Süleyman YAŞAR
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ihracat rakamları iyi gelirse tatil günü de verileri açıklardı. Beklenen açıklama cumartesi ve pazar günü yapılmayınca Ocak 2015 ihracat rakamının olumsuz olduğu beklentisi yaygınlaştı. Ve beklenti gerçekleşti, dün açıklanan yılın ilk ayının ihracat rakamı moralleri bozdu.
Ocak 2015’te ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,8 oranında azalarak 10 milyar 803 milyon 970 bin dolar oldu. İhracat geçen yılın aynı ayına göre 1 milyar 172 milyon 873 bin dolar tutarında geriledi.
Gelelim ihracatın niye gerilediğine…
TİM’in söylediğine göre ihracatın gerilemesi euronun değer kaybetmesine ve havaların kötü gitmesine bağlanıyor. Tabii bu gerekçe pek inandırıcı değil.
Niye inandırıcı değil?
Değil, çünkü ocak ayında geçen yılın aynı dönemine göre en büyük daralma Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu’na yapılan ihracatta görülüyor. Ocak ayında Rusya’ya ihracat yüzde 32,1 oranında azalırken, Bağımsız Devletler Topluluğu’na ihracat yüzde 25,7 oranında azalıyor. Ve bu ülkelere ihracat 1 milyar 285 milyon dolardan 932 bin dolara geriliyor.
Yine Afrika’ya olan ihracat yüzde 16 oranında, Orta Doğu’ya olan ihracat yüzde 4,9 oranında, Avrupa’ya olan ihracat yüzde 7,5 oranında azalıyor. Bu arada Kuzey Amerika’ya olan ihracatın yüzde 5,3 oranında arttığını belirtelim.
O hâlde bu verilere göre ocak ayında ihracatı azaltan en önemli nedenin Batılı ülkelerin Rusya’ya uyguladığı ambargo olduğunu belirtmekte fayda var. Bir de küresel petrol fiyatlarının gerilemesine rağmen Türkiye’de enflasyonun yükselmesi rekabet gücünü azaltıyor. Dolayısıyla Türk mallarının dış pazar bulması zorlaşıyor.
Gelelim bu ihracat gerilemesinin ne anlama geldiğine…
İhracattaki gerilemenin anlamı şu; Rusya ekonomisinin bu yılın ilk yarısında yüzde 3 oranında daralacağı tahmin ediliyor. Rusya ekonomisi daralınca Bağımsız Devletler Topluluğu ve buna bağlı olarak Türkiye ekonomisinin de daralacağını söylemek herhalde yanlış olmaz. Zaten Avrupa’da durgunluk var. Bir de Rusya etkisi Türkiye ekonomisini de durgunluğa götürebilir. Bu arada ilk ayın ihracat rakamını gördükten sonra bu yıl hedefi olan 173 milyar dolar tutarındaki ihracatı gerçekleştirmek zor görünüyor. Dolayısıyla yüzde 4 oranındaki büyüme hedefinin de tehlikeye girdiğini belirtelim.
TÜRKİYE, GÜNEY KORE’NİN YENİ MODELİNİ UYGULAMALI
O hâlde ne yapmalı, sorusu akla gelebilir.
Hemen cevaplayalım. Durgunluğa girmemek için derhal iç talebi canlandırmak ve hizmet sektöründe verimliliği artırmakta fayda var.
Bu konuda Türkiye’nin hemen Güney Kore’ye bakması gerekiyor. Niye bakması gerekiyor? Çünkü Güney Kore’de milli gelir içerisinde ihracatın payı 1970 yılında yüzde 15, 2002’de yüzde 34 düzeyindeydi; bu oran 2013’te yüzde 56’ya çıkınca epeyce kırılgan bir ekonomi hâline geldi. Dış talepteki azalma Güney Kore’yi hemen krize sokuyor.
İşte bu kırılganlıktan kurtulmak için Güney Kore şimdi hizmet sektöründe verimliliği artırmak amacıyla kadın emeğini daha çok üretime katılmaya çağırıyor. Çünkü sanayi sektöründe verimlilik artışı 1980-2010 arasında yüzde 8,2 olurken hizmet sektöründe yüzde 2 düzeyinde kaldı. İşte bu nedenle Güney Kore şimdi modern sağlık, eğitim, iletişim, işletme hizmetleri, yasal ve finansal hizmetlerde kaliteli ve verimli üretime yöneliyor. Küçük yatırımcıya hizmet sektöründe yoğun teşvikler getiriyor. Regülasyonları azaltıyor. Tabii bu arada yabancı sermaye için yatırım iklimini iyileştiriyor. Böylece hizmet sektöründe verimliliği artırarak rekabet gücünü çoğaltmayı planlıyor.
O hâlde bizde hemen Güney Kore’yi örnek alıp harekete geçmeliyiz. Aksi takdirde durgunluğa doğru hızla ilerliyoruz.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2016
13.07.2016
4.02.2016
2.02.2016
1.02.2016
10.06.2016
31.05.2016
27.05.2016
18.05.2016
17.05.2016