Süleyman YAŞAR
Bugün Amerikan Merkez Bankası Açık Piyasa Komitesi faiz kararını açıklayacak. Beklenti yüzde 90 faiz artırımı yönünde. Bildiğiniz gibi Amerikan kısa vadeli politika faizi 2008’in aralık ayından beri sıfır ile 0.25 arasında bulunuyor.
JANET YELLEN’E GÖRE PHILLIPS EĞRİSİ FONKSİYONEL DEĞİL
Peki, faiz artırımının koşulları oluştu mu?
Amerikan Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen’e göre oluştu. Çünkü Yellen; yüksek enflasyon işsizliği azaltır, düşük enflasyon işsizliği artırır görüşünü savunan İngiliz iktisatçı A.W. Phillips’in bulgularının ABD’nin mevcut koşullarına uymadığını düşünüyor. Ve Phillips Eğrisi’nin fonksiyonel olmadığını belirtiyor. ABD’de enflasyonun düşük olduğu ortamda işsizliğin yüzde 10’dan yüzde 5’e gerilemesini bu düşüncesine örnek gösteriyor. Yine Yellen, petrol fiyatları ve doların istikrar kazanmasının ardından enflasyonun yükselişe geçeceğini düşünüyor.
IMF, FAİZ ARTIŞINA RAĞMEN AMERİKAN EKONOMİSİNİN 2016’DA DAHA HIZLI BÜYÜYECEĞİNİ DÜŞÜNÜYOR
İşte Yellen bu nedenle faizlerin artmasının ekonomiyi olumsuz etkilemeyeceğini ileri sürüyor. Bu arada IMF’nin beklentisi de faiz artırımına rağmen Amerikan ekonomisinin büyüyeceği yönünde. Çünkü IMF de aynı görüşte, faizlerin artacağını bilmesine rağmen Amerikan ekonomisinin 2015’te 2 olan büyüme hızı beklentisini, 2016 için 2,2 olarak tahmin ediyor. Yani faiz artışına rağmen büyüme hızının yükseleceğini söylüyor IMF.
Gelelim bütün bunları niye anlattığımıza…
Anlattık, çünkü Amerikan Merkez Bankası’nın yüzde 90 olasılıkla yapacağı bu ilk faiz artışının pek öneminin olmadığını belirten Amerikan iktisatçıları var. Onlara göre; Amerikan Merkez Bankası’nın hangi sıklıkla faiz artıracağı daha önemli oluyor. Çünkü sık ve hızlı faiz artışı gerçekten ekonomiyi bir anda daraltabilir. İşte bu nedenle asıl sorun faiz artışının sıklığı oluyor. Yani yapılacak bu faiz ilk artışından sonra gelecek artışların sıklığı önem kazanıyor.
TÜRKİYE VE BREZİLYA TAHVİLLERİNİN RİSK PRİMİ YÜKSELDİ
Şimdi gelelim bu ilk faiz artışı beklentisinin yarattığı etkiye…
Yapılacak ilk faiz artışı beklentisi daha çok gelişmekte olan ülkeleri olumsuz etkiledi.
Niye böyle bir tespit yapıyoruz?
Yapıyoruz, çünkü; Institute for International Settlements’in verilerine göre, 2014’te gelişmekte olan ülkelere net sermaye akımı 285 milyar dolar oldu. Oysa bu yıl yani 2015’te gelişmekte olan ülkelere net sermaye akımı 66 milyar dolara geriledi. Bir de petrol ve hammadde fiyatlarının düşmesi Rusya, Brezilya ve Güney Afrika Cumhuriyeti’ni epeyce olumsuz etkiledi. Tabii bu arada Türkiye de, kısa vadeli dış borcu yüksek olduğundan, sermaye akımının azalmasıyla en çok olumsuz etkilenen ülkeler arasında yer aldı. Son bir yılda Türk Lirası Amerikan Doları karşısında yüzde 34 oranında değer kaybetti. Bu arada Türk bonoları ve Brezilya bonoları risk primi en çok artan bonolar oldu. Dolar cinsinden 2026 vadeli Türk tahvillerinin risk primi 3.17, dolar cinsinden 2021 vadeli Brezilya tahvillerinin risk primi 4.53 puana yükseldi. İşte bu nedenle Amerikan faiz artışı beklentisinden en çok olumsuz etkilenen iki ülke tahvilinin Türkiye ve Brezilya olduğunu hemen belirtelim.
“Peki, bundan sonra ne olacak” sorusu akla gelebilir.
Bundan sonra şu olacak; Amerikan Merkez Bankası’nın hangi sıklıkla faiz artıracağı Türkiye için önemli oluyor. Belki ilk artışın ardından pek büyük bir oynaklık olmayabilir. Ama 2016 yılında yapılması muhtemel artışların Türkiye ekonomisini şekillendireceğini belirtelim. Dikkatli olmakta fayda var. Çünkü AKP tek parti hükümetinin ciddi bir ekonomik reform programı yok. Ve kapsayıcı bir hükümet değil.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2016
13.07.2016
4.02.2016
2.02.2016
1.02.2016
10.06.2016
31.05.2016
27.05.2016
18.05.2016
17.05.2016