Vedat Bilgin
ABD tarafından açıklanan PKK/PYD ekseninde terör unsurlarına dayanan bir ordu kurma girişimi ne anlama gelmektedir? ABD ‘terör örgütü mensuplarını’ kime karşı ordu haline getirmek istemektedir? Suriye’de belli bir bölgeyi işgal ederek oradan Türkiye’yi çevreleyecek bir terör kuşağı oluşturmaya dönük bu girişimi kabul etmek, buna sessiz kalınmasını beklemek, terör kuşatması ve saldırıları altında yaşamaya, bölünme sırasını beklemeye razı olmaktan başka nedir?
Türkiye ABD ilişkilerinde inişli çıkışlı dönemler hep olagelmiştir; ABD’nin beklentilerine karşılık bulmadığı zaman çeşitli düzeylerde doğrudan ve dolaylı müdahaleler yapmaktan kaçınmadığı üstelik bunları iki müttefik ülke arasında belli bir nezaket gözetmeden gerçekleştirdiği de bilinmektedir. Bu müdahaleler arasında doğrudan ülkenin dış politikasına yönelik kısıtlayıcı kararlar bulunduğu gibi, 1974 Kıbrıs olayından sonra uygulamaya sokulan ambargonun yanı sıra askeri darbe ve demokratikleşme sürecine karşı girişimler yoluyla Türkiye’nin iç işlerine yapılan müdahaleler asla unutulmamıştır. Bütün bunlardan sonra iki ülke ilişkileri nasıl normalleşmiştir veya normalleşmiş midir?
YOLDAKİ TAŞLAR
“Esas üzerinde durulması gereken husus bu ‘normalleşmenin’ mahiyetiyle ilgilidir. Sanırım bütün mesele bu ‘normalleşme’ diye tanımlanan durumda düğümlenmektedir. ABD’nin taleplerini esas alan bir başka ifadeyle onları kabul ederek varılan uzlaşmalar söz konusudur ki elbette burada bir uzlaşmadan çok, tek taraflı olarak ABD siyasetinin benimsenmesi ‘normalleşme’ olarak tanımlanmış bulunmaktadır. Dolayısıyla NATO ittifakı içinde yaklaşık 70 yıllık bir müttefiklik tamamen tek taraflı hegemonik ilişki biçimindedir.”
Soğuk Savaş şartlarında yaşayan, üstelik ekonomik bakımdan geri bir tarımsal ülkenin Stalin tehditleri karşısında rıza gösterdiği bu ilişki biçiminin ilanihaye devam etmesi zaten beklenemezdi; bugün gelinen aşamada Sovyetler’in çöküşünün ardından bunca yıl geçmesine rağmen ABD’nin hâlâ eski ilişki tarzı üzerinden münasebetlerini sürdürme beklentisi zaten eşyanın tabiatına aykırıdır.
“Başından itibaren Suriye krizinde ABD’nin önce Türkiye’yi yalnız bırakan arkasından DEAŞ PKK/PYD terör örgütleri vasıtasıyla istikrarsızlaştırmaya dönük saldırıları önceleri muhtelif servisler üzerinden dolaylı sonra doğrudan binlerce TIR dolusu silah vererek, eğiterek destekleyen ABD’nin artık bir müttefiklik ilişkisini göz önünde tutup tutmadığını tartışmak anlamlı mıdır?”
NASIL BİR DÜNYA?
Burada iki husustan bahsedilebilir. Bunlardan ilki; ABD’nin Doğu-Batı kutuplaşmasında hegemonik üstünlüğünü kaybetmesinin meydana getirdiği sarsıntı ve bu sorunu çözme konusunda politik tercihlerinin yetersizliği yani dünyanın yaşadığı sistem değişiminin krizini önleyebilecek politik araçlardan mahrum olmasıdır. Sıkça üzerinde durmaya çalıştığım bu husus tarihsel gelişme dalgalarıyla ilgilidir ve bu süreç hegemonik üstünlüğün kaybıyla başlayıp çöküşe kadar gidecek bir olaydır. Bu sürecin iradi bir mesele olmadığı açıktır.
İkinci husus, ABD’nin ne yapıp edip Ortadoğu’yu kontrol etmek istemesiyle ilgilidir; çünkü bu bölgenin kaybının çöküşü hızlandıracak tesirler yaratacağını bilmektedir. ABD’nin çelişkisi tam da bu noktada ortaya çıkmaktadır; Ortadoğu’nun mevcut siyasal yapıları parçalayarak etnik/mezhepsel temelde haritalarını yeniden düzenlemek sadece bölgenin değil ABD’nin de krizini derinleştirecek, Batı sisteminin bölgede konum kaybetmesini hızlandıracaktır.
“Netice olarak, Türkiye ile ilişkilerinin bugün geldiği aşamada ABD’nin yapacağı tercih, bir anlamda bölgede kendi geleceğini belirleyeceği gibi Doğu-Batı denkleminin çözümünde de tayin edici olacaktır. Çünkü Türkiye sadece bir ülkenin değil, coğrafyanın tarihsel kaderini tayin edecek bir konumdadır.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.03.2020
27.05.2019
20.05.2019
9.05.2019
6.05.2019
2.05.2019
30.04.2019
22.04.2019
18.04.2019
15.04.2019