Ural ATEŞER

GÖZBOYAYICI YAYGARALAR...
27.01.2016
2391

 Yeni buluş şöyle: "Ne Türk ne Kürt ölmesin. Silahlar sussun..." Daha uzun siogan, ama özü bu... PKK'ye, HDP'ye söz söylememek için kırk dereden su getirip, kıvırtıyorlar da kıvırtıyorlar... Evet... Ben imzamı atarım... "Ne Türk ölsün, Ne de Kürt!"... Hatta daha kısa, kimse eceliyle ölmenin dışında ölmesin... Bu sloganın altına imza atmayacak birini düşünmek bile istemiyorum...

Ama, bu slogan ve imza kampanyası hendek çatışmaları için söylenince hiç bir anlamı kalmıyor... Taraftar tribünündeki amigo görevini bırakıp, taraftar tribününden inince bunu görmek için çok çaba sarfetmek gerekmez...

Önce, her ölüm en azından ölenin çevresinde acı bırakır... Her ölen kişi, barış içinde yaşamak varken boşuna ölmüştür... Acıdır... Olmamalıdır... Ama "hendekler" etrafında yürütülen çatışmalarda hiç kimse Türk olduğu için ya da Kürt olduğu için ölmüyor, öldürmüyor... Bir tarafta, "burası bizim topraklarımızdır ve devlet tarafından işgal edilmiştir. Topraklarımızı savunuyoruz" diyen (Elçi'nin deyimiyle) "yasadışı" silahlı güçlere mensup insanlar, diğer tarafta ise (Demirtaş'ın deyimiyle) devleti bu isyana karşı korumak için orada olan, devletin silahlı güçleri var. Her iki tarafta da toplumun mozaiğine mensup değişik etnik kökenli insanlar var... Yani sizin "Sarayın askeri-polisi" dediğiniz yasal silahlı güçler de, hendeğin içindekiler de kültürel ve ulusal aidiyetlerinden dolayı çatışmamaktalar, her iki tarafta da toplumun tüm moziğinine ait insanlar bulunmakta...

Ya deyin ki, "hendekdeki PKK'li ve onun her türden üç harfli örgütlerine mensup olan insanlar (ki bunlara HDP'liler de dahil) haklı bir mücadele yürütmektedirler ve dolayısıyla onların silah bırakıp teslim olmalarını istemiyoruz. Onlara karşı haksız bir kıyım yapan devlet güçleri silah bırakıp oradan çekilmeliler, o toprakları bu haklı isyancılara teslim etmeliler"; ya da gerçekten barış istiyorsanız, "o toprakların da Türkiye olduğunu, oralarda ve yurdun her yerinde yaşayan insanların demokratik hak ve özgürlükleri için mücadelenin yerinin sivil siyasi sahne olduğu, bunun için yeterli ve gerekli silah olan parlamenter temsil hakkının var olduğu, bu yüzden silahlı 'isyan hareketi'nin durdurulması gerektiği ve insanların ölümlerine, yıkıma malolan bu çatışmaların sona erdirilmesi gerektiği"ni  söyleyip gerçekten barış ve huzurun tarafında yerinizi alın...

Yok "ne Türk ne de Kürt ölmesin"miş, ya da buna benzer alibi (göz boyayıcı) yaygaralar ne Kürtlere ne de ülkenin mozaiğini oluşturan tüm insanlara hiç bir fayda sağlamaz... Açık olun... Dürüst olun... Söyleyin açıkça ne istediğinizi, neyi desteklediğinizi... Sonra hep beraber ölülere, ayrım yapmadan birlikte yas tutalım, gençlerin ölmesine, hiç bir ayrım yapmadan karşı çıkalım...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (4)
  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    14.05.2013 09:52

    Bir dile ait masalların, hikâyelerin, şarkıların bir başka etnik kültürün malı sayılması Kültür Hırsızlığıdır.

  • Hamide Bezirci

    Hamide Bezirci

    14.05.2013 09:52

    Bir dile ait masalların, hikâyelerin, şarkıların bir başka etnik kültürün malı sayılması "Kültür Hırsızlığıdır".

  • jale küçükbalaban

    jale küçükbalaban

    17.05.2013 10:32

    Bülent bey kürt ulusuna yapılan haksızlıklara kısmen değinmişsiniz bu güzel .Peki öneriniz nedir geçmişimizi,tarihimizin , acılarmızın üzerine süngermi çekelim .Yoksa hala yaşamakta olan değerlerimiz için mücadelemi verelim."Bu topraklarda salt Kürt çizgisiyle yapılacak bir yaşam tarzı asla barışı ve adaleti getirmeyecektir"şeklinde düşüncenizi ifade etmişsiniz ,peki bahsettiğiniz bölgede yaşanan gergin ortamın sebebinin tarafınızdanda bilindiğini düşünüyorum ama yine söyleyeyim yoğun şekilde uygulanan asimilasyon politikası değilmidir.Kürtlerin ırkçı bi yaklaşım içinde olacağını nerden çıkarıyorsunuz insanın tarihine geçmişine sahip çıkması ,kültürünü geliştirmesi yeni nesillere aktarması başka milletleri kendi içinde asimile etmeden gerçekleştirilemezmi .Kürtleri çokça türklerle karıştırıyorsunuz kürtler olmayan bi ulusu var etme gayreti içinde değiller, zaten var olan için mücadele veriyorlar ve bu mücadele kutsaldır "Yaşamın ve yazgının neden olduğu gerçeği görmemek, tercihlere ve insan haklarına yeni darbeler vurduracaktır" diye bitirmişsiniz bende diyorumki artık kürtlerin yazgısını onlardan gayrı kimse yazmasın ...

  • Mehmet Namım Polat

    Mehmet Namım Polat

    18.05.2013 00:07

    Cioran kimsenin bilmediği bir dilde neden yazayım diyerek ana dili olan Romencede yazmayıp Fransızca yazmaya başlamış ve bunu sürdürmüştür. Bu Romen filozofun basiretine sahip her kürt Türkçe için böyle düşünecektir.. Böylece Türkçe kürtlerin bir değeri haline dönüşmektedir. Bu değer için kendilerini mücadeleye çağırıyoruz yani Türkçede güzel eserler kaleme almaya.. Mahalli dili olarak kürtçeyi muhafaza edip kültür ve ilim dili olan türkçeyi kullanmak kendilerini de yüceltecektir

Yazarlar