Verda ÖZER
Geçtiğimiz hafta ABD’nin ve Avrupa’nın tüylerini resmen diken diken ettik! Önce Rusya lideri Putin seçim sonrası ilk yurt dışı ziyaretini Ankara’ya yaptı. Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’la birlikte Türkiye’nin ilk nükleer santralinin temelini attı. Hemen akabinde Rusya’dan alacağımız S-400 hava savunma sisteminin bize daha erken bir tarihte teslim edileceği açıklandı. Tüm bunların üstüne ertesi gün İran lideri Ruhani Ankara’ya geldi. Ve üç ülke lideri yaptıkları Suriye zirvesiyle, tüm dünyanın dikkatini üzerlerine çekti.
/* */
İran ve Rusya korkusu
Tabii ki Batı dünyasını yerinden zıplatan sadece bu son gelişmeler değil. Rusya ve İran zaten bir süredir ABD’nin ve Avrupa’nın “tehditler” listesinin en tepesinde.
***
İngiltere ile Rusya arasında geçtiğimiz ay patlak veren ajan krizinin dumanı hâlâ tütüyor. Aralarındaki diplomatik savaşa sonradan ABD, NATO ve 14 AB ülkesi de katıldı. Şimdi Başkan Trump’ın Rusya’ya karşı çok ağır yaptırımlar getirmesi bekleniyor. AB ülkeleri de daha yeni, Rusya tehdidine karşı “askeri Schengen bölgesi” oluşturma kararı aldılar. Tüm mesele ise, Putin’in Ortadoğu ve Karadeniz’de gitgide artan etkisi.
İran deseniz, zaten Trump’ın gündeminin zirvesinde. ABD Başkanı, 2015’te İran’la imzalanan nükleer anlaşmayı iptal etme derdinde. Irak ve Suriye başta olmak üzere Ortadoğu’daki İran nüfuzunu kırmak da aralıkta açıkladığı Ulusal Güvenlik Belgesi’nin mihenk taşı.
İşte böyle bir ortamda Ankara’nın Rusya ve İran’la bu kadar yakın temasta olması, Batı’nın kaşlarını elbette havaya kaldırıyor.
Sebepsiz değil
Ankara’nın Rusya-İran hattına yaklaşması ise sebepsiz değil. Türk yetkililer bu iş birliğinin en öncelikli sebebi olarak, ABD ile böyle bir ortaklığın yakalanamamış olmasını gösteriyor. Türkiye Suriye’de desteklediği Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve diğer muhalif grupları, Washington’a bir türlü kara gücü olarak kabul ettiremedi. Üstüne ABD, PKK bağlantılı YPG’yi ortak olarak tercih etti. Bu ortaklık gitgide daha da pekişiyor. Fransa başta olmak üzere birçok AB ülkesi de bu iş birliğine giderek daha sıcak bakmaya başlıyor.
***
Türkiye’yi Rusya-İran ortaklığına iten 2. sebep de, her iki ülkeyi de Suriye’de çözüm sürecine katma mecburiyeti. Esad’ın en büyük destekçisi olan İran, Türkiye-Rusya iş birliğini önceleri sabote ediyordu. Mesela Aralık 2016’da bu iki ülkenin Halep için vardığı ateşkes anlaşmasını İran bozmuştu. Rusya deseniz, uçak krizinden sonra Suriye’de hava sahasını bize kapatıp hareket alanımızı son derece kısıtlamıştı. Dolayısıyla, bu iki ülkeyle iş birliği yapmak zaten sahanın getirdiği bir gereklilik.
***
Ancak tüm bunlar, Rusya ve İran’la iş birliğinin sorunsuz olduğu ve olacağı anlamına gelmiyor. Rusya’nın YPG’yi Suriye’de çözüme katma isteği ve örgüte gösterdiği esneklik, İran’ın da Suriye’deki Sünni gruplara karşı hasmane duruşu ve Afrin harekatına açıktan karşı çıkması en önde gelen görüş ayrılıkları.
İşte tam da bu yüzden Ankara aslında Batı ile Rusya arasında hassas bir denge kurma stratejisi güdüyor. Ancak bu strateji -özellikle NATO üyeliğimiz ve AB perspektifi düşünülünce Batı ile daha da hassas bir mesaiyi gerekli kılıyor.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.04.2021
28.11.2019
22.10.2019
20.06.2019
8.06.2019
5.06.2019
1.06.2019
29.05.2019
26.05.2019