Sinan ÇİFTYÜREK
Bu kez Amed kuşatma altında!
Yine herkes seyirci!
Amed diyoruz çünkü Sur içi yanı bugünkü Sur ilçesi demek tarihi Amed demektir. Amed kenti geçmişte sadece Surlarla çevrili bir kent idi. Sonra büyüyen ve göç alan kent Surların dışına taştı. Bugün Sur içi (Sur ilçesi) artık Amed’in küçük bir yerleşim birimi haline geldi çünkü kent, Surların çok ama çok ötesine doğru büyüdü!
İşte Surlarla çevrili tarihi Amed, bugün sabah saat 5’te Surların kapı girişleri kapatılarak kuşatma altına alındı. Biz öğleye doğru Sur’a giderken kuşatmayla yüzleştik. Önce Çift Kapı’da durdurulduk “giriş yasak” dediler. Sonra aynı işlemin Urfa Kapı, Tek Kapı ve Dağ Kapı’da yapıldığını, panzer ve zırhlı araçlarla kapıların kapatıldığını gördük. Saray Kapı ile Mardin Kapıya ise zaten ulaşmamız mümkün değildi.
Amed’de yanı tarihi Surların içerisinde silah sesleri sık aralıklarla gelirken, belirli aralıklarla da büyük patlama sesleri geliyordu. Surların dışında birikip seyredenler sesleri rahatlıkla dinleyebiliyorlardı!
Sur ilçesi kuşatılmış, sokaklarında, meydanlarında insanlarımız öldürülüyor. Sur’a (Amed’e) giriş yasak, fakat çıkış yanı evini barkını bırakıp çıkmak serbest dahası devlet “çıkın buradan büyük olaylar olacak” diyerek ilçeden kaçışı teşvik ediyor!
Sur içinde yanı tarihi Amed’de karakollar hariç işyerleri (otel, dükkân, mağaza, çarşı, bankalar) kapalı, sokak ve meydanlar bomboş!
Surların kapıları ancak önünde ancak geçip izleyerek Dağ Kapı’ya yanı Şeyh Said meydanına geldiğimizde küçük bir kalabalık oradaydı. Bizden kısa süre önce bir kadının meydanda özel timlerce vurulduğunu söylediler oradakiler. Şeyh Said meydanının önünde kalabalık kaygıyla bekliyordu! Arada bir gençler slogan atıyorlardı fakat kalabalık slogan atmaya istekli değildi kulağı ve gözü Surların arkasında olanlarda idi!
Evet, Surların dışında birikenler seyrediyorlardı olup bitenleri. Bizde seyretmekle yetindik! Kimler seyretmiyor ki? İlçe, ilçe kentlerimizin kuşatılarak yakılıp yıkılmasını, göçe zorlanmasını kimler seyretmiyor ki?
Dünya seyrediyor! Türkiye halkları seyrediyor! Önemlisi Kürdistan’da da halkımız aylardır yaşananları seyrediyor!
Devletçe adeta sırası geldiğinde kuşatılan, yakılıp yıkılan ilçelerimize; en ileri destek, HDP’li birkaç vekilin gidip gaz ile cop yiyerek geri dönmesi oluyor! Bunun dışında halkımız da, halklarımız da, siyasetimiz de seyirci. Aylardır aynı şey tekrarlanıyor!
Beterin beteri, Amed halkımız da Surların içerisinde olanları seyrediyor! Bir kısmı Surların yakınlarına gelip bir süre seyredip gidiyor. Uzağa gitmeye gerek yok, Surların hemen yanıbaşındaki Yenişehir, Ofis başta olmak üzere Sur’un dışındaki kentte yaşam normal akışına devam ediyor. Eğlence yerleri dahil tüm işyerleri açık!
DİKKAT!Seçimlerde HDP lehine iradesini ortaya koyan milyonlarca halkımız, halklarımız şimdi kuşatılarak yakılıp yıkılan ilçelerimizi seyreder duruma düşürüldü! En tehlikeli olan halkımızın, Amed halkının hemen burnunun dibinde olup bitenlere seyirci duruma düşürülmesidir! YDG-H’li gençler İlçelerde güvenlik güçleriyle çatışıyor, halkımız ve de siyasetimiz seyrediyor!
Kentlerimiz yakılıp yıkılırken, insanlarımız, çocuklarımız kent ortasında öldürülürken, hasta yaşlılarımız kendi kentinde beyaz bayrak sallayarak hastahaneye gitmek zorunda bırakılırken… herkes özellikle halkımız neden seyirci durumuna düşürüldü? Neden milyonlar, ya da yüzbinler en azından onbinler barışçıl demokratik isyan hakkını kullanmıyor, kullanamıyorlar? Kobanê için ayağa kalkan halkımız şimdi neden Varto, Cizre, Silvan, Nusaybin, Derik ve Sur için ayağa kalkıp demokratik tepkisini ortaya koymuyor? Herkesin ama herkesin bu sorular üzerinde kafa yorması gerekiyor! Rusların Çeçenistan’da yaptığını kimi farklılıklarla Türkiye Kuzey Kürdistan’da mı yapmak istiyor? Bu mümkün mü? Bunları yarın yazacağım! 03 – 12- 2015
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.06.2019
7.02.2019
18.03.2019
4.02.2019
28.01.2019
9.02.2019
7.01.2018
26.10.2018
28.09.2018