Süleyman YAŞAR
Türkiye’nin kamu bütçesinde pek fazla açık yok. Bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 1,3 düzeyinde. Fakat Türkiye ekonomisinin en büyük sorunu büyüme hızının düşmesi oluyor. İşte bu nedenle işsizlik çoğalıyor. Kişi başına gelir geriliyor. Yani fakirleşiyoruz.
Bildiğiniz gibi son dört yılın büyüme ortalaması Türk Lirası bazında yüzde 3,1 oldu. Dolar bazında ise Türkiye ekonomisi küçüldü. 2013 yılında 822 dolar olan milli gelir 2015’te 722 milyar dolara geriledi. İhracat 157 milyar dolardan 140 milyar dolara düştü. Dış borçlar son üç yılda hızla çoğaldı. 2012 yılında 339 milyar dolar olan toplam dış borç tutarı, 2015’te 406 milyar dolara yükseldi. Yani büyüme hızı düşerken, dolar bazında milli gelir azalırken tuhaf biçimde dış borçlar çoğaldı. Tabii alınan dış borçlar dış ticarete konu olan imalat sanayii ve tarım ürünleri yerine lüks AVM, lüks konut ve lüks otomobillere yatırılınca dış borçlar arttı ama büyüme hızı geriledi.
Bu arada Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 93 milyar dolara düştü. Kısa vadeli dış borçlar ise 120 milyar dolara ulaştı. Yani kısa vadeli dış borçlar döviz rezervlerinin üzerine çıktı. Bu önemli bir risk oluşturuyor. Halbuki 2012’de döviz rezervleri 119 milyar dolar, kısa vadeli dış borçlar 92,9 milyar dolar düzeyindeydi.
Gelelim bütün bunları niye anlattığımıza…
Anlattık, çünkü Dışişleri Bakanı’nın yaptığı son açıklamalar Suriye’ye bir kara harekâtı yapılacağı izlenimi veriyor. Böyle bir durumda karşımıza Rusya ve ABD çıkabilir. Basında yer alan haberlerde ABD’nin şimdiden karşı çıktığını gösteriyor zaten. Çünkü Küba’da Papa Françesko ve Patrik Kiril’in buluşmasının, Batı’nın Rusya’ya uyguladığı ekonomik ambargoları kaldırması için Putin tarafından planlandığı ileri sürülüyor. Dolayısıyla Batı ile Rusya’nın birlikte hareket etme düşüncesi uygulamaya geçebilir. Bu arada NATO Türkiye’yi yalnız bırakabilir. Dolayısıyla savaşın maliyeti Türkiye için çok yüksek olabilir.
Hatırlayacaksınız savaşla yaşadığı iddia edilen ABD ekonomisi bile 4 trilyon dolar harcadığı Irak savaşının ardından hâlâ bütçesini toparlayamadı. Ve bu nedenle Irak’tan hemen ayrılmak zorunda kaldı.
İşte bu nedenle, Türkiye’nin, Suriye topraklarında bir savaşa girmesi sadece silah satıcılarının işine yarar. Türkiye ekonomisi mevcut makro ekonomik verileriyle bu savaşı sürdüremez. Yine Türkiye’nin haklı olarak yaptığı Kıbrıs harekâtının ardından bu ülkenin ekonomisine konulan ambargoları hatırlayalım. Hattâ o ambargolar olmasaydı şimdi 2 trilyon dolarlık bir Türkiye milli geliri olabilirdi. Anlayacağınız Türkiye savaştan uzak durmalı. Aksi takdirde kişi başına 9 bin 286 dolara düşen gelir daha aşağılara gider.
***
MARX buralara hiç uğramayacak gibi görünüyor…
Süleyman Bey,
Bugün (10 Şubat 2016) “Amerika Marx’a döndü” başlıklı yazınızı tam okuyup bitirmiştim ki A…. sigortadan poliçe yenileme onayı almak üzere bir telefon geldi:
Sıfır hasarlı, en az 25 yıllık kadim bir sigortalıyım ya da ‘sigorta mükellefi’ demek daha doğru olur belki? H… Sigorta, sonra Y… Sigorta, sonra A…. Sigorta olmak üzere bu yıllar içinde bize sorulmadan patron değiştire değiştire, fahiş artışlarla –sosyal güvence yoksunu bir toplumda ağır bir vergi mükellefi olarak– bugünlere gelmişim.
Hiçbir iktisadi gerekçesi olmayarak –uzun pazarlıklar sonunda– yüzde 50’ye varan bir artışı sineye çekmiştim ki USD 75.000 olan yurtdışı paketini TL 150.000 e çevirdiklerini öğrendim.
Alacaklarında enflasyonu yüzde 50’den, olası yükümlülüklerinde ise USD’ı ise 2 TL den hesaplıyorlardı?.. ÇILDIRDIM!
Özel sigorta müşterisi varlıklı kesimlerin sessizlikleri bizleri düpedüz giyotine götürüyor anlaşılan.
Marx buralara hiç uğramayacak gibi görünüyor; ne dersiniz?
Ekte size geçen yılın poliçesi ile bu yılın ilk ve son poliçe tekliflerini bir göz atarsınız düşüncesiyle mailliyorum.
Hacer Sayman
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2016
13.07.2016
4.02.2016
2.02.2016
1.02.2016
10.06.2016
31.05.2016
27.05.2016
18.05.2016
17.05.2016