Ufuk COŞKUN
CIA, MOSSAD, KGB gibi istihbarat servislerinin yıllardır beyin kontrolüyle ilgili silahlar üzerine çalışmalar yaptığı bilinen bir gerçek. 1973 yılında mikrodalga ses cihazları aracılığıyla dışarıdan beyine telkin etmenin mümkün olduğu keşfedildi. O yıl ABD’de 42 laboratuvarda 10 bin bilim adamı yüksek güçteki mikrodalga radyasyonuna maruz kalmanın biyolojik tesirleri üzerine çalışma yapıyordu.
1994 yılında Rusya insan davranışlarını kontrol edebilen sistemler geliştirdiğini duyurdu. Bugün Kanadalı Profesör Micheal Persinger’in de ifadesiyle inanılmaz olan gerçekleşti ve neredeyse milyarlarca insanın beynini doğrudan etkilemek artık mümkün hale geldi.
Nöro-elektromanyetik silahla her şeyi kontrol edebiliyorlar. Düşünceleri okuyor ve iletebiliyorlar. Hayali görüntüler oluşturuyorlar ve bu mikrodalga işitme ile gerçekleşiyor. Telkinler verildikten sonra istenilen davranışın gerçekleşmesi için de kâfi miktarda elektromanyetik dalgalarla hisler oluşturuluyor. Eller şuursuzca hareket edebiliyor örneğin. Yarı insan yarı robot hali…
İnsanın yaydığı elektromanyetik dalga boyu tespit edildikten sonra bu veri ilgili kuruluşa aktarılıyor. Ve uydular aracığıyla kişi istenildiğinde 24 saat denetim altına alınabiliyor. Kısacası CIA’nın ilgili biriminin canlı robotu haline geliyor.
Uluslararası litarürde buna MK Ultra projesi de deniliyor. 1977 yılında CIA Başkanı Stansfield Turner buna “dehşet verici bir proje” demişti. Eski CIA Başkanlarından Allen Dulles ise bu projeyi “Hedef; insan zihnindeki savaşı kazanmaktır. Zihin yıkama ile ideolojisini ve inancını değiştirmek ve gerekirse bir Mançurya Kobayı yaratmaktır ”şeklinde tanımlamıştır.
Türkiye’de ise 2000 senesinde Kartal Özel Tip Cezaevi’nde tutuklu bulunan Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu sayesinde duyduğumuz “Telegram” ismiyle de gündeme gelen zihin yönlendirme projesinden bahsediyoruz. Mirzabeyoğlu’nun nitelemesiyle, Batı düşünce ve tekniğinin vardığı nihai noktanın ürünü bir proje bu. ‘’Telegram ‘’adlı kitabında bu mevzuyu detaylı bir biçimde izah eder.
Telegram, Amerika menşeli pragmatizm felsefesi temelinde yükselen davranışçı psikolojinin teknik metodla yapılan bir versiyonu. 50’lerden sonra Batı’da da geçerliliğini yitirmeye başlayan bu teoriye göre insan zihni, incelenmesi mümkün olmayan, buna gerek de olmayan bir “kapalı kutu” gibidir.
İnsanın davranışları değiştirildiği takdirde onun zihnini programlamak, onu yeniden inşa etmek mümkün olacaktır. Mirzabeyoğlu, maruz kaldığı Telegram’ı hâkim Batıcı düşüncenin mekanik kâinat-mekanik hayat-robot insan algısıyla, insanın özünü dileyişi anlamındaki hürriyet çabası arasındaki bir mücadele olarak görüyor.
Zaten Telegram cihazının başındaki isimlerden biri, daha işin en başında ona, “bu bir din mi, ilim mi çekişmesidir” diye hitap ederek kurmuş paradigmayı. Bu bakımdan Salih Mirzabeyoğlu’na uygulanan bu işkencenin sembolik önemi de bulunmaktadır.
Öyle ki Telegrama maruz kalan kurbanın görme, işitme, düşünme gibi faaliyetleri çok net olarak takip edilebiliyor. Dahası, ona görüntü, ses ve düşünce de yollanabiliyor. Bununla kalmayıp dokunma duyusu üzerinden manipülasyonlar yapılıyor, sıcak-soğuk algısı değiştirilebiliyor; kasılma, yanma, kilitlenme, çarpılma, acı verme gibi birçok işkenceler de uygulanabiliyor.
Telegramın teknik temeli, insandaki 5 duyu, düşünme ve kas yönetim fonksiyonlarının hepsinin beyin denilen santralde elektriksel sinyaller olarak karşılık bulması prensibine dayanıyor. Elektromanyetik dalgalarla yapılan zihin kontrolünde beyin, kurban ile telegramcılar arasında alıcı-verici vazifesi görüyor.
FETÖ kumpasıyla 12 sene hapis yatan ve bu alanda çalışmalar yapmış bir yazar olan Burak Çileli’ye göre, proje bütün kitlelere uygulanabilecek şekilde geliştirilmek isteniyor. Mirzabeyoğlu’nun delirtilmesi, olmazsa itibarsızlaştırılması amacının yanı sıra onun kurban olarak seçilmesinin bir sebebi de, projenin zayıf noktalarının tespit edilip geliştirilebilmesi açısından ideal kobay olarak münasip görülmüş olmasıdır.
Telegram, Mirzabeyoğlu tarafından ilk dile getirildiğinde ona inanmayanlar ve düşman olan bir takım çevreler, “bunalım geçirdi” yahut “tahliye olmak için yalan söylüyor” tarzında iddialar öne sürdüler. Oysa ortada komplo denilmeyecek kadar bariz bir gerçek var!
Kaldı ki projenin içinde yer alan bazı isimler biliniyor. Bu isimler sorgulanarak Telegram işkencesinin deşifre edilmesi ve projenin teknik mahiyetinin çözümlenerek ileride kitlesel yönlendirme risklerinin erkenden önüne geçilebilmesi mümkün. Bu bakımdan resmî kurumlara büyük sorumluluklar düşüyor. Artık buna inanın ve gerekli çalışmaları lütfen başlatın.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019