Sanem ALTAN

Şu basit gerçek, öleceğiz...
27.01.2016
1982

 Ölüm, sarsıyor hayatı… Yaşamaya devam edenleri…

 Her ölüm değil tabii… Güneydoğu’da ölenler bizim buralardaki insanları pek ilgilendirmiyor mesela… Küçük birer haber olarak geçip gidiyor onlar.

 O gençler, o çocuklar, kadınlar, askerler, polisler başka bir “gezegenin” macerası gibi neredeyse,  hiç dikkat çekmiyor.

 O ölümler, sadece bu ilgisizliği ve duyarsızlığı fark edenlerin, oradaki acıları hissedenlerin içini yakıyor.

 ***

 Ama bizim buralara da geliyor  ölüm.

 Mustafa Koç’la beraber ölümü, dolayısıyla hayatı hatırlayıp düşünmeye başladı buradaki insanlar da...

 Adını herkesin bildiği, gülümseyen bir insanın kaybı buralara da hatırlattı ölümü...

 Kime rastlasam hayattan bahsediyor, ölümlü olduğumuzdan...

  ***

  Bu basit gerçek şimdi herkesin  aklında, öleceğiz...

 Ölmeden önce ne yapmak gerekiyor, diye soruyor sanırım herkes kendine...

 Yaşamak tabii…

 Ama nasıl?

 Cevabı bulunamayan soru da  bu sanırım...

 ***

 Çok önem verdiğimiz “şeylerin”  gerçekten önemli olup olmadığını sormamız gerekiyor herhalde önce kendimize...

 Para mesela…

 Öleceğimizi bildiğimizde para o kadar önemli gözüküyor mu?

 Pek değil sanırım.

  ***

 Ya kendimiz?

 Şu çok önemsediğimiz kendimiz?

 Çok mu önemliyiz?

Önemli olduğumuzu kanıtlamak için yaptığımız onca  tuhaflık,düşmanlık, çektiğimiz korkular, endişeler…

 Değiyor mu bunlara?

 ***

 Kendimizle ve korkularımızla o kadar doluyuz ki, hiçbir duyguyu, hiçbir insanı, hiçbir nesneyi olduğu gibi bütün gerçekliğiyle göremiyoruz...

 Ve hepimiz çok mutsuz öleceğini bilen ama bunu her defasında unutan zavallı hayatlar yaşıyoruz...

 ***

 Birden çıldırıp evlerimizi terkederek Arjantin’e gitme kararı almaktan sözetmiyorum.

 Ama kendimizi, duygularımızı,  düşüncelerimizi rahat bırakmaktan sözediyorum.

 Anlamsız düşmanlıklardan kurtulmaktan söz ediyorum.

 Birkaç kuruş, bir iki koltuk için kırılıp dökülmelerden vazgeçmekten sözediyorum.

 ***

 Büyük ve basit bir gerçek, öleceğiz.

 Ölene kadar yaşamalı…

 Ama nasıl?

 Kendini kendinden kurtararak belki de…

 Galiba en zoru da bu… Ölümü  bildiğimiz halde vazgeçemediğimiz de bu galiba...

 Kendimizi kendimizden kurtarmak...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar