Taha Akyol
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin AYM kararına uymayı ikinci defa reddetmesi hukuki bir karar olmaktan ziyada siyasi bir savaş ilanı niteliğindedir.
Yargıtay'ın hukuki gerekçeleri nedir? Yargıtay Anayasa’nın hangi maddelerine, hangi yerleşik içtihatlara, anayasa hükmünde olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin hangi maddesine dayanarak AYM kararına uymayı reddetti?.. Bu konuda tek paragraf yok!
Gösterdikleri gerekçeler bütünüyle siyasidir, AYM’ye karşı siyasi bir manifesto niteliğindedir… Ne ilgisi varsa, Yargıtay Arap Baharından giriyor, Pakistan Yüksek Mahkemesi’nin başbakan hakkındaki güvensizlik kararından çıkıyor, AYM’ye hücum ediyor…
Başbakan Erdoğan’ın Arap Baharı’nı öven, göklere çıkaran konuşmaları olduğunu burada hatırlatmak isterim.
BU NASIL KARAR?
Yargıtay, “AYM’nin söylemi terör örgütleriyle uyumlu” diyor, diyebiliyor!
AYM Gülen’e de Karayılan’a da Melis yolunu açabilirmiş!
Halbuki Yargıtay “terör örgütüne sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, ideolojisini, değerlerini benimsemek, yayınlarını okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliğine için yeterli değildir” diye karar vermiştir. (16 Daire, 2017/5155)
AİHM içtihatlarında da böyledir. Hukukun inceliklerini dikkate almadan popülist bir söylemle AYM’yi böyle suçlamak ayıptır, bir yargı kurumuna yakışmıyor. Terör örgütleri de işlerine geldiğinde demokrasi, hukuk diyolar… Yargıtay bu değerleri red mi edecek?
Yargıtay, öfkesini kontrol edememiş, AYM’yi suçlamak için hayal ötesi komplo teorilerine yer vermiştir. AYM için, “cumhurbaşkanının meşruiyetini dahi tartışmaya açabileceği anlaşılmaktadır” diye yazabilmiştir.
Bu, Beştepe’ye siyasi bir mesaj değilse nedir?
Dahası, AYM’nin “Laiklik ilkesinin uygulanamaz hale getirilmesi, devletin şeklinin cumhuriyet olduğunun tartışmaya açılması gibi…” kararlar vermesinin mümkün olabileceği şeklinde yine hayal öteki bir komplo teorisi kurmaktan kendini alamamıştır.
YARGITAY’IN KENDİSİ
Yargıtay, destan yazar gibi kaleme aldığı kararında, AYM’nin yerel mahkemeye emir verdiğini, halbuki Anayasa’ya göre kimsenin mahkemelere “emir ve talimat” veremeyeceğini söylüyor. Yargıtay Genel Kurulu bir kakar verdiğinde mahkemelerin buna uyması zorunlu değil mi?! Emir ve talimat sayılabilir mi?
Yargıtay kararında “AYM, bireysel başvuru sonucunda ihlalin ve sonuçlarının nasıl giderileceği hususunda belirleme yapma yetkisine sahip olsa da…” deniliyor ki AYM’nin yaptığı da “ihlalin sonuçlarının nasıl giderileceğini belirleyip” yerel mahkemeye bildirmektir zaten.
Yargıtay’ın kendisinin de “AYM kararları Yargıtay’ı da bağlar” diye kararları vardı. Üstelik Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kendisi yakın bir tarihte “AYM kararları Yargıtay’ı da bağlar” diye karar vermişti. (4 Nisan 2023 gün ve K: 2023/966 Sayılı Karar)
Can Atalay dosyasına gelince, Yargıtay kendisinin bu kararlarını unuttuğu gibi, “AYM kararları yargı dahil herkesi bağlar” ve “yetki ihtilaflarında AYM kararı esas alınır” şeklindeki anayasa maddelerini yok saymış, kararına almamıştır.(Madde 153 ve 158)
İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ?
Yargıtay, kararında AYM’nin yetkilerinin daraltılması için Meclis’e dolaylı bir ifade ile çağrıda bulunuyor. CB Başdanışmanı Mehmet Uçum da yaptığı açıklamada AYM’yi “Batıcı ve neo liberal” diye suçladı, Meclis’e aynı yönde çağrıda bulundu.
Belli ki AYM’nin yetkilerini daraltmak için zemin hazırlanıyor.
Mehmet Uçum’un söyledikleri siyasidir, hiçbir anayasa maddesine dayanmaz. Hele “Batıcı ve Neo liberal” söylemi hukukla ilgisiz, tamamen siyasi bir karalama çabasıdır.
Asıl mesele şudur: “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi” Türkiye’yi bağlar mı bağlamaz mı?
Milli ve yerli midir yaksa “Batıcı ve neo liberal” midir?
Cevabını ben vereyim: Evrenseldir, insanidir… Türkiye açısından bağlayıcıdır. Anayasa’nın 90. Maddesine göre yerli kanunlardan üstündür ve bu yönüyle hem insani hem millidir.
Anayasa Mahkemesi’nin yetkilerini kısıtlamak için yasama organını devreye sokmak Türkiye’ye yakışmaz. Bu, Netanyahu’nun, Orban’ın, Duda’nın taktikleridir.
Türkiye Japonya, Almanya gibi bir gelişmiş ülke olmalıdır. O zaman çok güçlü olur, milli birliğini perçinlemiş olur.
Ama bunun tek yolu hukuk, özgünlük ve bilimdir. Benim gözümde vatanseverliğin de gereği budur.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
23.05.2025
22.05.2025
18.05.2025
15.05.2025