giriş sınavlarını nasıl ıslah edeceğini planlamak ve anlatmakla yükümlüdür. Ama hükümetin asıl derdi eğitimle ilgili olmadığı için, ne planlama var, ne de sistemin bütünüyle ilgili herhangi bir çaba.
5) Yani Cemaat tümüyle haksız. Hükümet hemen hemen tümüyle haksız. Niye? Çünkü konu eğitim değil. Konu bizi ilgilendirmeyen bir itişme.
http://serbestiyet.com/en-buyuk-turk-dayisi-ve-egitim-sistemimiz/
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023