Celal DENİZ
Geçtiğimiz hafta sonu Demokratik Toplum Kongresi Diyarbakır'da toplanarak Özyönetim ile ilgili görüşlerini 14 maddede toplayarak kamuoyuna açıkladılar.
Görüşmek, müzakere edilmek üzere sunulan bu teklif ulusalcısından,AKP'lisine, MHP ve CHP'lisine kadar çok geniş kesimden öfkeli tepkiler aldı. Özyönetimi Anayasal bir süreç olarak ele alıp bunun toplum tarafından tartışılmaya açılması neden bu kadar tepki aldı? Dolmabahçe mutabakatında yerel demokrasi kavramı içeriği itibarıyla DTK önerisinden çok mu farklıydı?
Yerel Demokrasi ülkenin demokratikleşmesinin olmazsa olmazıdır. Kürt sorunu ülkenin demokratikleşmesi için önemli bir zemindir. Kürt sorununu çözmeye aday bir siyasi irade olayı sadece PKK'nin silah bırakmasına indirgeyemez. Daha kapsamlı olarak ülkenin demokratikleşmesini sağlayacak bir sürece gidilmelidir. Bu da 92 yıllık cumhuriyet döneminin takıntılarından kurtulmak, günahları ile yüzleşmekten geçmektedir.
İşte bu anlamda yerel demokrasileri kurmak ve güçlendirmek ülkenin demokratikleşmesini hızlandıracak en etkili adım olacaktır. Bugün adına ister özyönetim, isterse yerel demokrasi, isterse özerklik deyin işlevi bakımından halkın katılım kanallarını açtığı, merkezi otoriteyi azalttığı, toplumun kendi kendini yöneteceği zemini sağlayacağı için sahip çıkılması gereken bir taleptir.
Kürt siyasal hareketi özyönetim taleplerini bugün ortaya koymuş değildir. Osmanlıda Kürdistan özerk bölge deneyimi yaşamış olan Kürtler Cumhuriyet ile statüden yoksun kalmışlardır. Bugün Özyönetim talebine karşı çıkan Cumhurbaşkanı 2013 yılında bakın neler demişti. "Bunların tarih bilinci yok. 'Cumhuriyet'e savaş açmak' deyimiyle bunlar tarih bilmiyor. Eyalet yapısı hızlı kalkınmayı getirir. Osmanlıya baktığımız zaman o güçlü Osmanlı'da Lazistan, Kürdistan eyaletleri vardı. CHP'yi farklı düşünürüm, ama MHP hem 'biz Osmanlıyız' diyecek diğer taraftan bunlara izin vermeyecek. ''
Dün bunları söyleyen bir başbakan bugün cumhurbaşkanı olarak özyönetim taleplerini açıklayan HDP eş genel başkanı Demirtaş için dokunulmazlığını kaldırın diye işaret verebiliyor. Ne değişti de 2 yılda özerklik, yerel demokrasi gibi bir hedeften vazgeçildi?
Burada sorun AKP'nin devletleşmesi ile ilgilidir. Geleneksel otoriter devlet düşüncesi, AKP'nin statükoculaşması ile AKP'yi siyaseten devletçi çizgiye çekti. Bu da şunu gösteriyor ki devletin bütün genetik yapısını değiştirmeye iktidardaki oy desteği ne olursa olsun hiç bir parti cesaret edemiyor. Bir süre sonra sistemle barışıyor hatta sistemin kendisi oluyor. AKP de bugün sistemin kendisi olmakla yetinmiyor en otoriter bir yönetim şeklini kendine kılavuz olarak alıyor. Başkanlık sistemi arayışı bu otoriter, faşizan yönetim şeklini meşru hale getirme girişiminden kaynaklanıyor.
Oysa yerel demokrasileri güçlü olan ülkeler demokrasi kültürü konusunda en başarılı örnekler vermiş ülkelerdir. Yerel demokrasiler demokrasinin okuludur. Halkın kendi kendini yönetebileceği ya da yerel iktidara kolay müdahale edebileceği bir idari şekildir.
Bugün AKP özyönetim ilanlarının ardından yerel yönetimler yasasında değişikliğe gitmek istiyor. Bu değişikliğin amacı, merkezi otoriteyi güçlendirmek için yapılmak isteniyor. Çünkü bölünme korkusu yaşanıyor. Oysa yerel demokrasilerde halk katılım kanaları ile kendini ifade edebildiğinde ayrışma gibi bir talebi ortaya koymayacaktır. Bu anlamda özyönetim talebi birleştiricidir ayrıştırıcı değildir.
Özyönetim taleplerine esas karşı çıkılmasının nedeni bölünmekten çok merkezi bütçenin kontrolünün tek elde toplanmasıdır. Paraya hükmeden toplumun her kesimine hükmedecek gücü elinde bulundurmaktadır. Kendinden olmayan belediyelerin nasıl kıskaca alındığını ANAP tan bu yana biliyoruz. O nedenle hizmet gelsin diye iktidarda ki partiye yerel seçimlerde oy verildiğinin tanığıyız.
Bu konuda başka yazılar kaleme almak gereklidir. Özyönetim nedir ne değildir sorusu 2016 yılında galiba ülkenin gündemi olmaya devam edecektir. Yeni anayasa yapımı gerçekleşirse bu konu toplumun gündemine her şekilde gelecektir. Özyönetim demokratikleşmenin bugün için olmazsa olmazıdır.
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUTürkiye’nin Kürt Sorununu çözecek yaklaşım neden Suriye’de uygulanmasın? 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZİktidarın CHP Planı, muhalefetin geleceği 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanSiyasi yargı maceralarının bedelini kim ödüyor? 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİktidar çıkış yolunu siyaset içinde bulmak zorunda 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçMarx, YouTube kanalı açacakmış, kesin bilgi… 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENHayra alamet şeyler değil 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBaba ocağına polis kordonuyla giren evlat! 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSuriye’nin kimlik krizi ve İslamcı hibritizm 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTemeldeki sorun 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayKilitlenmiş düzen: Hindistan örneğiyle yol gösterici planlamanın sınırları 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİCHP'siz Türkiye nasıl şahlanıyor görün 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci3 yıllık OVP 3 günde bitti 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci bozulmaz, bozulamaz 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENereye gidiyoruz? 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'nin umudu eğitim: Cumhuriyet’in en önemli başarısı, bugün sınav usulsüzlüğü ve fırsat eşitsi 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYolun sonu 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMahkemelere çağrı! Bütün seçimleri iptal edin ve bizi bu eziyetten kurtarın 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSavcılık Jennifer Lopez’i nasıl kaçırdı? 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞGürsel Tekin konusunun pek konuşulmayan tarafı 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBeklentiler ve gerçekler… 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Ortak Geleceğimiz... 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTÜRKİYE’NİN HUKUK GÜNDEMİ 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENTam 70 yıl öncenin 6-7 Eylül komünist avı... 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKYeni devlet kurulurken 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPanoptikon’dan Palantir’e: İnsan kalesi nasıl düştü 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKanun tiyatrosu 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuHukuksal doğrular-yanlışlar… 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer Solgun‘Türk olmaktan niye rahatsız oluyorsunuz ki?’ 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİhale şartnamesi skandal! Moda’daki milyarlık vakıf arazisi kime peşkeş çekilecek? 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAhlâki Üstünlük 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Barışı yapay zekâ anlatıyor… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNYargı İstanbul Yönetimini Görevden Alınca CHP Direniş Kararı Aldı 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilMillî mi, Evrensel mi? Muhafazakâr Savunma Sözlüğünün Anatomisi 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRT20 Yılda Ne Değişti? 2.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞDİYANET NE ZAMAN ”KENTLİ” OLACAK? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazRüşvetçileri merak eden bir savcı var mı? 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluKim demiş İslam ülkeleri bir araya gelemiyor diye 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.04.2019
14.12.2017
30.11.2017
13.09.2017
5.02.2017
28.04.2017
19.04.2017
1.02.2017
24.03.2017