Sezin ÖNEY
Macaristan ve Avrupa Birliği’nin ilişkilerinde dalgalar ve gerilime alışkınız ama işler bu kez bambaşka bir noktaya geldi. Financial Times’ın, “Avrupa Birliği’nin Macaristan’ın ekonomisini sabote edecek gizli planı” olarak duyurduğu, sızıntı haber gerçekten de sarsıcıydı. Düşünün ki, Avrupa Birliği’nin bile isteye bir üyesinin kuyusunu kazmasına neden olan bir tablo ortaya çıkıyor.
Zaten bu noktaya gelmesine neden olan olaylar, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán’ın 2023 sonunda Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya olan 50 milyar Euro’luk destek paketini bloke etmesi ile patlak verdi.
Hukukun üstünlüğünü rafa kaldırmaya ceza
Macaristan ile AB arasında, 2022’den bu yana, Birlik politikalarına ve bloğa üyeliğin temel şartı olan hukukun üstünlüğü ilkesine uymaya zorlamak için fonlar bir araç olarak kullanılmaya çalışılıyor. Hukukun üstünlüğü ve diğer konularla ilgili endişeler nedeniyle, 20 milyar Euro’luk fon dondurulmuştu.
Daha da açarsak: Macaristan, hukuk devleti ve haklar-özgürlükler alanlarında irtifa kaybettiği için, AB’nin dezavantajlı konumdaki üyelerini daha zengin ülkelerle eşitlemek için tahsis ettiği “Uyum Fonları”ndan yararlanması engellenmişti. Macaristan’ın gayrisafi milli hasılasının %2,5’unun AB’nin destek fonlarından geldiğini unutmayalım.
2022’den bu yana yaklaşık bir yıllık blokajdan sonra, Macaristan’ın başta Anayasa Mahkemesi’nin bağımsızlığı olmak üzere, yargısının siyasallaşması konusunda attığı bazı adımlar karşılığında, Uyum Fonları’na uygulanan bloke kaldırılmaya başlandı. Bu yardımlardan, 10,2 milyar Euro’sunun transferini 2023 sonunda gerçekleştirildi. Brüksel, Macaristan ile arasındaki buzları çözmeyi amaçlayan bu adımı, 14-15 Aralık AB Zirvesi öncesi attı. Arka plandaki asıl amaç da, AB ülkelerinin Macaristan dışında tümünün desteklediği Ukrayna’ya 50 milyar Euro’luk yardım paketinin, Macaristan’ın vetosuna uğramadan geçmesini sağlamaktı.
Ne var ki, AB’nin Aralık Zirvesi’nde Macaristan kendi tarafından atılacak adımların sadece yarısını attı: finansal desteği veto ederken, Ukrayna’nın AB üyeliğine aday olmasına taş koymadı. Başbakan Orbán, Ukrayna’ya üyeliğinin önüne “şimdilik” taş koymazken, “Ukrayna’nın daha yıllar boyu AB’ye zaten üye olamayacağı, zamanı gelince üyeliğe izin vermeyeceğine” de işaret etti.
Macaristan’a ders verme çabası
Avrupa Birliği’nin yeni yıl sonrası tatil dönemi noktalandığında, Macaristan’ı Ukrayna politikası konusunda Brüksel’in hizasına çekmek için çabaların da başlaması bekleniyordu. “Hizaya çekmek” derken, Macaristan’ın AB bütçesine Ukrayna’ya yardımın eklenmesine olan vetosunu aşmayı kastediyoruz. Gerçekten de kritik bir süreçten bahsediyoruz: 1 Şubat’ta yeni bir AB Zirvesi gerçekleştirilecek ve bu sıradan bir buluşma olmayacak çünkü Ukrayna’ya yardımı içerecek biçimde 2024 bütçesi revize edilecek.
Bahsettiğimiz Macaristan’a “hizaya çekme” konusu, Avrupa Birliği tarafından daha farklı biçimde de yorumlanmış olabilir mi?
Financial Times’a sızdırılan belgede, gazetenin ifadesiyle şöyle diyor: “1 Şubat'taki [zirvede] herhangi bir anlaşmaya varılmaması durumunda, diğer devlet ve hükümet başkanları, Macaristan Başbakanı’nın yapıcı olmayan davranışları nedeniyle bunun [Budapeşte'ye AB fonları sağlanmasını] hayal dahi edemediklerini kamuoyuna açıklayacaklardır”. Financial Times’ın bahsettiği belgede, AB’nin stratejisinin, “Macaristan ekonomisini hedeflemeyi, para birimini zayıflatmayı ve yatırımcı güvenini azaltmayı” içerdiği öne sürülüyor.
Planın haberi bile Macaristan ekonomisini sarstı
Macaristan'ın para birimi Forint, haber sızdığı 29 Ocak günü, yüzde 0,7 oranında değer kaybederek Euro karşısında, en son Ekim ayında görülen en düşük seviyesine geriledi. Ülkenin ekonomisi büyük ölçüde Avrupa Birliği pazarına bağımlı ve ihracatının neredeyse tamamı sınır ötesinden komşu ülkelerle gerçekleşiyor. Avrupa Komisyonu verilerine göre, AB içi ticaret Macaristan'ın ihracatının %78'ini oluştururken (Almanya %28, Romanya, Slovakya, Avusturya ve İtalya'nın tümü %5); ihracatın %3'ü ABD'ye ve %3'ü İngiltere'ye gidiyor.
Tahmin edilebileceği bu haberle beraber, Macaristan tarafında “dış baskı” söylemleri gündeme geldi. Önce, Macaristan'ın Avrupa Birliği Bakanı János Bóka, Financial Times’a ülkesinin “baskıya boyun eğmediğini” ve Ukrayna ile AB fonlarına genel erişim arasında hiçbir bağlantı olmadığını söyledi. Ve meselenin ülkesinden kaynaklanmadığını öne sürerek, “Macaristan müzakerelere yapıcı bir şekilde katılmaya devam etti ve etmeye devam edecek”. dedi.
Bóka, sızıntı haberin yayınlandığı günkü İngilizce X paylaşımında ise oldukça sertti: “Brüksel bürokratları tarafından hazırlanan belge, yalnızca Macar hükümetinin uzun süredir söylediği şeyi doğruluyor: AB fonlarına erişim Brüksel tarafından siyasi şantaj için kullanılıyor.”
Başbakan Viktor Orbán’ın kendisi de, X üzerinden paylaştığı İngilizce mesajda, “Uzlaşma teklifinde bulunduk. Karşılığında Brüksel'den şantaja uğradık. @FT, bu haftanın başlarında #Brüksel’in şantaj kılavuzu yayınlandı Kedi çantadan çıktı. Hukukun üstünlüğünü bir kenara bırakın, Macaristan'a #göç, #Ukrayna'daki savaş ve #cinsiyet propagandası konusunda kendi fikri olduğu için şantaja uğruyor. Çıkarlarımızı savunacağız. #Macaristan'a şantaja maruz kalınamaz!” dedi.
Bu mesajlardan da anlaşılacağı gibi, ülkenin kendi iç kamuoyuna yönelik olarak Avrupa’nın, Macaristan’ın kötülüğünü isteyen “dış mihrak” olduğu söylemi, Orbán hükümeti tarafından artarak kullanılacak. Sadece 1 Şubat’taki AB Zirvesi değil; Macaristan’ın AB’nin dönem başkanı olacağı 2024’ün ikinci yarısının da çalkantılı geçeceğini şimdiden söyleyebiliriz.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
25.04.2025
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024