Verda ÖZER
“Eğer Avrupa acilen uyanmazsa, sonu Sovyetler Birliği’nin 1991’deki çöküşü gibi olacak. Şu anda bir devrim yaşadığımızın ne yazık ki Avrupalı liderler farkında değiller. Avrupa Birliği (AB) çok yakında yok olabilir.”
Hafta sonu yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin hemen ardından bu karamsar sözleri sarf eden kişi George Soros. Yani birçok ülkede siyasi kriz tetiklemekle suçlanan, ünlü Macar asıllı Amerikalı yatırımcı. Ama bu sefer bir krizi tetiklemeye ihtiyacı yok, zira seçim sonuçları Avrupa’nın zaten derin kriz içinde olduğunu gözler önüne seriyor.
Merkez eridi
Son yüzyılda 2 Dünya Savaşı, bir de Soğuk Savaş atlatan, 74 yıldır barış ve refah içinde yaşayan Avrupa şimdi aşırı sağın pençesinde. Sonuçları pazartesi günü açıklanan AP seçimlerinin ardından, aşırı sağ artık AP’nin 4’te 1’ine hakim. Popülist ve AB karşıtı partiler oylarını 2014’e göre 3 kat artırdılar. Özellikle İngiltere, Fransa, İtalya ve Belçika’da en büyük kazanan olarak çıktılar. Bugün AP’deki en büyük parti, faşist söylemleriyle bilinen İngiliz siyasetçi Nigel Farage’ın Brexit Partisi.
Bununla birlikte, merkez sağ ve sol partilerin de eridiği ortaya çıktı. Sağ eğilimli Avrupa Halk Partisi (EPP) ve Sosyalist-Demokratlar (S&D) 1979’dan beri ilk kez AP’de çoğunluğu kaybettiler. Buna mukabil, küçük, yeni ve kutuplaşmanın aktörleri olan uçlardaki partiler bu seçimin kazananları.
***
Ancak tüm bunlara rağmen şunu söyleyebiliriz: Popülist, ırkçı, İslam ve göç karşıtı, AB’ye muhalif bu partiler evet sistemi çalkaladılar; statükoyu yıktılar; alarm zillerini çaldılar. Ancak yine de aşırı sağın beklendiği kadar kuvvetli bir depreme dönüşmesi engellenmiş durumda. Nasıl mı?
Yeşillerin zaferi
Her şeyden önce, aşırı sağ bazı ülkelerde yükselirken, Yunanistan, Hollanda ve Avusturya gibi bazılarında da çok güç kaybetti. Sol eğilimli partiler ise güney Avrupa’da (özellikle Yunanistan ve İspanya’da) kazandı. Yeşiller ve Liberaller’in de özellikle kuzey Avrupa’da ve Almanya’da oylarını çok artırdığı görülüyor. Bu seçimin en büyük kazananı kesinlikle özgürlükçü ve çevreçi politikalarıyla bilinen Yeşiller oldu. AP’de kararların alınabilmesi için merkez partilerin artık onlara ihtiyacı olacak. Bu da Yeşiller’i, siyaseti belirleyen asıl güç (kingmaker) yapıyor.
Gençlerin çoğunluğunun da Yeşiller’den ve Liberaller’den yana olduğu, AB’ye sahip çıktıkları görülüyor. Bunda hem ekonomik darboğaza çare bulamayan merkezden ümidi kesmelerinin, hem Brexit krizi gibi aşırı sağın verdiği zararlardan korkmalarının, hem iklim değişikliği gibi geleceğin asıl sorunlarına çözüm istemelerinin, hem de sosyal medyayı iyi kullanan partilerden etkilenmelerinin payı büyük. Daha şimdiden, Almanya’da 20-30 yıl sonra bir Yeşiller hükümeti olabileceği yorumları yapılıyor.
Kısacası, Avrupa’nın geneline kutuplaşmayı tetikleyen partiler damgasını vuruyor. Aşırı sağ ve Yeşiller bugüne kadar iki uç iken, artık merkeze yerleşiyor.
En Avrupalı seçim
Tüm bunların yanında, bu seçim AB’nin ötesinde ilk kez devletleri de bu derece içeriden etkiledi. Yunanistan, İngiltere ve Hollanda’da erken seçim kararı alınırken, Fransa, İtalya, İspanya’da da seçim çağrıları yapılıyor. ABD’nin köklü düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi’nin Başkanı Fred Kempe bununla ilgili olarak “Bu, AB tarihindeki en gerçek Avrupalı seçim oldu. Zira ideolojik çatışmanın çizgileri artık ulusal sınırları aşıyor” diyor.
Bununla birlikte, aşırı sağcı liderler artık topyekûn AB’ye karşı olmak yerine, AB’yi içeriden değiştirmek istediğini söylüyor. Bunda İngiltere’nin Brexit sürecinde gördüğü zararın rolü elbette büyük. Bu da AB’nin henüz dağılma sürecine girmediğine delalet.
***
Kıssadan hisse: Her ne kadar aşırı sağ Avrupa’yı vurmuş olsa da, sonuçlar aksine AB’yi demokratik zeminde daha çok tartışmaya ve uzlaşmaya itiyor. Dolayısıyla, popülist dalga orta ve uzun vadede zarardan çok yarar getirecek gibi görünüyor.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.04.2021
28.11.2019
22.10.2019
20.06.2019
8.06.2019
5.06.2019
1.06.2019
29.05.2019
26.05.2019