Yetvart DANZİKYAN
Perşembe sabahı Agos’un manşete taşıdığı haber birçok haber sitesince alıntılandı, kimi siteler tarafından daha da genişletilerek işlendi. (Merkez medyanın pek umurunda olmadı) Neydi o haber? Mardin’de Süryanilere ait birçok kilise, manastır ve mezarlık Hazine’ye devredilmişti, Hazine de bunları Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kullanımına tahsis etmişti. Peki mülk gaspının bu yeni örneği nasıl gerçekleşmişti? Mardin büyükşehir olduktan sonra köyler resmi olarak mahalleye dönüşmüş ve İl İdaresi’ne bağlanmıştı. Bu değişikliğin ardından Mardin Valiliği Devir ve Tasfiye Komisyonu kurmuştu. Komisyon bilhassa köylerdeki birçok kilise, manastır ve mezarlığı kamuya devretmişti. Bu komisyona yapılan itirazlar sonuçsuz kalmış, komisyon itirazları reddetmişti. Hazine’ye aktarılan mülkler de Diyanet İşleri’ne tahsis edilmişti.
Mor Gabriel Manastırı Vakfı (ki hatırlayalım, Mor Gabriel Manastırı’nın da devletten geri alınması epey zorlu bir mücadele sonrası olmuştu) bilhassa köylerdeki onlarca kilise ve manastırdan söz ediyor. Şöyle diyor Vakıf Başkanı Kuryakos Ergün:
“2002’de değişiklik yapıldı. Ve biz de çalışmalara başladık. Bazı tapuları vakfımızın üzerine alabildik. Bazıları için yasal süreçler de devam ediyordu. Bütün tapulara yetişmemizin imkanı yok. Arada kadastro çalışmaları da yapıldı. Kadastrolarda azınlık vakıflarının mülk edinebildiğine dair yasal değişikliğe ilişkin hassas davranmadılar. Biz yetişebildiklerimize dava açıyoruz. Yetişemediğimiz yerlerde bazı kilise manastır ve diğer mülkler Köy tüzel kişiliklerine bırakıldı.”
Sonrası da şöyle cereyan etmiş:
“Mardin’in büyükşehir olmasının ardından, valilik tasfiye komisyonu kurdu. Tasfiyeler başladı. Pek çok yeri dağıttılar. Belediyelere devredilmesini bekliyorduk. Ancak Belediye yerine hazineye devrettiler. Mardin Büyükşehir Belediyesi kararları mahkemeye taşıdı. Ancak Kayyım atandıktan sonra davaların düştüğünü tahmin ediyoruz. Komisyona biz de pek çok kez itirazlarda bulunduk. Tanıklar götürdük. Ancak yasal olarak bize veremeyeceklerini söylediler ve Hazine’ye devir işlemi yapıldı.”
Buradaki kilit gelişmelerden biri de belli ki Mardin Belediyesi’nin konumu. Devlet muhtemelen bu mülkler belediyeye gideceğine Hazine’ye gitsin demiş. Sonra da zaten belediyeye kayyım atanmış. Vakıf şimdi bu 50’ye yakın kilise, mezarlık ve manastır için hukuki bir mücadele başlatmış durumda.
Tabii burada daha temelde yatan bir başka önemli mesele de bilhassa köylerdeki bu mülklerin tapusunu almak için onlarca vakıf kurma gerekliliği idi. Süryani nüfus kalmadığı için bu kadar sayıda vakıf da kurulamıyordu doğal olarak. Devlet bu durumu iyi değerlendirmiş ve onlarca mülke el koymuş durumda.
Konu açılmışken... Bu çapta ses getirmeyen bir mesele daha var. Benzer bir sıkıntıyı da Antakya’da Arapca konuşan Rum Ortodokslar da yaşıyor. Bu bölge 1939’dan sonra Türkiye’ye katıldı. Dolayasıyla 1936’daki o meşhur vakıf beyanname listesini veremediler. Geçtiğimiz ay Azınlık Cemaati Vakıfları’nın gecikmiş Paskalya yemeği Antakya Rum Ortodoks Kilisesi’nde yapıldı. Yemek sırasında Antakya Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Fadi Hurigil, Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem’in de bulunduğu bir ortamda kürsüden yaptığı konuşmada bu konudan kaynaklanan sıkıntılara dikkat çekti ve kimi mülkler için yaptıkları başvuruların nasıl geri döndüğünü şu sözlerle anlattı:
“Hatay 1936’da Türkiye’ye bağlı olmadığı için; o tarihte beyanname vermemiz gibi bir durum da söz konusu değildi. Geçici 11. madde kapsamında gerekli başvurular yapıldı. Başvuruların hepsinden ret geldi.”
Hurigil bu cümleden yaşadıkları sıkıntılara örnek olarak Arsuz’daki durumu gösterdi:
“Vakfın ismi İskenderun Arsuz Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı olarak geçmekte iken kilisenin adı Mar Yuhanna Kilisesi’dir. Son çıkan Büyükşehir Yasası’yla da Arsuz ilçe olmuş, İskenderun ile bir bağlantısı kalmamıştır. Bu vakfın 10 adet taşınmazı mevcut iken; şu anda 3 adedi vakfın mülkiyetinde; Kilise’ninde aralarında bulunduğu 7 adet taşınmaz mazbutaya alınmıştır. Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün restore ettirdiği mazbutaya alınmış bu Kilise iki buçuk seneden beri ibadete açılamamış, özellikle sayfiye yeri olması münasebeti ile gerek yurtiçinden gerekse yurtdışından gelen kişiler vaftiz ve düğün ritüellerini gerçekleştirememişlerdir.”
Yine Hurgili’in verdiği örneklerden:
“İskenderun Rum Ortodoks Kilisesi Fukara Vakfı’na; geçmiş zamanda şehrin en değerli yerinden vakfa bağış yapılmış ama 1936 Beyannamesi’nde yer almıyor. Bahsi geçen yere Vakıflar Genel Müdürlüğü bina yapmış. Vakfedenin vasiyetnamesi var; gelir elde ettiğini gösteren defter var. Hatay İdari Mahkemesi’ne başvurulmuş. Dava kazanılmış ama Vakıflar Meclisi tarafından 14’e karşı 1 oy ile reddedilmiş. Gerekçe; 1936 Beyannamesi. Şu anda dosya Danıştay Mahkemesi’nde.”
Hurigil buna benzer birçok örnek verdikten sonra konuşmasını şöyle noktalamıştı:
“Türkiye’deki azınlık vakıflarının taşınmaz malları, gerek iç hukukta gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ nde korunmuştur. Buna rağmen imar izni verilmemesi, hesapta bulunan para üzerinde serbestçe tasarruf edilmemesi, mülkiyet hakkının gereği gibi kullanılamaması gibi vakıflar ile ilgili idari ve diğer kısıtlamaların herhangi bir kamu yararı amacına dayanmadığı açıktır. Bu nedenle söz konusu işlemlerin keyfi olduğunu ve dini/azınlık bir topluluğun haklarını kısıtlamaktan başka bir amaç taşımadığını söylemek yanlış olmayacaktır.”
Hurgili’in diplomatik bir dille tarif ettiği tablo açıktır. Türkiye’de kanunlar mülk gaspına bilhassa da dini azınlık mülklerinin gaspına çok kolay yol verir mahiyettedir. Ve bu tabloyu değiştirmek kimi artık küçüğün de küçüğü kalmış toplulukların insanüstü çabalarına kalmıştır. Bu çabalar sayesinde belki biraz değişmekte ama meselenin özü aynı kalmaktadır.
Merak ettiğim şu: Her konuda açıklama yapan bildiri yayınlayan Diyanet, şu son meselede hiç konuşmayacak mıdır? Bir açıklaması olmayacak mıdır: Bu mülklerin haksız biçimde kendi kullanımına tahsis edilmesine ne diyor Diyanet? Ne diyor Hazine?
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.01.2020
26.10.2020
12.10.2020
14.09.2020
1.09.2020
17.08.2020
20.07.2020
8.06.2020
11.05.2020
13.04.2020