Sanem ALTAN
Geçen sabah yürürken hiç beklenmedik bir anda, kendini göstermek isteyen küçük bir kız gibi hiddetli tıpırtılarla başlayan bir Nisan yağmuruna yakalandım.
Sokak tıpkı benim gibi beklemediği bir anda yağmura yakalanan insanlarla doluydu...
Nedense pek çoğumuz epeyce ıslanacağımızı görmemize rağmen yağmurdan kaçmadık. Etraf yağmurda yürüyen insanlarla doluydu.
Ben de yürümeye devam ettim. Yağmur hızlanmaya, sokaktaki insanlar azalmaya başladı, etraf tenhalaştı, yağmurda yürümek tuhaf bir şey haline dönüştü bir anda.
On dakika içinde değişmişti durum.
Aniden yağmur bastırmış, insanlar önce yağmura aldırmamış ama biraz sonra yağmurda olmak tuhaf bir şey haline dönüşmüştü.
Sokakta tek başıma kalmıştım neredeyse.
Bir de ilerdeki saçağın altında duran üç liseli genç vardı... İki oğlanla bir kız.
“Hayat da böyle” diye düşündüm.
Her saniye başka bir anlam taşıyor, her saniye başka bir durum yaşanıyor.
Her anın hayat içinde karşılığı başka.
Böyle kendi düşüncelerimle oynaşıp eğlenerek yürümeye devam ettim.
Islanıyordum ama üşümüyordum, hoş bir duyguydu.
Küçük, anlamsız ve eğlenceli bir meydan okuma gibiydi başkaları yağmurdan kaçarken ıslanarak yürümeye devam etmek.
Kendi halime gülümseyerek liselilerin yanına kadar geldim.
Bir tartışma vardı aralarında.
Anladığım kadarıyla genç oğlanlardan biri genç kızı kıskanmıştı, bunu tartışıyorlardı.arkadaşları ise ne yağmur varmış, ne de arkadaşları kavga ediyormuş gibi telefonuna dalmış, dünyadan kopmuştu.
Tek bir cümle duydum yanlarından geçerken, genç oğlan genç kıza “Şimdi sen kıskançlığı küçümsüyor musun, o zaman aptalsın... Aşk bu, bilgiç olunmaz” dedi.
Dönüp onlara doğru baktım, bir an onlara kahve içmeyi teklif etmeyi geçirdim aklımdan, hem kurur, hem de kıskançlık üzerine sohbet ederdik.
Oğlanın söylediği cümle ilgimi çekmişti, “Sen şimdi kıskançlığı küçümsüyor musun, o zaman aptalsın. Aşk bu bilgiç olunmaz.”
Kıskançlık benim de küçümsediğim, aşağıladığım, ‘sıradan’ insanların acınacak bir hastalığı olarak gördüğüm bir duyguydu çünkü gençken.
Sonra kıskançlıktan bahsettiğimiz bir gün babam “Ben Nazım Hikmet okuduğumda kıskançlığı küçümsemekten vazgeçtim” demişti:
“Sevdiğin kadını kıskanabilirsin bunu anladım, önemli olan bunu nasıl söylediğin, Nazım bunu çok iyi söyler, hatta o kadar iyi söyler ki kıskançlığa imrenebilirsin.”
Bir erkeğin sevdiği kadını kıskanmayı ‘küçümsememeyi’ Nazım Hikmet’in mısralarından öğrenmesi galiba beni çok etkilemişti.
O günden sonra ne zaman kıskançlıkla ilgili bir şey duysam Nazım Hikmet gelir aklıma, farkında bile olmadan.
Hayatın küçük eğlenceleri işte...
Kendimi bir anda yağmurun altında sokakta tek başına Nazım Hikmet’i ve aşkı düşünürken bulmuştum.
Oldukça tuhaf bir şeydi hayat, her anın karşılığı başkaydı... Aynı yağmurda bir dakika önce romantik ve cesur gözükürken bir dakika sonra tuhaf ve ıslanmış gözükebiliyordunuz.
Bir cümle bir anda bütün düşüncelerinizi değiştirebiliyordu.
Birden bir şiir aklınıza gelebiliyordu.
Artık neredeyse eve gelmiştim, sıcak bir şeyler içmeyi hayal ediyordum.
Bir yandan da “Aşk bu, bilgiçlik olmaz” sözünü düşünüyordum.
Doğru söylüyordu çocuk, aşk acemi bir şeydir...
Bilgiçsen, tecrübeliysen, yaralı yerlerini zırhlarla örtüyorsan, yaşadığını ilk aşk zannedecek kadar kendini bırakamamışsan bu bir aşk olmaz.
O genç oğlan, sevdiği kıza aşkı anlatmaya çalışıyordu yağmurun altında.
Nazım Hikmet “Kıskanıyorum” diye şiir yazıyor, babam Nazım’dan sevdiği kadını kıskanmanın utanılacak bir şey olmadığını öğreniyordu.
Ve yağmur başladığında hiç aklımda olmayan duygularla ve düşüncelerle dönüyordum eve.
Sıcak bir çay koydum kendime.
“Hayat eğlenceli” diye düşündüm.
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları





























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2016
28.02.2016
26.02.2016
21.02.2016
17.02.2016
10.02.2016
5.02.2016
31.01.2016
29.01.2016
27.01.2016